Cariye

Şehvet ve Romantizm

7 gün sonra sahalardayız hele şükür yeni bir fic yazmayı planlıyorum gidişat vesaire tamamen aklımda. Kısacası planlı ve olaylar belli olduğu için fast update olur. Çok yakın zamanda tanıtımı gelicekkk. Bu arada destek olan yorum yapan kebeleklerime teşekkür ederim sizi seviyorum<3 Sınır koymuyorum zaten birkaç kişilik minnoş bir kitlemiz var. Hem de isteğim gerçekten beğendiğiniz bir bölüme oy vermeniz veya yorum yapma özelliğini duygularınızı aktarmak için kullanmanız yönünde. Çok baymadan devam edeyim ama bu fic biraz kısa sürebilir. 10. bölümde falan final olabilir çünkü uzarsa tadı kaçabilir. Sizi çoook seviyorum iyi okumalar. Oy verirseniz muckkkkk<3

"Çünkü tek görebildiğim kralımın şehvetle bakan gözleriydi."

Taes pov:

Karanlık odada sadece mumlardan yansıyan ışıkla bile kralımın vücudunu seçebiliyordum. Birden yatağa doğru yaklaşıp bana yanaşmaya başladı.

Aslında rahatsız olduğumdan değil ama geri geri gitmiş bulundum o da yatağa çıkıp beni takip etti. O üzerime geldikçe ve gözlerine bakarak bile gelebilirdim.

Ama çok geçmeden erkekliğini erkekligime bastırarak beni öpmeye başladı. Anın etkisiyle ikimiz de büyülenmiş gibiydik.
ve beni tekrardan boynumdan öpmeye başladı.

Genel olarak beni bekletmeyi benim ona yalvarmamı severdi. Yine aynısını yapıyordu. Ve ben Cariyesi olarak ona istediğini verecektim.

"lütfen"

tek sözümden ne demek istediğimi anlayacağına yemin bile edebilirdim. Lakin buna gerek kalmadan yavaşça aşağı indi boynumdan. Göğüs uçlarımda fazla oyalanmadan karın bolgeme gelmişti bile dudakları.

Sonunda kasıklarıma doğru inerken nefesimi kontrol edemiyordum. Ve onun için özel giydiğim kadın iç çamaşırını dişlerinin arasına alıp aşağı çekti. Ve bunu oldukça erotik bir şekilde gözlerimin içine bakıp ellerimi tutarken yapıyordu.

Sanki ellerini kullanmamaya yemin etmiş gibiydi. Sahiden ne zaman ellerimi tutmaya başlamıştı ki?
Ben tam da bunu sorgularken penisimde hissettim dudaklarını. Resmen şefkatle öpüyordu.

Ordan da aşağı indiğinde. Zaten kasılıp gevşemekten sırılsıklam olmuş deliğime bırakmaya başladı buselerini. Öpücükleri derinleştikçe kendimi kaybediyordum. Ve ona kesik kesik inlemeler sunuyordum.

Ta ki parmaklarını bir anda içime gönderene kadar. O kadar ani ve beklenmedik bir hareketti ki bu gözlerimden yaşlar gelmiş ve çığlıklar atmaya başlamıştım. Ve o sırada benim çığlık atmamla birlikte yatakta biraz doğruldu. Gözlerimin en içine baktı.

Bu bakışı en son annesi vefat etmeden önce ona baktığında görmüştüm. Ama anlamlandıramadığım bir şekilde üzülmüş gibiydi. Ve kafasının iki yanında olan diz kapaklarımı öpmeye başladı.

Onca şehvetin arasında bu şekilde bir romantizm gözlerimi yaşartmıştı. Ona tekrardan bakıp teşekkür etmek istediğimde dizimi tekrar öpüp fısıldayarak "şş seni seviyorum." dedi.

Sesine tapmak istedim. Ancak o an bundan daha önemli bir şey ile meşguldüm. Kralım beni susturmak için seni seviyorum demişti.

Evet beni gerçekten seviyordu. Ben de onu... Ve gece boyu sevişmeye devam ettik

Bi kadını diz kapaklarından öpmekten ala şiire rastlamadım henüz, üvercinka hariç. 
çünkü bi kadını diz kapaklarından öpmek; “bugüne dek tüm düşmüşlüklerinden, yaralarından, kanından, izinden, acından öpüyorum, şifa niyetine.” demektir bi nevi. “çok düştüm, parçalandım, örselendim, öp de geçsin” diyemeyen bi kadının sessizliğini duymaktır."
                        ~Mavi Tuğba Karademir

Umarım hoşunuza giden bir bölüm olmuştur hem romantik hem dengesiz bir kralımız var. Bölüm gecikmesinin nolur kusuruna bakmayın. Affetmeniz için yarın veya ondan sonraki güne yepyeni bir bölüm gelicek. Velev ki bazı fikir ve istekleriniz varsa gidişat ve kurguya dair, dinlemekten zevk alırım. Kebelekler unutmayın siz hayalet okuyucu değil kanlı canlı ve eşsiz kanatları olan bir kebeleksiniz. Oyları ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Çok seviyorum sizi muah<3