4

5.7K 302 14
                                    

*Gökay'ın Ağzından*

Ağrıyan başıma elimi atıp rahatlaması adına yavaş yavaş ovarak acısını geçirmeye çalışıyordum.

"Patron, uyandı galiba"

Duyduğum duru ama kalın sesle yavaşça gözlerimi araladığımda karşımda gördüğüm bir çift yeşil göz heyecanlanmama neden olmuştu.

"Günaydın" diyerek bana yönelen gömlekli adama döndüğümde yutkunarak izlemiştim resmen.

"Nasılsın?"

Elini alnıma koyarak ovalayan adama bakıp yerimde doğrulmaya çalışırken, yanımdaki yeşil gözlü çocuk hemen yardımıma koşmuştu.

Yattığım yerden etrafı izlerken küçük bir odada olduğumu anlayıp başımda dikilen iki adama baktım ve olan olayları hatırlamaya çalıştım.

"Bayıldın, yaklaşık iki üç saattir de uyuyorsun" diyerek yeşil gözlerini heyecanla bana diken çocuğa bakıp kafamı sallamıştım.

"Bir de camı kırdın ama onu nasıl becerdin anlayamadık bir türlü" diye devam ettiğinde bu şaşkın haline gülmeden edememiştim.

"Doktor çağırdım, ciddi bir şey yok galiba ama yine de hastaneye uğramanda fayda varmış. İstersen götürebiliriz"

Gömlekli ve aşırı yakışıklı olan adam usulca konuştuğunda kafamı sallayıp onaylamayı çalışmıştım.

"Ne olduğunu hatırlamıyorum" diyerek kafamı iki yana sallamamla ikisinden de inleme benzeri bir ses çıkmıştı.

"Sarhoş muydun?"

"Hayır"

"Uyuşturucu"

"Asla"

Yüzümü buruşturarak cevapladığımda yeşil gözlü çocuğun rahat bir nefes verdiğini duymuştum.

"Adım Görkem" diyerek elini uzatan karizmatik adamın elini yakalayıp sıktım ve cevapladım onu.

"Gökay"

Kendimi tanıttıktan sonra yavaşça dönerek yanımdaki yeşil gözlü çocuğa baktım beklentiyle.

"Yankı" dedikten sonra elini uzatıp sıkmış ve güzel gözleriyle kollarımdaki dövmeleri izlemeye başlamıştı.

"Güzelmiş, ben de çok istemiştim ama ailem izin vermedi. Gerçi şimdi izinlerine ihtiyacım yok ama" dedikten sonra gözlerini devirerek küçük odada duran diğer koltuğa yerleşti ve avuçlarını çenesinin altında birleştirdi.

"Gidecek bir yerin var mı?" Diye kumral olan konuyu dağıtmak adına sorduğunda kafamı reddetmek amacıyla sallamıştım usulca.

"Yok"

Gecenin anıları aklıma yavaş yavaş dolarken, kaçtığım adamları hatırlayıp derince bir nefes saldım dışarıya doğru. Babam yine beni bulmaya çalışıyordu belli ki ama bunu umursamayacak kadar yorgundum şu anda.

"O zaman bir üçüncü kişi daha katıldı bize galiba" diyen Görkem ile kaşlarımı çatarak bakmıştım ikisine de sıra sıra.

"Anlamadım"

Soru sorar gibi konuştuğumda ikisinin de yüzünde muzip bir gülümseme oluşmuştu.

"Biz de burada kalmayı düşünüyorduk da"

"Neden ki?" Dediğimde Görkem ellerini ceplerine yerleştirmiş ve omuzlarını kendine çekerek umursamaz bir ifade tankınmıştı.

"Benim evimi su bastı" diye konuştuktan sonra gözleri parlaya parlaya Yankı'ya dönmüştü beklentiyle.

"Beni de ailem evden attı" diyerek sakince konuşan çocukla Görkem'in de şaşırdığını anlamıştım.

"Nasıl yani?" Diyerek hızla yanına geçip tekli koltuğun kenarına yarım bir şekilde oturduğunda yandan gözüken poposuna bakmamak için kendimi sıkmak zorunda kalmıştım resmen.

"Neden kovdular?" Diye sorduğumda ikisinin bu yakın hali anlamsız bir biçimde ilgimi çekmeye başlamıştı.

"Önemsiz bir şeyler işte" diyerek konuyu kapattı ve yeşillerini bana çevirdi sakince.

"Sen neden yaralandın?"

Günah çıkarma günü gibi bir şey oluyordu galiba şu anda ve hiçbirimiz karşı koymadan anlatmaya başlamıştık içimizdekileri.

"Babamdan kaçıyordum, nedenini sormayın"

Elimi kaldırarak söylediğimde ikisi de aynı anda kafasını sallamıştı.

"Evi su basınca burada kalacağım için arkadaşa yastık yorgan bir şeyler getittirmiştim, kalkın da serelim" diyerek bizi kaldırıp yerleşmemize yardımcı olmuştu.

"Bana nasıl bu kadar çabuk güvendiniz?"

Çarşafı koltuğa sererken merakla sorduğum soruya gülmüşlerdi.

"Hepimiz zor durumda olduğumuz için galiba" diye cevaplayan yeşil gözlü çocuğa bakıp küçük odadaki kanepelere yerleştik.

"Bu odaya nasıl üç kanepe sığdı ki?" Diye sanki dünyanın en büyük sorunu buymuş gibi kaşlarını çatarak soru soran çocuğa gülümsedim.

"Bilmem" dedikten sonra fazla uyuyamamanın ve birilerinden kaçmanın yorgunluğu sağ olsun, gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı.

Uykuya dalmadan hemen önce ise içimdeki ses bu iki adamın hayatımda büyük değişikliklere yol açacağını fısıldıyordu kulağıma.

Fark ettiniz mi ben yine benzer isim koydum, kesin iki bölüm sonra karıştırırım sjdjsjd.

TESADÜF / GAY / [BxBxB]Onde histórias criam vida. Descubra agora