12.BÖLÜM

7.3K 388 146
                                    

"Bu yüzden kızla aranız mı açıldı?"

Emre yavaşça başını onaylarcasına salladığında gözlerimi kapatıp kafamı geriye doğru yasladım. Bu sadece bir örnekti, kim bilir daha kaç kişiye sıkıntı yaratıyor hayatlarını etkiliyordum.

"Bu akşam düğünü var."

Kafamı hızla yasladığım yerden kaldırdım. Emre yanağında ki bir kaç damla göz yaşını hızla silip gözlerime baktı. En derinlerine, acıyla. Gözlerimi gözlerinden çekip masanın üstündeki telefondan saate baktım akşama az bir zaman kalmıştı. Poyraz'ı garajdan çıkıp eve doğru yürürken görmemle bağırmam bir olmuştu.

"Poyraz! Topla herkesi bu akşam kız kaçırıyoruz!"

Poyraz olduğu yerde donup kalmış bir bana birde en az poyraz kadar şaşkınlıkla beni izleyen Emre'ye bakıyordu.

"Anlamadım?"

"O kız bize gelin gelecek! Dolunay çetesine haber ver. Konuşmayın sadece dediklerimi yapın."

Hızla oturduğum pufun üstünden kalktım. Kimsenin hayatını olumsuz etkilemeye hakkım yoktu, ve eğer Emre ve sevdiği kız dolaylı yollardan da olsa benim yüzümden ayrıldıysalar benim yüzümden de tekrar beraber olacaklardı.
Hızla odama çıkıp dolabın önüne geçtim.
Düğünü basacaksak süslenerek mi gitmeliydim? Hayır, dolunay çetesinin lider'i olarak gidecektim. (.MEDYA.)

Dolaptan siyah bir tulum çekip aldığımda hızla üstüme geçirdim. Bel kısmına kemeri takıp aynada kendime baktığımda güzel bir seçim yaptığımın tekrar farkına varmıştım. Hem şık hemde tam olarak ben gibiydi. Kısa siyah saçlarımı elime geçen tarakla taramaya başladım. Böyle olmayacaktı, düzleştiriciyi fişe takıp ısınmasını beklerken hafif bir makyaj yapıp parfümü mü üstüme sıktım. Isınan düzleştiriciyi elime alıp hızla saçlarımın kabaran kısımlarını düzleştirmeye çalıştım. Bu kadar süslenmek yeter di.
Hızla aşağıya inip dışarı çıktım. Poyraz,bulut ve emre motorlarına atlamış beni bekliyorlardı.

"Liderrr! Ateş ediyorsun!"

"Siktir! Unutuyordum."

Tekrar en üst kata çıkıp mühimmat dolu odanın şifresini girdim. Elime küçük bir el tabancası alıp susturucusunu taktım. Mümkün olduğunca bugün silahları kullanmayacaktık ama önlem almamız gerekiyor du. Kapıyı geri kapatıp aşağıya indim bu sefer bir şey unutmamıştım telefonum da yanımdaydı.

"Hazır mısın artık? Çok güzel görünüyorsun."

"Hazırım. Teşekkür ederim, kanarya Güneri olmak hiç kolay değil."

Yeni motoruma atlayıp kaskımı kafama geçirdim.

"Kenan buralar sana emanet dikkatli ol."

"Merak etmeyin kanarya hanım."

Evden hızla uzaklaşıp merkeze doğru ilerlemeye başladık. Motorun yan aynasından Emre'ye baktığımda heyecanı yüzünden okunuyordu. Merkeze geldiğimizde büyük demir kapı açıldı. Bahçe üyelerle doluydu. 5 yıl boyunca kırmızı çizgimi korumuş, çete ve kendi çalışanlarımı o çizgi ile ayırmıştım. Çete ayrı, korumalar ve çalışanlarım çok ayrıydı. Fakat bugün tüm dolunay çetesi adamlarımdan biri için büyük bir fedakarlık yapacaktı .

"Hoşgeldin lider. Tam olarak ne yapıyoruz?"

Dedi üyelerden biri. Planı üstü kapalı bir şekilde anlatıp silahlara mümkün olduğunca dokunmamalarını söyledim.
Hepsi anladıklarını belirtircesine onayladıktan sonra girdiğimiz demir kapıdan motorumla geri çıktım. Poyraz ve bulut hemen arkamda Emre ve çetenin diğer üyeleri ise onların arkasından ilerliyorlardı. Her motor konvoyunda belirli başlı yerler olurdu. Lider en önde olurken, sağ ve sol kolları bir arkasında diğer üyeler ise kendi aralarında başarılarına göre değişimli bir şekilde yer değiştirirlerdi. Bu da çete arasındaki disiplini sağlamak amacıyla oluşturulmuş güzel bir yöntemdi.
Sonunda düğünün olacağı yere geldiğimizde düğünden biraz uzaktaki araziye motorları park edip kalan yolu yürümeye başladık. Düğün kır düğünüydü, misafirleri karşılamak için görrvlendirilmiş iki görevli önümüzü kestiğinde derince bir nefes alıp geri verdim.

LİDER Where stories live. Discover now