Bölüm 9: Gitar Dersleri

44 11 40
                                    

     BÖLÜM 9: GİTAR DERSLERİ

     Cem sevinerek evden çıktı, markete doğru yine her zamanki gibi hızlı adımlarla yürümeye başladı. Hava kararmaya başlamıştı ve yine cadde üzerinde trafik yoğundu. Markete girerek annesini yanaklarından şapır-şupur öptü. Annesi şaşkınlıkla sordu:

     - Hayrola oğlum, üniversite mi kazandın, piyangodan para mı çıktı yoksa?

     - İkisi de değil anne, yarın derslere başlıyoruz, sabahtan gidip şövale almam lazım Gönül öğretmene, bir de fotokopi çektireceğim.

     - Şövale ne oğlum? Ay dur, şimdi anımsadım. Resim yaparken üzerine tuval koydukları sehpaydı değil mi? Resim de mi yapacaksınız yoksa?

     - Hayır anne, notaları üzerine koyup gitarla çalacağız herhalde. Resimle ne işimiz olur ki?

     - Tamam anladım şimdi, yarın sabah siparişlerinden sonra gidip alır gelirsin, fotokopileri de çektirirsin, fişlerini de almayı unutma, Gönül hanımın aklına yanlış şeyler gelmesin.

     - Gelmez anne, seni de beni de çok iyi tanıyor o. Kendisini kazıklamayacağımızı bilir o. İki yüz lira verdi bana.

     - Hayır oğlum, tam tersi daha çok gücüne gider. Bir miktarını biz vermişiz gibi anlar, sadaka gibi görür de mahcup oluruz sonra. Neyse fiyatı alacaklarının, kuruşuna kadar para üstünü fişiyle birlikte getir, olur mu?

     - Tamam anneciğim, ya aklıma geldi bak. Nurten teyzeye yarın sorayım da kızlar salona kütüphane yaptıracağız demişlerdi, bizim marangoz Timur amca yapar birkaç günde. Eve gidip ölçüsünü de beraber alırız, istedikleri şekilde de yaptırırız. Dolaplı ya da camekânlı, çekmeceli nasıl istiyorlarsa...

     - Tamam, iyi düşünmüşsün, hatta onların elektrik, su, internet, telefon ve doğalgaz aboneliklerini de sor, onlar bilip de gidemezler, hem pastaneyi de bırakamaz Nurten teyzen.

     - İyi hatırlattın anne ya, sabah onlara gene uğrayayım da sorayım bakayım, başka bir ihtiyaçları var mıymış...

     - Tamam, 'Annem seni gene özlemiş' dersin, yarından sonra da onlar bize gelsinler kızlarla birlikte. Unutma ama, olur mu?

     - Tamam anne, unutmam.

     Ertesi gün sabahki yoğun market siparişlerinden sonra müşteriler de azalınca Cem annesine söyleyerek elinde ders notlarıyla birlikte cadde üzerindeki kırtasiyeye gitti. Dışarıda şövaleleri gördü, fiyatlarını sordu, uygun bir tanesinde karar kıldı. İçeri girerek fotokopileri çektirdi, kendisi sıraya koyarak kenarlarından zımbaladı ve ücretini ödeyip para üstünü ve fişi de alıp şövaleyle birlikte Gönül öğretmenin evine giderek zile bastı. Şövale ve ders notlarını, fiş ve para üstüyle birlikte Gönül öğretmene vererek "Saat 2'de görüşürüz öğretmenim" diyerek ayrıldı.

     Daha sonra Nurten hanımın pastanesine giderek Nurten hanıma evde bir ihtiyaç olup olmadığını sordu. Salona kütüphane yaptırmak istediklerini kızların söylediğinden ve tanıdığı iyi bir marangoz olduğundan bahsetti. Nurten hanım yarın için gelip ölçü alabileceklerini ve varsa katalog getirmesini söyledi. Bir de doğalgaz ve internet aboneliklerini henüz yapamadıklarını, uygun bir zamanda bunları yapmasını Cem'den rica etti. Cem, kızlarla da kısa sohbet ederek vedalaşıp tam kapıdan çıkacakken aklına annesinin söyledikleri geldi ve yarın akşam evlerine davet etti. Kızlara da bugün öğleden sonra saat 2'ye çeyrek kala gitar dersine birlikte gitmek için markette olmalarını hatırlatıp pastaneden çıktı, markete geri döndü.

Pastane İkizleri (Kitap Oldu-TAMAMLANDI)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz