6.Bölüm ''Hikayelerimiz''

8.7K 326 14
                                    

Bu bi rüya mı?Gözlerimi ovuşturdum.Hayır değildi.Gerçektende Poyraz yanımdaydı.Emin olmak için kendime tokat attım.Canım acımıştı.Evet gerçekti.Poyraz'ı yataktan aşağı ittirdim.

''Napıyosun çirkin?İnsan böyle mi uyandırılır?''

''Sen napıyosun sapık?Utan azcık ya.''

''Neden utanıyım ki?''

''Neden yanımdasın sen?''

''Gece belim ağrıdı.Pek alışık değilim yerde yatmaya.''

''Niye geldin yanıma?Git salonda yat.Niye yanımda yatıyosun?Odun!''

''İstediğim yerde yatarım.Benim evim.Çirkin!''

''Senle tartışmıycam tamam mı?Benim karnım acıktı.''

''Banane.''

''Beni kahvaltıya götür.''

''İyi giyin üstünü.''

''Çık dışarı.''

Dışarı çıktı.Kıyafetlerimi giydim.Sonra biraz etrafa bakındım.Masasının üstünde küçüklük fotoğrafları vardı.Allah'ım ne tatlı! 41 kere maşallah! Kapı çaldı.

''Giyindin mi?Geliyim mi?''

''Gel Poyraz.''

İçeri girdi.Sonra dolabının önüne geçti.Kotla bi tane tişört aldı.Tam altını çıkartıyodu ki arkamı döndüm.

''Napıyosun sen ya?''

Bi kahkaha attı sonra,

''Giyindim bakabilirsin.''

Döndüm.Sonra,

''Hadi çıkalım artık.''

''Tamam çirkin.Buyrun önden.''

Koridordan geçerken salonda annesi ile kardeşi (büyük ihtimalle kardeşiydi.) oturuyolardı.Küçük çocuk bize el salladı.Kesinlikle kardeşi olmalı çünkü Poyraz'la çok benziyolar.Bende küçük çocuğa el salladım.Evden çıktık.Bi restoranta geldik.Masaya oturduk.Yan masadaki kızlar gülüşüp gülüşüp Poyraz'a bakıyolardı.Bir anda saçlarını yolmak geldi.Neden yoluyorum ki banane! Garson kahvaltılık bi şeyler getirdi.Başladık.Gene klasik konuşmadık ama Poyraz kahvaltının ortalarına doğru bu sessizliği bozdu.

''Evet dinliyorum.''

''Anlamadım.''

''Evet hikayeni anlat dinliyorum.''

''Napıcaksın benim hikayemi?''

''Ben senin nasıl biri olduğunu nerden biliyim ki?''

''Niye nasıl gözüküyorum ordan?''

''Bırak şu boş lafları hadi anlat.''

''Sende anlatıcaksın ama.''

''Anlatıyo musun çirkin?''

''Tamam başlıyorum.Ben yazları ablamın yanında kalmaya geliyorum.3 senedir geliyorum.Çünkü ablam 3 sene önce taşındı buraya.Sahi seni hiç görmemiştim.Annem,babam ve ben İzmir'de yaşıyoruz.''

''Hayret.İzmir'in kızları güzel olur ama-''

''Gidiyorum ben.''

''Tamam tamam otur çirkin.''

''Güzel Sanatlar'a gitmek istiyorum ama resmimi biraz daha geliştirmem lazım.Kursa gidemiyorum çünkü çok masraflı.Sen çıktın karşıma.Yardım edersen resmimi geliştirebilirim.Evet seni dinliyorum.''

''Boşver benim hikayemi.''

''Poyraz mızıkcılık yapıyosun hadi!''

''Benim hikayemde hiç bişey yok.Dümdüz.Sade.Bu sene taşındık buraya.''

Ne yani bu mu?

''Evet şimdi gerçek hikayeni anlat.''

''Hikayem bu çirkin.''

''Ciddi misin?''

''Ordan şaka yapıyorum gibi mi duruyo?''

''Tamam.Hayatında macera yoksa çok şanslısın çünkü hayatında ben varım.Biraz macera katarız.''

''Kalsın almıyım.''

''Neden?Bak denize düştük,sarhoşlarla kavga ettin,boya savaşı yaptık.Sen daha önce bu kadar eğlendiğini hatırlıyo musun?''

''Ne yani çirkin?Sen sarhoşlarla kavgayı eğlence mi sanıyosun?''

''Doğru o eğlence olmayabilir ama kabul et.Eğlenceli zamanlarımız oldu.''

Cevap vermedi.Kahvaltımızı ettik.Kalkarken yan masadaki kızlara döndüm.İkiside bana baktı.Dil çıkardım.Neden böyle bişey yaptığımı bende bilmiyorum ama ikisininde yüzündeki ifade komikti.Sonra Poyraz'ın koluna girdim.Restoranttan çıktık.Apartmana girdik,asansöre bindik.Bizim kata geldiğimde,

''Görüşürüz odun.Kahvaltı için teşekkürler.''

''Ne demek çirkin görüşürüz.''

Asansörden indim.Ablam gelmişti.Şimdi gene soru yağmuruna tutucaktı.Kapıyı çaldım.

''Ada.Ablacım nerdeydin sen?''

''Poyraz'la kahvaltıya gittim.''

''Şu arkadaşın olan Poyraz mı?'' dedi sırıtarak.

''Evet abla.Arkadaşım olan Poyraz.'' dedim.

''Bu Poyraz'la bende tanışıyım bi gün.''

''Bu apartmanda oturuyo.''

''Gerçekten mi?''

''Tabii sen hiç sosyal olmadığın için etrafında ne olup bittiğini bilmessin abla.''

''Ne alaka canım?''

''Tabii tabii.''

''Irmak seni aradı Ada.Sana ulaşamamış.Ara onu.''

''Tamam.'' dedim odama giderken.

Ama bi dakika telefonum kayalıkta kaldı.Ablama seslendim.

''Abla telefonunu getirsene.''

Odaya geldi,telefonu bana verdi.

''Seninki nerde Ada?''

''Ben onu kayalıkta unuttum.''

''Yarın gidip al hemen.''

''Tamam abla.''

Odadan çıktı.Irmağı aradım.Bana klasik Irmak neler olduğunu sordu.Anlattım.Hep seni teker teker anlattırdı.Sonra biraz daha sohbet ettik.Gene Kaan'dan bahsetti.Hep aynı şeyleri söyledi.Sonra kapattım tabii.Saate baktığımda 3'tü.Çok uykum gelmişti.Bu saatte ne uykusu ya?Şöyle ani uykuları hiç sevmiyodum.Kulaklığımı taktım.Öylece uykuya dalmışım.

ODUN ve ÇİRKİNTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang