9.Bölüm

154 17 1
                                    

Arkadaşlar hikayeye olan ilgi çok... Çok... Çok... Azaldı. Neden? Bölümler geç geliyor diyemi. İlginizi aksatmayın lütfen.

Uyandığımda midori hala uyuyordu. Yaklaşık on dakikadır onu izliyorum ve saçlarını okşuyorum. Dün gece... Çok güzeldi. Hayatımın en güzel karelerinden birtanesi daha hafızamda yer etti. Dudakları, yanakları, saçları, teni... Herşeyi, herşeyi beni ona daha cok bağlıyor. Özellikle kalbi... Elimde olsa orada yaşamayı tercih ederdim. O kalpte bir yer edinmek... Oysa o benimkinin en derininde yer aldı bile. Kimselerin girmesine izin vermediğim o yere hiç tereddütsüz bu utangaç ama bir okadarda keçi kadar inatçı olan sevdalımı koydum. Kokusu hep bedenimi sarsa, bende hep o kokuyla yaşasam. O benim olsa, sadece beni görse, kalbi birtek beni sayıklasa. ona benim, sadece onu görmem gibi. Kalbimin sadece midoriyi sayıklaması gibi...
"Daha nekadar beni seyredeceksin "
Alaycı sesi kulaklarıma dolunca sırıttım. Utancını yenmiş olmalı ki rahat hareket ediyor. Tek kolumu, onu rahatsız etmemeye özen göstererek başının altından geçirip başını kendime daha çok bastırdım. Bedenini de diğer kolumla kendime yaklaştırdım.
"H-hey napıyorsun. Sen arkadaşlarınla hep böyle uyuyorsun galiba."
Başımı olumlu anlamda sallayınca oturur pozisyona geçti. Gözlerindeki kıskançlığı görmemek elde değil, o nekadar saklamaya çalışsada anladım.
"Kaç kişi bunlar. Say bakalım isimlerini. Haftanın her gününe yetiyorlardır eminim"
Dalga geçer gibi söyledi. Kimler olduğunu öğrenmek istediğinden eminim. Başını benden başka yere çevirince cevap vermem gerektiğini düşündüm.
"Midori."
Başını bana hızla çevirdi.
"Ne?"
Anlamadımı cidden. Lna seslendiğimi mi zannetti.
"Say dedin saydım. "
Gözleri şaşkınlıkla açılınca sırıttım. Hemen bakışlarını parmaklarına çevirdi ve onlarla oynamaya başladı.
"Yani ilk kez be-"
"Sana söyledim midori. Önüme çıkan her kıza sazan gibi atlayanlardan değilim. Bugüne kadar hiç sevgilim olmadı. İlk kez bir kızla uyudum. Ayrıca en uzun konuşmalarım ilk seninle oldu."
Gözlerindeki mutluluk bariz ortada ve onun mutlu olması beni de mutlu etti. İstemsizce gülümsedim. Ne oldu dermiş gibi bakınca bakışlarımı kaçırdım.
" artık kalksam iyi olucak, yani yemek falan hazırla"
"Kal"
Dedi ve kalkmak üzereyken bileğimden tutup çekti. Başta şaşırdım ama sonra istemsizce gülümsedim. Utandı...
"Yani, üşüyorum ve ısıtılmaya ihtiyacım var"
Durumu toparlamaya çalıştı... Üstüne bir yorgan daha attım.
"Bu seni benden daha çok ısıtır."
Yüzündeki hayal kırıklığına dayanamadım ve bende yorganın içine girdim.
"Bence gayet sıcaksın. Isıtılmaya ihtiyacın olduğuna eminmisin?"
Sırıtışım onu utandırdı... O sırt üstü yattığı için onu sarmalamak daha kolay oldu. bir kolumu başının altından geçirip bir kolumuda vücüdüna sarıp iyice kendime çektim. Başını göğsüme yasladı, saçlarından öptüğüm anda irkildi.
"Ne o ... Hoşuna gitmedimi"
Başını kaldırıp boş boş onu izleyen gözlerime baktı. Kaşlarını çattı ve birden normal haline bürünüp çenemden öptü ve hemen başını göğsüme bastırdı... Kıkırdadım. Belki de beklediğim fırsat budur. Ona itiraf etmek için en uygun zaman belki de budur.
"Midori"
Başını yavaş yavaş kaldırıp bana bakınca yüzünün hala kızarık olduğunu fark ettim.
"Seni seviyorum"
Dediğim gibi dudaklarına yapıştım. Karşılık vermedi, belki verir diye bekledim ama hala karşılık vermedi.
"Özür dilerim"
Dediğim gibi yorganın içinden çıktım. Arkama bile bakmadan odadan ayrıldım. Yanlış mı yaptım acaba. Sevse oda karşılık vermezmiydi, sevmese de iter ve kızardı... Terasta üşüdüğümü yeni yeni fark ettim. Mutfağa inip süt ısıttım ve sıcak çikolata paketini açıp kakao tozlarını sütüme döktüm. Bir tane de midori ye yapayım bari. Bir kupa çıkardım ve aynını ona da yaptım. Kaç şeker attığını bilmediğim için şeker kasesini ve kupa yı bir tepsiye koydum ve midori nin odasına geldim. Kapıyı yavaşca açıp yatağının yanına tepsiyi koydum ve hızla odadan ayrıldım çünkü midori yorganın içinden çıkıp bana bakmıştı. Kendi bardağımı alıp terasın camlarla kaplı olan yani soğuk havalar için hazırlanmış olan kısmına girdim. Sıcak çikolata gırtlağımı yakarak içimde gezinirken az önce midori nin karşılık vermemesi kalbime buz koyulmuş gibi hissetmeme sebep oldu. Son baharda umutla bulunduğu dala tutunmaya çalışan fakat sonunda ondan ayrılıp yere doğru düşmeye başlayan bir yaprak gibi halim. Umutla öpmüştüm dudaklarını, o ise tutmadı elimden ve düşmeye başladım, uzunca bir süre tutunduğum dallarında. Tutup kaldırsa tekrar beni. Nisan yağmurlarının şefkatle okşadığı o mutlu yapraklardan olsam bende. Sadece senin ve birtek ben olsam senin gövdende. Bir tek ben olsam kalbinde ve birtek sen varsın kalbimde. Kör düğüm gibi bağlasan beni kendine. Çöllerde dolanan bedeviyim ben... Serap 'ım olma, hakikatim ol... Ayağa kalkıp terasın camlarındaki yansımama dokundum. Ben gibi görünsede ben değilim... İnsan her zaman göründüğü gibi değil ki. Bedenime dolanan kollarla gözlerimi açmam bir oldu.
"M-midori ben özür di-"
"Bende seni"

Arkadaşlar hikayeye olan ilgi berbat. Son bölümlerin okunma sayısı çok çok çok az. Hatta hiç bile denebilir. Böyle giderse yazmamayı düşünüyorum. Destek veren arkadaşlara teşekkürler

Aşk'a Acımayan SırWhere stories live. Discover now