shh...

68 13 7
                                    

Simon kız kardeşine yalvarıyordu oda görmüş olması gerekiyordu canavarı ,neden kimse ona inanmıyordu halbuki emindi o varlığı görmüştü, ama.. insanlık kuralına aykırıydı, simon belki susup 'cadılar bayramı şakası haha!' gibi bi tavır alsaydı belki psikoterapiye gitmesi gerekmiyecekti ama belli bişi vardı ,o gerçekten görmüştü

"Hadi simon gel artık.." simon annesini dinlememezlikten geliyordu, zaten her hafta yüzünü gördüğü o iğrenç adamın çocuğu ile tanışmak! onu hiç istemiyordu.. ama sesizce arabadan indi ve iki katlı 'selam burada yaşıyanlar zengin' edası kokan ve hissetiren eve girdi içerisi sanki kütüpahaneyi eve çevirmiş havası vardı annesi simona uslu olmasını ve nicola'nın (psikoloğunun adı) çocuğunu sesizce beklemesini istedi oda beklemeye başladı annesi kız kardeşini geziye götürmesi gerekiyor babasının işi vardı ve zaten bu gün 2-3 kez terapiye gidecekti bay nicola müsait olduğu için o günlük onlarda kalıcaktı. kafasında bu düşünceleri geçirirken küçük bi çarşafın altından biri yavaşça geldi ve çarşafın altından "se-selam ben dan.. :D" diyerek elini uzattı.. simon çarşafa baktı ve sesizce elini uzattı "simon.. simon blackwood tanıştığımıza memnun oldum dan ,sen nicolanın oğlumusun?" simon sözlerini tam tamamlamıştıki içeri bay nicola girdi ve konuşmaya katıldı "kendisi kızım ve adı dan değil mea'dır..." kızın mea diye çağırlmaya garezi varmışçasına tepindi ve "mr. Dievson insan haklarına göre sadece bi soy isim vermeniz yeterlidir ismimi kendim seçebilirim ben sizin köpeğiniz falan değilim aklım olduğu için kendi ismimi ben seçebilirim" Dan sözlerini o kadar güzel kulanmıştıki babası homurdanarak gitti o sırada ağzından şunlar dökülüyordu "Erkenden okuma yazma öğretip kitap okutmak hataydı.." simon çarşafa şaşkın şaşkın bakıyordu.. çarşafın altında sangi bilgeç bir cüce duruyodru, simon merakla "Kaç yaşındasın sen?" dan çarşafını düzeltip öksürdü ve daha deminki üslübünü kaldırıp neşeyle "12,5 yakında 13 olıcam sen?" simon sesizce cevap verdi "14 liseye yeni geçtim.." dan çarşafını aniden çıkartı ortalama 1.60 boylarında ,açık tenli ,siyah-kumral arası dalgalı kısa saçlı, yumuşak yeşil parlayan gözlü, çilli bi görünüşü vardı "siktir iki saatir senle konuşuyorum ama tipine hiç bakmadım. Bakim ✨👀" simon aniden gördüğü surata şaşırmıştı çünkü  dan bi anda çarşafı çıkartıp dibine girmişti... ve simon'a gelince ortalama 1.70 boylarında, soluk tenli, koyu kahve dağınık saçlı, kahve köpüğü rengine çalan gözleri olan yakışıklı bi çocuktu.. "garipsin.." dan yavaşça çarşafının altına geri girerken böyle söyledi.. "ne-neden?" simon dana şaşkınca bakarken dan çarşafın altına girmiş ve kafasını simon'un kafasına doğru çevirip "çocuk olabilirsin ama fazla hırçınsın, tamam belki görmemen gereken bişi gördün ama neden gözlerini tırnaklıyorsun?" simon boğazı düğümlenmiş gibi hisediyordu o yüzden  ağır ağır konuşarak "isteyerek yapmıyorum.. aniden nöbet gibi bişi oluyor ve.. ve gözlerimi tırmalıyorum o an mantıklı geliyor.. ama değil? neden yaptığımı bil-" dan simon'ı eliyle susturdu "anlıyorum.. ne sıklıkla yapıyorsun?" etrafa ölüm sesizliği çöktü..

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

hikayeyi geçmişten geleceğe götürmeye karar aldım çünkü biraz sıkıntılı gibi geldi neyse iyi okumalar ☁


ve.. führerim ALLAH rızası için bende okuyorum de.. :D  fuhrer_brot_


You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 07, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

𝐒𝐎𝐔𝐍𝐃 𝐎𝐅 𝐒𝐈̇𝐋𝐄𝐍𝐂𝐄 (𝐌𝐘 𝐀𝐔)Where stories live. Discover now