21. Bölüm

113 12 1
                                    

5 ay sonra..

Büyük gün gelmişti bugün Bilgenin doğum günüydü. 5 aydır zaten Asım yaşayan bir ölüydü. Yiğit ise ilk günlerine göre daha iyiydi.

Bilgenin doğum günü için bir otel de yer ayarladım. 1 aydır aramızı iyi tutmaya çalışıyordum Bilge ise Yiğitin annesinin ölümünden sonra iyice Yiğite odaklanmıştı.

Yıllardır beklediğim an gelmişti bugün Ailemin intikamını tam anlamıyla alacaktım. Bu Yiğitle benim aramı asla tekrar birleşmeyecek şekilde bozsa da bunu yapacaktım.

Yiğite aşık olarak zayıflık göstermiştim ama bugün bu işi burada bitirecektim. Bu sefer Yiğitin sevgisi de yetmeyecekti.

Her şey onun gözünün önünde olacaktı yoksa ölse inanmazdı böyle bir şeye.

Otelin önünde indim son kez hazırlıkları kontrol etmeliydim beni Alex karşıladı

"Hoş geldin bebeğim"

"Merhaba Alex her şey hazır mı?"

"Evet,gel sana neler yaptığımızı anlatayım" diyerek içeri girdik

Yiğitten

"Ama hala cidden beni kıracakmısın? Ailecek çok güzel bir yemek yiyeceğiz sen gelmiş bugün olmaz diyorsun. Sanki bugün özel bir gün?"

"Değil mi?"

"Hayır? Özel bir gün mü? Olsa bilirdim normal sıradan bir gün"

"Tamam geleyim bari geleyim de sus!" Diyerek odasına doğru çıktı

Gülmemek için kendimi zor tuttum ah halacım senin doğum gününü nasıl unuturuz.

Asansörle dedemi aşağı indirdiler. Onun yanına giderken babam merdivenlerden aşağı indi "babamın gelmesi şart mı? Orada rahatsızlanmasın?"

"Merak etme baba ambulans ve doktorlar en ufak bir şey için bizi bekliyor olacaklar"

Dedeme özel olan arabaya bindirip yanına bir kaç koruma bıraktık.

Çok geçmeden halam hazır bir şekilde aşağı indi. "Çok güzel olmuşsun bir de zorla yukarı çıktın"

"Yok ya her zaman giydiğim şeyler"

"Öyle olsun buyrun güzel kadın" diyerek kapısını açtım.

"Silahımı yanıma almadım arabada var mı?"

"Çatışmaya değil yemek yemeye gidiyoruz. Merak etme güvenlikli bir yer"

"Güvenliğinden yüzde yüz emin olsan bile her zaman yanında silah taşımalısın"

"Hiç bir zaman yanımda silah taşıyacak hale gelmek istemiyorum"

Halam uzunca bana baktı "gün gelir en sevdiğine bile silah çekmek zorunda kalırsın"

"Asla asla yapamam helede sevdiğim birisine"

Omzuma bir kaç kez vurdu "gün gelince görürsün,eee nerede bu yemek yiyeceğimiz restorant"

"Gelmek üzereyiz"

Otelin önüne geldiğimiz de bizi Eda karşıladı. Yüzünde tebessüm olsada bi burukluk vardı bunu hissediyordum. Babam ve halam önden giderken ben Edayı kenara çektim.

"İyi misin gümüşservim?"

"İyiyim bişey mi oldu?"

"Neden durgunsun? Yüzün gülüyor ama ben anlıyorum var bişeyler, halam mı bir şey dedi?"

DivanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin