Try Again And Smile

Aşka Geç Kalma

Chan ve Luhan evleneceklerini duyurmuşlardı , Kris Lay'le ilişkisini açıklamıştı. Geriye sadece Sehun ve Kai kalmıştı. Yaklaşık 2 ay geçti. Sonuç olarak yalnız kaldılar. Diğer çiftler ayrı ayrı , başbaşa tatile çıktılar. Ön balayı sayın.

Sehun ise onu incittiği için kendinden nefret ediyordu. Onun üzülmesine sebep olduğu için kendinden nefret ediyordu. Onu sahiplenmediği için pişmandı , Kai'nin öpücüğüne karşılık vermediği için pişmandı. Sehun biliyordu. Kai'den hoşlandığını kabul etmişti. ( Gay olmak kimin umrunda önemli olan sevdiğin kişiyle birlikte olmak.) diye düşünüyordu artık. Kesin olarak ''Sehun Kai'ye Aşık'' tı.

Sabah erken saatte kalktı Sehun. Kai'ye kahvaltı hazırlayıp uyandırmaya gitti. Biraz tereddüt etsede kapıyı aralayıp içeri girdi. Kai'nin en çok sevdiği yanı uyurkenki haliydi. İstese bir ömür böyle kalabilirdi Sehun ama özür dilemesi gerektiğini biliyordu. Ayrıca çocuk boşuna hazırlamadı o kahvaltıyı.

''Kai?''

''Aaahhh.'' Sehun gelen çığlıkla irkildi. Hızlı adımlarla Kai'nin yanına gidip ter içinde kalmış bedenine baktı.

''Kai? İyi misin?''

''Yardı-m e- ahhhh.'' Kai başındaki ölümcül ağrıyı iliklerine kadar hissediyordu. Zar zor Sehun'u gördüğünde ondan yardım istedi ama biliyordu Sehun'un yapabileceği hiçbir şey yoktu. Şu an aynı şey oluyordu sadece daha şiddetliydi. Kai gittikçe bir şey duymamaya başladı. Sehun'un bir şeyler söylediğini biliyordu ama cevap veremiyordu.

''Kai? Yalvarırım bir şey söyle. Ne oluyor sana? Ne yapmam gerek? Kai.'' Sehun beyaz teninde gezinen ıslak sıvıyla konuştu. İçi öyle bir korkuyla çevrilmişti ki kendini kaybetmişti.

''B-bekle ambulans çağırıcam Kai.'' Sehun aşağı inmeye yeltendiğinde Kai'yi duydu.

''Gi-tme.'' Arkasını döndüğünde Kai'nin elini uzattığını gördü. Hemen elini tutup sıkıca sarıldı. Kai'nin yanına uzanıp bedenini kendi bedenine bastırdı. Acısı dinene kadar ona şarkı söyledi. İkisi içinde önemli olan tek şarkıyı.

''T-teşekkür ederim.'' Kai sonunda baş ağrısı dindiğinde konuştu.

''A-artık iyisin değil mi?''

''İyiyim.'' Kai artık ağlamaya başladı o korkunç ağrı tüm bedenini sardığındaki duyduğu his onu çok korkutuyordu.

''Ağlama Kai. Yalvarırım ağlama artık.'' Sehun Kai'nin terden ıslanmış saçlarına kısa kısa öpücükler bıraktı ve ardı ardına tekrar etti.

''İyi olucaksın .. İyi olucaksın Kai. Ben yanındayım.''

''S-sehun ben özür dilerim.''

''Ne? Neden?''

''O gün yaptıklarım için. Biliyorum seni fazlasıyla şaşırttım ama benden nefret etme olur mu? Buna dayanamam.''

''Sana söylemek istediklerim var Kai ama şimdilik dinlen sakinleştiğinde konuşuruz. Ben yanında kalıcam. Seni yalnız bırakmıcam. Sadece biraz uyu.''

''H-hayır. Uyuyamam.''

''N-neden?''

''Korkuyorum Sehun. Gözlerimi kapattığım anda başıma yine o ağrı giricek ve uyandığımda sen yanımda olmayacaksın.''

''Ben her zaman senin yanında kalıcam Kai. Söz veriyorum uyandığında yanında olucam ve ağrı içinse bir şey olmayacak. Sakince uyu. İstersen biraz ağrı kesici verebilirim.''

''H-hayır sadece yanımda kal.''

''Peki.'' Sehun Kai'ye sıkıca sarılırken derin bir uykuya daldılar. İkiside çok korkuyordu. Kai ve Sehun aynı şeyi merak ediyorlardı. ( Baş ağrısının anlamı )