1.BÖLÜM

331 271 4
                                    

"Baba masalın devamını okurken bir varmış bir yokmuş dememe gerek varmı?"

Etrafına baktı çocuk o kadar yalnızdı ki hiç kimseyi göremedi. Hayali el uzattı çocuğa hayalde olsa yanında durdu. "Gerek yok kızım kaldığın yerden devam etmen yeterli. "

Hayalindeki babasına gülümsedi fakat onun gülümsemesini hayal edemedi. Babası nasıl gülümserdiki? Hiç şahit olmamıştı böyle duruma.

Babasına sarıldığını ve onunda sarıldığını hayal etti. Babası önceden kendisine hiç sarılmasada başkasına sarılırken gördüğü için hayal etmek zor olmadı. "Tamam ama bu sefer sen devam etsen ben anlatamıyorum?"

Hayalindeki babası saçını okşayıp gözlerine şefkatle baktı. "Kendi masalını kendin anlatmalısın kızım."

"Kötü olsa bilemi?"

Kafasını salladı hayali. "Evet kötü olsa bile devam et çünkü okuyanlar hep sonunu merakla bekler."

Küçük kız değişik duygular içinde babasına baktı. "Benim masalımın sonu mut-"

Babası küçük kızın dudaklarına elini bastırıp konuşmasına izin vermedi." Şşştt masalın sonu söylenmez hem daha ne getireceğini bilmiyorsun."

Hayalindeki babasından birşey öğrenmişti. Masalların sonunun söylemediğini. Küçük kızın mutlu olmasına yarım yamalak öğrendiği kelime yetmişti. Heyecanla babasının gözlerine baktı. "Tamam anlatacağım. "

"Anlatır benim kızım hadi yum bakalım gözlerini. "

Bu cümleyle heyacanı sönerken itiraz etti. "Ama gözümü tekrar açtığımda gitmiş oluyorsun. "

Kafasını olumsuz anlamda salladı. "Söz gitmeyeceğim. " dedi.

Masum kız yine her zamanki gibi inandı. "Baba sözünü tutar. "

Aynı şekilde hayalindeki babasıda tekrar etti. "Evet baba sözünü tutar."

Kız bu cümlenin huzuruyla gözlerini kapadı. Dudaklarından masalın devamı suyun akışı misali aktı...

Gül adım seslerini bir süre sonra çok yakınından duymaya başladı. Fakat başını kaldırmak gibi bir girişimde bulunmadı. Korkuyordu hatta titriyordu bile ama bunu rüzgar örtmek istercesine gülün yapraklarını sallıyordu. Tam bu anda titreyen yaprağında bir dokunuş hissetti. Ardından elin sahibinin sesini duydu.
"Ağlamıyor oğlum."

"Ama yaprağında yaş var."

Kadının güldüğünü hissetmişti. "Yağmurun ıslaklığı o paşam. "

Gül az önce birinin onu gördüğünü hissetmişti. Fakat bu his gülü yine yanıtmıştı onu gören yine olmamıştı. "Peki üşürmü?"

"Bilmem üşümez galiba."

Gül sitem edercesine kadının parmağına dikenini batırmıştı. Çiçeklerde bir kere canlı varlıktı oda insanlar gibi üşüyebilir hatta ağlayada bilirdi. Ama o kadın bunları bilmiyordu çok cahildi.
Kadın ağzından acılı bir nida çıkardı.

"Ah elime dikeni battı. "

Çocuğun panik sesini duyması bir oldu. "Çok acıyormu?"

"Hayır oğlum azıcık battı."

"Ben artık sevmiyorum."

Gülün içi burkuldu. "Neden?"

"Senin canını acıttı."

ÖNİZWhere stories live. Discover now