¹⁴

1.4K 180 30
                                    

Ahjussi! bugün çok sinirliydi delta..

Şarkıyla okuyunuz~
Something with you

"Hoş geldin bebeğim yeni ve son yuvana."

Karşısındaki kişi bu köyün hatta bir çoğu köyün korktuğu delta Jeon Jungkook idi.
Arabanın gittiğine dair çıkardığı ses yankılanmıştı ıssız bir yerde.
"Lordum." Şok içersinde deltayı süzüyordu.
Teninin bembeyaz olduğuna yemin edebilirdi.
Belinde bir çift el ile kapının dışında değil evin içerisindeydi artık.
Akşam olmuştu bile yoldan gelene kadar.
Akşamın ve ormanın yakınlığı ile baykuş ve cırcır böceklerinin sesi ve nefes sesleri vardı sadece.

Omega korkuyordu, omega titriyordu.

Ne ara odaya geldiklerinin farkındalığı yoktu omegada.
Kendisine gelmesini sağlayan elbisenin üstünde kalçasının üstündeki eldi.
"Uzun bir gece var acele etmeyelim bal küpü~"

Sabah olmuştu.
Akşamında yapılan omega için ayıp olan şeyler yapılmıştı.
Ama yanında delta yoktu.

İlk gecelerinde delta omega'nın dudaklarına yapışmıştı ama omega dudaklarını hareket etirmemisti.
Bunun üzerine sinirlenip bir çırpıda mühürlemişti omegayı.
Evet gerdek gecesi olmuştu.
Ama sinirli olan kırılan deltayla nasıl ilişkiye girdiklerini düşünen omega gözleri doluyordu tekrardan.

Yaptığı hata için kendisini suçluylrdu sürekli.

Ama kendisine gelmesi lazımdı.
Akşam deltası için yemek yapıp bekleyecekti.
İlk gününde bu kadar kötü geçmesini hep suçladı omega.

Duş aldı,evin bazı odalarını temizledi,yemek yaptı,sofrayı hazırladı.

Şimdi ise oturmuş gözlerinin dolmasını engelleyemeyen omega.
Sandalyeye oturduğu gibi dirseklerini masaya dayamış eliyle yüzünü kapatmıştı.

İşte o ses gelmişti.
Kapı sesi geldiği an göz yaşlarını silmişti.
Babalarının dedikleri aklındaydı.
Babalarını boşverin köyün dedikleri daha çok korkutuyordu.

Ayağa kalktığı gibi göz göze geldi deltasıyla.
Ne yapacağını bilmiyordu.
En doğrusu sarılmak geldi aklına.

Hemen kollarını açıp iri bedene sarıldı.
Bunu beklemeyen delta şaşkındı ve kırgın.
Kollarını kendisinin tam tersi küçük bedene sardı.

Hıçkırık sesiyle gözlerini omegayla buluşturmak istedi o an.
Yüzünü göğsüne doğru bastıran omega'nın çenesinden tuttu.
"Ne için ağlıyorsun?" Sesi anı bozmamak adına mı bilmeyesin kısıktı.
Omega onun gibi sanki sır saklayan çocuk gibi fısıldadı.
"Özür dilerim..." Delta omega'nın dudaklarına küçük buse kondurmuştu.
"Dileme, ilk gününde n-normaldi" dediğinde bile sinirlendiğini duyan kişi bile anlardı.

Göz yaşlarını sildi hemencecik omega.
Zorda olsa gülümsedi.
"Senin için yemek yaptım" utanıyordu.
Bu mühür yüzünden miydi bilmiyordu ama sanki kucağına oturup sığınmak istiyordu.
Babası Kyung anlatmıştı bir şeyler kendisine daha önceden.
Öğretmişti her şeyi.
Sanki biliyormuşsuna hep delta hakkında konuşmuştu, bilgi vermişti.
"Seni yesem daha güzel olmaz mı?" Dediği şeyle gözlerini pörtletmişti hemencecik omega. "Yemek yiyelim. Sonra bakarız..." Yine kırmak istemiyordu deltayı. Özelikle sinirlendirmek hiç istemiyordu.

Yemek yemek adına az önce oturduğu sandalyeye oturacaktı ki belinde bir çift el hisseti. "Kucağımda otur. İlk gününde fazla bana bağlandığını biliyorum Taehyung. Aynı şekilde bende sana bağlanıyorum." Öğrendiği bilgiyle yüzü kızarmıştı.
Bunu tatlı bulan delta kahkaha atmıştı.
"Yemekleri doldur ve kucağıma gel."

Yemekleri doldurmak için tabakları almıştı.
Tek tek doldurup koymuştu.
Sırada tek birşey kalmıştı, jungkook'un kucağı.

Çok sevimli oldu bence ilk günden.
Hiç içime sinmedi her neyseH

Magician |Taekook| DÜZENLENDİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin