19.Bölüm

3.3K 268 106
                                    

İyi okumalar

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Salih
Semih hevesle sehpanın üstündeki cam şişeyi çevirecekken söylendim.

"Cidden mi yani? Hayır bunu yapacak mıyız?" dedim. Ciddi ciddi şişe çevirmece oynuyorduk. Çok klasik bir şeydi bu amına koyayım!

"Olum bir araya gelmişiz işte. Oynayalım ne var?" diye bana karşılık söylendi Kaan da. Benim arkadaşlarım neden benden yana olmuyordu acaba?

Semih'in çevirdiği şişe, Kenan'la Oktay arasında durdu. Ağzı Oktay'a denk geldiği için, Oktay soracaktı.

"Doğruluk mu cesaret mi?" diye sordu Oktay. Kenan, kendinden emin bir şekilde, 'doğruluk' yanıtını verdi. Hemen sağımda duran bedene baktım. Cesaret der diye düşünüyordum. Oktay, hiç düşünmeden sordu sorusunu.

"Çetin'i gerçekten seviyor musun?" diye sordu. Kenan'ın gerildiğini hissediyordum. Göz ucuyla ona baktığımda, başını hafif bana çevirir gibi oldu.

"Başka soru bulamadın mı lan?" dedi arkadaşına.

"Doğruluk dedin. Cevap vermek zorundasın kanka." diye cevap verdi Oktay da. Bir dakikadan az bir süre duraksadı. Çetin'i gerçekten seviyorsa neden bu kadar düşündü ki? Yani bana sorulsa bu soru, düşünmeden evet derdim. Yani... Sanırım...

"Hoşlantı sadece." diye kestirip attı. Kaşlarım havalandı bu cevapla. Yine de üstünde çok düşünmedim. Şişe bir süre diğerlerinin arasında döndü durdu. Genelde doğruluk dendi zaten. Herkes özelini döküp saçıyordu yavaş yavaş.

Bir süre sonra, şişenin bir ucu bende durdu. Diğer ucu Kemale doğru duruyordu. Cesaret demeyi göze alamadığım için doğruluk dedim bende. Kemal gözlerini, Kenan'la bende gezdirdikten sonra sordu sorusunu.

"Kenandan gerçekten nefret ediyor musun?" diye sorunca, yanımdaki Kenan'a kaydı bakışlarım istemsizce. O da bana bakıyordu. Bakışlarımı üstünden çektim ve cevap verdim.

"Hayır." dedim ve şaşkın bakışları görünce devam ettim. "Yani, nefret etsem, bu kadar uzun süre bir arada duramazdık. Hem de kavga etmeden." dedim. Ben böyle deyince, yanımdaki bedenden hoş bir gülüş kaçtı. Anlaşılan o ki, o da benimle aynı fikirdeydi.

Bir süre daha oynadık ve sıkılmaya başlıyordum. Yani en son, Kaan cesaret dediğinde, Oktay ona whatsapptan son konuştuğu kişiye, nude atmasını söylemişti ve o son kişi... Evet, bendim...

Diğerleri sıkılmadıkları için devam ediyordu oyun. Şişe bir kez daha döndüğünde, ucu yine Kenan'da durdu. Sessizce bir küfür savurduğunu duyunca gülesim gelmişti. Bu kez, doğruluk diyeceğini düşünmüyordum. Tam da düşündüğüm gibi oldu ve cesaret dedi. Ekrem, bir süre yüzüne baktıktan sonra yüzüne sinsi bir gülüş yerleşti. Bu gülüşü hiç sevmemiştim. Allah Kenan'ın yardımcısı olsundu.

"Evet Kenan. Madem cesaret dedin, görelim bakalım cesaretini. Salih'i öp." dediğinde gözlerim şaşkınlıkla büyüdü.

"Saçmalama Ekrem. Lan ne mal mal şeyler diyorsunuz ya! Acı sos falan yiyeyim amına koyayım ya! Niye öpüyorum Salih'i?" dediğinde, içim burkuldu. Neyim vardı ulan benim? Acı sos benden daha mı iyiydi?

"Kanka niye sürekli mızıkçılık yapıyorsun ya? Cesaret dedin yapacaksın abi." diyerek olaya el attı Semih. Offlayarak bana döndü ve ben de ona döndüm. Bana iyice yaklaşınca, dudaklarımdan istemediğim sözler döküldü.

"Acı sos benden daha mı iyi?" deyiverdim. Alınmıştım amına koyayım! Kenan şaşkın bir şekilde baktı. Gülümser gibi oldu ve bir şeyler geveledi.

"Yok...Ondan değil de..." dedi ve sustu. Tam yanağıma eğilmişken Ekrem uyardı oradan.

"Yanak değil." deyince, küfür ettiğini duydum. Ben öylece Kenan'a bakarken, çenemi tuttu. Birden dudaklarını dudaklarıma bastırınca, gözlerim istemsizce kapandı. Alt dudağımı dudaklarının arasına alınca, elim ensesine gitti. Şu an oyun falan umurumda değildi. Bu tanıdık tadı çok sevmiştim ve sanırım bu dudakları saatlerce öpebilirdim.

Aman aman nereye geldik 🤭

Klişelerin dibine dibine vuruyoruz ama ne yapalım? Klişe severim 🤗

Yorumlarınızı bekliyorum

Sizleri seviyorum 💜

DÜŞMAN YÂRİM (BxB)Where stories live. Discover now