Türkiye'de Yaşanmış Paranormal Olaylar

Kemal Öğretmen

Okuyacağınız hikâye tümüyle gerçektir. Olay örgüsünü empati kurarak takip ediniz.

Bismillahirahmannirahim

Hikâye deki kişi isimleri gerçektir. Olay bir öğretmenin başına gelen vakadır. Bir hocanın intiharıyla sonuçlanmıştır.

Önce öğretmen Kemal'in yazdığı günlükleri okuyalım.

****

23 Eylül 1999

Bugün öğrencilerimle ilk dersim. Hepsi cıvıl cıvıl öğrenci maşallah.

1 Ay Sonra

Her gün evin önünde bir kadın duruyor, evime bakıyor gözlerini ayırmadan. Yüzünü görmüyorum, duruşu kadın gibi olduğu için öyle söylüyorum. Ne zaman dışarı çıksam onu göremiyorum. Bu şey bir daha olursa hocaya gözükeceğim."

2 Kasım 1999

Az önce evime taşlar atıldı. Kim attı bilmiyorum, Jandarmayı aradım. Gelmesini bekliyorum. Köydeki kişiler hep bana soğuk davranıyor. Bugün bir tanesi bana ''burayı terket sen uğursuzsun'' dedi. Şuan bu satırları yazarken ağlıyorum. Ben kötü biri değilim

12 Aralık 1999

Evimde geceleri biri yürüyor, ben korkudan yataktan çıkamıyorum. Bana fısıldıyor sanki, hep uğultu gibi sesler duyuyorum. Yarın gidip ilaç alayım. Yoksa kendimi öldüreceğim, kafayı yemek üzereyim.

15 Aralık 1999

İlaçları içtikten sonra daha kötü oluyorum. Duvarda kanlar görüyorum. Dışarı çıkıp hava alayım diyorum, bu seferde taşlar atılıyor. Ama yemin ederim kimse yok. Yemin ederim kimse yok. Ben deli değilim.

21 Aralık 1999

Bu satırlar son satırlarım. Biri kulağıma ''öl öl'' diye fısıldıyor. Bu sefer onu dinleyeceğim.

***

Köylülerin hocayla ilgili anlattığı bir olay;

Ben Mehmet, kahve işletirim. Kemali severim iyi hocaydı. Selamı esirgemezdi. Ama son günlerde okula gitmez oldu. Ben bir kere şahit oldum. Evinin önünden geçerken, çığlık sesleri duydum. Duvara bakıp konuşuyordu. Sinkaflı küfürler ediyordu. Evin içinde koşup duruyordu.

Zaten bunun kaldığı ev, Fatih diye bir muskacıya aitti. Geçen yıl öldü (1998). Muhtar evi, öğretmene verdi. Bir gece, yarı çıplak şekilde sanırım uyurgezer şekilde evin önünde volta atıyordu. Zaten o sabah evinde ölü bulduk. Mekânı cennet olsun diyeceğim de, bilmiyorum artık ne kadar doğru.

"Ben Hasan, çiftçiyim bu yüzden geceleri hat değiştirip geliyorum. Bir gece gelirken Kemal öğretmeni ağacın altında uyurken buldum. Kaldırdım. Ben nasıl geldim buraya dedi. İçkili sandım bir şey demedim.

Ertesi gün motorla gelirken yine onu gördüm, evin önünde birilerine bağırıyordu. Küfürler ediyordu. Sonra kafasını tutmaya başladı, ya çarptı, ya da başka bir şey. Bağırdığı yerde boş arazi, iki tane erik incir ağacı var. Başka da bir halt yok. Zaten derslere gitmiyormuş bu.

Geçen sabah namazına müteakip camiye giderken bir çığlık sesi duydum, evin önünde köpekler doluydu, içeri girdiğinde Kemal'i ölü buldum. Koştum herkese haber verdim. O gündür tarlaya gece gitmem. Köyde hayat biter saat 10 olduğunda. Allah hayırlı ölüm nasip etsin.

Kemal öğretmen neden öldü bilinmez. Hikâyesi hala sır. O evde paranormal olaylar daha sonra yaşanmaya devam ettiği için köy terkedilmiş durumda.