2.1

4.4K 529 81
                                    

Her çırpınış kaçışla sonlanmaz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Her çırpınış kaçışla sonlanmaz.

Kaçırılmıştım.

En son hatırladığım şey minibüse bindiğim an olurken sonrasında hiçbir şey hatırlamıyordum. Gözlerimi hafifçe aralayarak etrafıma baktığımda kendimi bir sandalyeye bağlı ve eski bir depoda bulmuştum.

Kitaplardan ve filmlerden klasik gelen bu ortam ve durumla birlikte sinirlerim bozularak güldüğümde kapı açılmış ve içeriye tanımadığım adamlar girmişti.

Birkaç kişi çevremde konuşlanarak etrafımı sardığında onların koruma olduğunu anlamıştım. Önümde dikilip beni arsızca süzen ve suratındaki pis gülümsemeyle duran adamın ise siması artık tanıdıktı.

Bir hafta önce siyah odada gördüğüm yüz şimdi kanlı canlı karşımda belirmişken ister istemez şaşırmıştım.

"Bakışların beni tanımış gibi küçük."

Kalın, cızırtılı sesi depoda yankılanırken hiçbir ses çıkartamadım. Zaten sadece tek bir kelime söyleyebiliyordum ve o kelimeyi de sadece Bars'a söyleyecektim, ona özel olacaktı.

"Beni tanıyor musun?"

Adının Mustafa olduğunu ve kadın pazarlamadan tutun da uyuşturucu kaçakçılığı da dahil birçok kirli işte adı geçen adamı tabii ki tanıyordum. Hemen sağında duran sağ kolu olan Alex ise aynı fotoğraftaki gibi pis bir gülüşle öylece duruyordu.

Zihnimi hep sevmişimdir. Genelde gördüğüm şeyleri kolay kolay unutmazdım şimdi de bu halimin verdiği artıdan kaynaklı karşımdaki adamların kim olduğunu bilirken Mustafa'ya cevaben kafamı olumlu anlamda sallamıştım.

İşin anlamadığım yanı, ben ne alakaydım?

Mustafa yavaşça adımlayarak çevremde bir tur döndüğünde gergince etrafıma bakınıyordum. Bars biliyordu kaçırıldığımı, beni burada bırakmazdı.

İnanmak istediğim düşüncelerimle kendimi rahatlatmaya çalışırken beni bölen şey kulağımın dibinde hissettiğim nefesti. Nefesin sahibi kısa bir süre durup soluk aldığında kendimi ondan uzaklaştırmaya çalışsam da bu çabam nafile bir çaba olmuştu.

"Senin özelliğin nedir söylesene."

Kulağımın dibinde fısıldayan sese karşı tepkisiz kaldığımda hâlâ durumumu sorguluyordum.

"Konuşmamakta ısrarcısın anlaşılan. Bars iyi yere kurulmuş."

Buram buram alay kokan sesiyle birlikte kaşlarımı çattığımda adamın önümde duran Alex'e işaret verdiğini hissetmiştim. Kulağımın dibinde duran başının hareketinden sonra Alex eline aldığı kamerayla bizi çekerken Mustafa kameraya bakarak gülümsemişti.

"Merhaba Bars. Bak burada kim var?"

Bir süre durup ardından yanağıma bıraktığı tüy kadar hafif öpücükle midem bulanırken suratımı buruşturarak yanağımı omzuma silmeye çalışmıştım.

Kasvet (bxb)/InterseksHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin