DAĞ

Bazı lekeler

⭐️Oy vermeyi unutmazsanız sevinirim.Satır arası yorumlarda görüşmek üzere.

Keyifli okumalar.

Bölüm 26 - Bazı lekeler

Bazı lekeler vardır çıkmaz...Ne kadar çalışırsan çalış orada öylece kalır.Üzerini kapatmak istersin , kapatamazsın...Unutmayı düşünürsün fakat unutamazsın.Eğer derinlerde bir yerde vicdanın hala duruyorsa onun sesi seni tüketir.Duymak istemezsin , kulaklarını kapatırsın ama nafile...Vicdanın susmaz ve o leke çıkmaz....

Cihangir'i lekesi işte tam olarak böyleydi.Soyadını kirleten türden bir leke...Kendini temize çekmek için her yolu deneyecek olsa da çıkaramayacağı bir leke.

Vatan hainiydi o...

Söyledikler karşısında kaşlarım çatık bir şekilde ona bakarken  "O lekeyi çıkaramazsın Cihangir." Dedim.

Sinirli bir edayla bana bakarken "Bu seninle konuşacağım bir konu değil!Muhatabım sen değilsin ufaklık."

Sinirle bir soluk verdim ardından aşağıdan kapı açılma sesini duymamla Akın'ın eve geldiğini anladım.Cihangir'de aynı sesi duymuş olacak ki sinsi bir gülüş belirdi yüzünde.Hareketsiz bir şekilde ona bakarken, bana gülümseyerek "Merak etme burada olduğumu anladı."

Cevap vermeme gerek kalmadan Akın'ın sakin adımlarla merdivenlerden çıktığını duyduk.Kısa süre içerisinde kapıdan heybetli vücudunu görmemle rahatlamıştım.Buradaydı , yanımdaydı.Hafif çatık kaşlarla önce bana , sonra Cihangir'e ve son olarakta yerde kırılmış bir şekilde duran objelere baktı.

Cihangir gülümseyerek kollarını iki yana açıp "Hoş geldin demek yok mu kardeşine?"

Akın sakin bir tavırla ona bakarak "Burada iyi ağırlanmayacağını biliyorsun."

Cihangir ufak bir kahkaha atıp bana dönerek "Bak bu hep böyleydi , misafir adamı değil yani ama bende zaten misafir sayılmam değil mi kardeşim."

Akın'ın çenesinin kasılmasından sinirlendiğini anlamıştım.Bana bakarak Cihangir'e hitaben "Onun burada işi yok Cihangir.Her ne için geldiysen meselen benimle."

Cihangir başını olumlu anlamda sallayarak "Evet , doğru diyorsun."Bana bakıp "Mira rica etsem salonda bekler misin?"

Akın histerik bir gülüş atarak kısık sesle "Sen ve senin bu çakma kibar tavırların." Dedi.

Bakışlarımı Akın'a çevirmemle bana bakıp başını çıkmam için olumlu anlamda salladı.Yavaş adımlarla kapıya doğru ilerlediğimde Cihangir arkamdan "Bu arada sakın evden çıkmak gibi bir hata yapma."

Akın , Cihangir'e sert bir şekilde bakarken bana "Mira ben birazdan geleceğim.Sadece bekle."demesiyle "tamam "diyerek odadan çıkıp merdivenlere yöneldim.Kapının arkamdan kapanmasıyla Akın'a bir zarar gelmemesi için dua etmeye başladım.

~Akın'dan

Merkez ofiste operasyon sonrası halletmem gereken raporları hazırladıktan sonra çoğu işim bitmişti.Başkan'ın uzun senelerdir el altından yaptığı gizli sevkiyattan haberim vardı ancak kimseye fark ettirmeden gerekli bilgileri toplamam uzun zaman almıştı.Bu konuyu sadece Ali ve Cihangir biliyordu.Teşkilattaki diğer çalışanlara böyle bir şeyi söylemezdim.

Civan Mert'in ölümünün ardından Cihangir ifşa olduğu için görevden ihraç edilmişti.Bu sebepten Ali ve ben takipte kalıp gerekli delilleri zamanla topladık.Son vurgun sevkiyatında yer ve zamanıda öğrenmemle bu konuyu çok sevdiğim teşkilatta aynı zamanda Müsteşar olarak görev yapan Devrim'le konuştum.Tüm deliller üzerinde sıkı bir kontrol yaptıktan sonra İl Emniyet Müdürü ile gizli bir görüşme ayarlayarak sevkiyatın detayları hakkında bilgilendirme yaptık.Emniyet Müdürü Mustafa Bey'in oluşturduğu gizli bir ekiple çalışarak belirttiğimiz saatteki sevkiyata operasyonun eş zamanlı düzenlenmesini sağladık.