vingt et un

882 79 17
                                    

ilayda

okuldan mi kactin

cidden mi

görüldü

yazıyor...

nasil bi aciklama yapicaksin

cok merak ediyorum cidden

amk

soyunma odasında uyumuşum

kapıyı üstüme kilitlemişler

ne kaçması

şimdi uyandım

gel çabuk aç kapıyı

YUH

salak misin kizim sen

ne isin var orada

beden dersinde buraya kaçmıştım

uyumuşum

geliyorum bekle

bekliyorum

görüldü

-

yaklaşık on beş dakikalık bir bekleyişten sonra kapıdan gelen seslerle oturduğum yerden kalktım. ilayda, yanındaki beden eğitimi öğretmenimizle birlikte kapıda duruyordu. öğretmenin eksik zekama ve acele edip odadan çıkmam gerektiğine dair ettiği birkaç laftan sonra üçümüz birlikte çıktık soyunma odasından. ilayda beni beklemeden önden ilerlerken sırtımdaki hırkanın kapüşonunu hızlıca başıma geçirip yüzüme gelene kadar aşağıya çektim.

annemin makyaj malzemelerini alıp yüzümdeki morluğu kapatmaya çalışmıştım aslında ama okula gelir gelmez yüzümde makyaj olduğunu unutup suratımı hayvan gibi yıkayınca makyaj akıp gitmişti. vücudumdakileri de kapatmayı unutmuştum.

annem beni odaya kilitledikten sonra günlerce evin altını üzerine getirip telefonumu bulamayınca sinirden çıldırmış ve bulduğu şeyleri bana fırlatmıştı. özene bezene alıp evin salonuna yerleştirdiği biblolardan biri gözümün biraz altına isabet edince gözümün çevresi morarmıştı. daha sonra beni tutup sağa sola savurunca da sırtımı bir yerlere çarpmıştım. bu ilk kez olmuyordu. ve ben ona hiçbir zaman karşılık vermemiştim çünkü veremezdim. ona karşı tek bir yanlış yapamazdım. çünkü ileride bir gün beni düşünecek olursa, ona göre yanlış olan tek şeyin kızlardan hoşlanıyor olmam olduğunu görmesini istiyordum. bomboş bir hevesten ibaretti bu ama engel olamadığım bir şeydi.

"bu suratının hali ne?"

yürümeye devam edip arka bahçeye geldiğimizde boş banklardan birine ilerledi. yanına gidip bankın boş kalan kısmına oturdum. ikimiz de önümüze bakıyorduk. sanki birbirimizle değil de kendi kendimize konuşuyor gibiydik.

"dayak falan yemedim. zırlama hemen."

"dayak yemediysen bu morluklar nasıl oluştu?"

"annemin sinirlenip fırlattığı şeylerden biri suratıma geldi."

"ve bu dayak yemek sayılmıyor, öyle mi?"

cevap vermeyeceğimi anlayınca oflayıp bana döndü ve elini kapüşonuma atıp açtı. ona bakmamakta ısrarcıydım.

"neden buradasın ilayda? iyiyim işte. git artık."

"aşık olmadım dedim diye böyle yapıyorsun değil mi?"

hiçbir şey söylemeden öylece durdum. o ise ayaklandı, son bir şey söyledi ve uzaklaşıp gözden kayboldu.

"bu işin peşini bırakmam, haberin olsun."

düz yazı koymak zorundaydım sorry

umarım anneme benzemem. | girlxgirlDonde viven las historias. Descúbrelo ahora