15. Bölüm

11.9K 557 149
                                    

Günün ikinci bölümüdür, sabahki bölümü okuyup beğenmeyi unutmayın :)

Tam altı ay olmuştu kalbinden ayrılalı. Nefesi kesiliyordu ara ara. Her gün bıkmadan usanmadan çocuğun evinin önüne gidip saatlerce bekliyordu çocuğu ama o hiç gelmiyordu.

Herkes meczup bellemişti onu iyice ama umrunda bile değildi.

Onun gidişinin ilk haftası geldi birden aklına. Deli divane olup tüm evi alaşağı edişi, ayağının ağrısıyla günlerce inleyişi doldu zihnine.

Ne çok beklemişti eşini. Onun geleceğine dair umuduna sarılmıştı hala. Kendine zarar vermeyişi bundandı.

Etrafına bakındı, ev iyice harabeye dönmüştü. Kokusu bile kalmamıştı çocuğun bu izbe yerde.

Özlemişti. Deli gibi özlemişti. Evi barkı kül olmuştu onun gidişiyle. Onu koynuna alıp öpüp okşamayı özledi. Güzel yüzüne bakıp tombul kollarını sıkmayı. Bebek kokusunu. Ona sanki bir ilaha bakar gibi bakışını. Sevişini, tatlı sesini. Kocam deyişini  özlemişti Asaf.

Sadece umut hayatta tutuyordu onu. Eşine kavuşma umudu.

.....

Tam altı ay olmuştu askere gideli bugün terhis olacaktı. Son dakikalarında tuvaletin boşluğu fırsat bilip bir kabine girerek kendini çekiyordu yine. Asaf'ı düşünüp ağlayarak kendini kaçıncı çekişiydi hatırlamıyordu bile. Çok özlemişti kocaoğlanı. Çok özlemişti kocasını.

Bir an önce yanına gidip sarılmak istiyordu. Ona varlığını bilmediği bebeğini anlatmak istiyordu. Çok özlemişti onu. Her nefes alış verişinde Asaf vardı. Onu ilk gördüğü gün geldi aklına.

Arkadaşlarıyla sokaktan geçerken gözü takılmıştı adama o an hiç hissetmediği kadar azgın hissetmişti. Topallayarak yürüyen adamın kendi içinde delice gidip geldiğini düşlemişti.

Arkadaşlarının o gece yaptığı şey her ne kadar yanlış olsada minnettardı onlara, yoksa bir adım atmayı hep erteleyip muradına eremeyecekti.

" Asaff ahhh."

Eline boşaldığında yan kabinden gelen gürültüyle ağzını kapadı.

" Ulan Zahir yavaş lan yavaş. Bıktım senden."

" Nazlanma kevaşe ağzına tükürürüm senin."

Yandan gelen seslerle Zahir ve Neco abilerinin yine kavga ettiğini anladı. Askerde itilip kakılmasını da onlar engellemişti zaten.

Hala bir askeri pinpon topu gibi sektirip diskoya gittikleri anı unutamıyordu. Dehşet derecede manyaktı bunlar, özellikle Zahir abisi.

Sessizce kapıyı kapatıp kapının önünde nöbet tuttu, bir şeylerden şüpheleniyordu ama bunu hiç dile getirmemişti onu ilgilendirmediğini düşündüğü için.

Su sesi duyduğunda oradan ayrıldı.
Yarın kocasının yanında olacaktı. Hiç bir şey umrunda değildi artık.

.....

Asaf'ın saçına ak düşmüştü özlemden. Yine bir gece vakti özlemle kavrulup ölü gibi yatarken kapı deli gibi vurulmaya başladı. Anlamsız bir sevinç dalgası çarpmıştı yüreğine. Bu çocuğun ona ilk geldiği geceyi hatırlatmıştı ona.

Hızla yerinden kalktığında bacağı deli gibi acıdı. Çocuk gittiğinden beri iyice salmıştı kendini. Ayağına hor davranmıştı. Sık sık kramplar giriyordu artık.

Ama bunu umursamayıp kapıyı açtı. Kapıyı açmasıyla saçları asker traşı olan çocuk kollarını dolamıştı ona. Hemen içeriye alıp kapıyı çarptı hızlıca.

Ansızın _MPREG- Where stories live. Discover now