8. BÖLÜM | BALON |

13.4K 891 249
                                    

Bütün şiir boyunca "Aysel git başımdan ben sana göre değilim" diyen Attila İlhan'ın, son dizesinde "Aysel git başımdan seni seviyorum." demesi.



Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







✨🌿









Ben şimdi düşmek üzereyken bir yıldızın ayaklarından tutmuş, kurtulmuştum. Belki de yalnızca düşüşü hafifletmiş idim. Hızla geçip giden bir ömrün ortasında oradan oraya savruluyor, düşüyor ve kalkıyordum. Hüznün ardından gelen mutluluk veyahut mutluluğun ardından gelen hüzün benim yaşamımı konu alıyordu.

Bir yandan Yalnızlık Senfonisi çalarken diğer yandan Rakkas ın sesi yükseliyordu. Tek bir bedenin içerisinde iki dünyada yaşıyor gibiydim.

Öyle bir anın içerisinde kalmıştım ki elimde duran kalemi bile hareket ettirmekte zorlanıyor, zihnimde onca düşünce hüküm sürerken herhangi bir cümle kurmakta ölesiye zorlanıyordum.

Şimdi derin bir nefes alırken tebessüm ediyor ve hayatta kalabilmek adına elimde duran birkaç güzelliğe tutunmaya çalışıyorum.






"Ne zaman seni yalnız bıraksam bir olay yaşıyorsun."

Zühre dudakları arasında duran pipeti çiğnemeye bir son verirken bıkkın bir nefes vermiş ve elindeki içeceği masanın üzerine bırakmıştı. "Eğer yaşadığım olay Merih ile ilgiliyse beni daha çok yalnız bırakır mısın?" Şakayla karışık ve ciddiyetten uzak sorusu Nihal'i güldürürken dudaklarını sildiği peçeteyi arkadaşının üzerine attı. 

"Bir daha yan yana gelirseniz sevişebilirsiniz!" Nihal'in patavatsızca sarf ettiği cümle Zühre'nin gözlerinin şaşkınlıkla açılmasına neden olurken yutkunmuş ve kaşlarını çatmıştı. "Nedenmiş?" diye sorduğunda Nihal omuz silkti. "Birisi hızlandırma seçeneğine basmış gibi Zühre?" 

Yaşanan olaylar ve Merih'in sürekli burnunun ucunda bitmesi Zühre'yi gerçek hayattan çekip bambaşka dünyalara bırakırken Nihal'in soğuk duş etkisi yaratan sorusu beyin süzgecine az önce düşmüştü. Onca yaşanmışlık içinde olayların hangi hızla gerçekleştiğini bilemeyecek kadar budala hale gelmişti genç kız. 

"Yani?" Diye sordu. 

Kalbinin üzerinde oluşan ağırlığı yok etmeye çalışırken. 

"Ani gelen mutluluk balon gibidir der annem. Biraz daha havalanırsa patlar veya söner." Zühre'nin bedeninden geçen titreme, sarı kısa tüylerinin diken diken oluşu derin bir nefes almasına neden olurken oturduğu yerde dikleşti. "Felaket habercisi gibisin!" Ayağa kalktı ve sandalyesinin yanında duran çantasını aldı. "İçimi ferahlattın!" Nihal'e ters bir bakış atıp giderken Nihal yarım kalmış kekine devam etmek üzere önüne dönmüştü. 

İntihaşk +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin