düşler öylesine güzel, öylesine değil.

43 8 16
                                    

herkesin beni işe yaramaz birisi olarak görmesinden çok sıkıldım. yapmak istediklerimi yapamamak canıma tak etti. çığlıklarımı saklamak zor artık. uçsuzun bucağındaki denizlere haykırmak istiyorum. yapamıyorum, boğuluyorum. haykırmak istediğim deniz beni içine çekiyor, en derinine. herkes çok konuşuyor, elbet susarlar. geriye kalan bir ses var ki hiç susmuyor. kendi sesim, iç sesim.. katlanmak zor kendi sesime. insan böyle olur diyorlar, gözümden yaş süzülüyor. boğuluyorum, susmaktan! şu koca dünyaya geliş amacımı anlamama izin vermeyişleri beni uçuruma sürüklüyor. hayat mı acımasız insanlar mı bilemiyorum. yaşamak beni öldürüyor. nefes aldıkça gözlerim kararıyor. parmak uçlarım beyazdı, birkaç yıl öncesine dek. şimdi kan dolu, bileklerim sisli bir kadın gibi. kavgalarla doluyum, bu kavgaların hepsi kendimle. küskünüm; deniz kenarlarına, vapurlara, uyanınca yatağıma. yaşlanıyor gibiyim şu yaşımda. yaş alıyorum, üzgünüm. ben yaş almak istemiyorum, son yaş ne zaman? uykumda bile her şeye susuşum bundan. elimi koyup çeneme farklı dünyalara dalışlarım bundan. umut yok artık, taze bitti. sorguluyorum, yetmiyor. sorgusuz sualsiz dalıyorum, bir bakmışım atlamışım yamaçtan. düşler öylesine güzel, öylesine değil. çıkmazlar sıkıştırıyor beni, bilhassa kendimi. zaman tek gerçek olgu değilken... diyemiyorum. mesele geleceği hatırlamakla alakalı. yani bilemiyorsun, nokta.

okumak istediğim şiirler, kitaplar ve yazılar var. hepsi yarım veya ben öyle görüyorum. yapmak mecburiyetinde kalışlarım istediklerimin önüne onlarca engel koyuyor. "kendine odaklan" demiştin bana. "sana odaklanıyorum" nokta. her şey zaten zor, sen gel bari müezza. biliyorum sevmiyorsun beni. sırf bu yüzdendir hep tekrarlayışlarım: "müezza beni sevmiyor, nokta. müezza beni sevmiyor, nokta. müezza benden nefret ediyor, nokta."

hayatımda kimseyi istemiyorum, ben dahil, sen hariç, nokta.

-aşk denilen şey her ne ise bilemiyorum falat zamanın hızına dayanamayacak kadar narin ve kırılgan olmalı. bu karanlık çağda, gözlerimiz ve başlarımız bağlı, taştan.

nokta.

kendimden taşıyorum, kapanıyor gözlerim. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin