𝐃𝐄𝐕𝐈𝐋 𝐃𝐄𝐀𝐋 | 𝐒̧𝐄𝐘𝐓𝐀𝐍𝐋𝐀 𝐀𝐍𝐋𝐀𝐒̧𝐌𝐀 𝑩.𝑲

1×10 𝐍𝐞𝐯𝐞𝐫 𝐇𝐚𝐩𝐩𝐞𝐧𝐞𝐝

×hiç yaşanmamış×

Elimde tuttuğum yastığı suratıma bastırıp çığlık attım.

Bu heyecan ya da mutluluktan gelen bir çığlık değildi.

Nefret kusuyordum.

"Aptal herif!"

Yastığı bir köşeye atıp ellerimi belime yerleştirip oda da bir sağa bir sola hareket etmeye başladım.

"Beni öptü ama hiç bir şey olmamış gibi davranıyor."

Hâlâ yaptığı aklımdan çıkmıyordu. Elini ceplerine yerleştirmiş ve odadan çıkmıştı.

O günden sonra ki günlerde ise ne bir açıklama yapmış ne de bu olay yaşanmış gibi yapmıştı.

Bu konuyu açmaya çalıştığımda ise beni geçiştirmişti.

Benden hoşlanma ihtimali ise... Asla.

"Rin!" yan duvardan yüksek bir ses yankılandı. "Bir şeyler fırlatıp çığlık atmaktan vazgeç!"

"Üzgünüm!" değilim.

Aynaya kısa bir bakış attım.

Üstümde ki pijamaları çıkartıp altıma beyaz kot şort geçirdim. Üstüme de ince askılı beyaz büstiyer giyinip ayağıma ayakkabılarımı geçirip odadan çıktım.

Aşağı indiğimde Bakugo elinde ki telefon ile uğraşıyordu.

"Nereye Rin?" soruyu soran Kirishima döndüm. "Bakugo ile dışarı çıkıcaz."

Bakugo kaşlarını çatıp bana dönmüş ve tam bağırmak için hazırlanırken elim ile ağzını kapatıp kolundan tutarak dışarı sürükledim.

"Senle dışarı çıkmıycam." dedi kollarını göğsünde bağlayıp arkasını dönerken.

"Hayır," dedim önüne geçerek. "Ya benimle gelirsin ya da All Might ve Midoriya'nın sırrını yayarım."

"Banane,"

"Umursamıyor gibi görünme. Şimdi düş önüme."

"Lan-"

"Şşş." dedim işaret parmağımı dudaklarıma bastırarak.

Nefesini sertçe verip çıkışa ilerlemeye başladı.

Okuldan çıkar çıkmaz bizi araba karşıladı. Bakugo bana döndüğünde "bakma öyle, bin." dedim.

Arabaya biner binmez bende yanına geçtim.

"Nereye?" dedi camdan dışarısını izlerken.

"Bu bir sır. Yoksa seni öldüreceğimi anlarsın." dedim kıkırdayıp. Ancak hiç gülesim dahi yoktu.

"Şuan anlamadım zaten."

Istakoz demesini bekledim ama demedi. Bu moralimi gereksiz yere düşürürken önüme dönüp camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Derin bir nefes alıp verdim.

Ormana geldiğimizde arabanın bagajında ki piknik sepetini koluma takıp ilerlemeye başladım.

Peşimden ilerlerken sepeti ona doğru uzattım.

"Bı hanım efendiye taşıttırıyorsun. Annem olsa seni sözleri ile lanetlemişti." dedim dudağımın kenarı kıvrılırken.

Bıkkınca bir tavır ile elimden alıp yanımdan ilerlemeye başladı.

Saçlarımı ensemden bağlayıp koşar adım uçurum olan yere ilerledim. Buraya bayılıyorum, en güzel manzaraya sahip yerdi.