Just A Night For Pregnancy -Jaeyong

7

Jaehyun kucağındaki bebeği sallarken Yugyeom salonun köşesinde kulaklarını kapatıyordu.

"Sustur artık, hastanede çıtı çıkmıyordu, geri mi götürsek?!"

"Saçmalama!"

"Sütü denedin mi?" Minhyung sorduğunda Jaehyun kafa salladı, ev bebek sesiyle yankılanıyordu, kaçış yoktu.

"Evet!"

"Gazı vardır belki."

"Yok, bir saat sırtını ovaladım, iki kere bezini değiştirdim. Emziğini verdim, oyun oynattım, susmuyor!"

"Ben de her türlü şebekliği yaptım!" Jungkook söylediğinde Jinyoung telefonunu kavradı.

"Ben annesini arıyorum."

Gerçekten de Jinyoung Jaehyun'un azarlamalarına karşın Taeyong'u çağırmış, evinin adresini avucundan daha iyi bilen Taeyong ise hemen varmıştı eve.

Kapının zilini çalarken bebek sesi devam ediyordu, kapıyı Jaehyun'un abisi Eunhyuk açtı, Taeyong'u hızla içeri buyur etti.

Taeyong çantasını ve ceketini çıkartıp hızla koltuğa bırakırken Ten oturacak yer arıyordu, Doyoung ise oyuncağı sinirden ısıran Jungkook'un yanına oturmuştu.

"Ver bana, bebeğim, benim oğluşum niye ağlıyormuş?" Taeyong bebeği boynuna yatırıp kafasını eliyle desteklerken yetişkinle konuşur gibi konuşmaya başlamış, bebek susmamıştı.

"Bakın susturamad-" bebeğin yavaşça sesinin azalmasıyla Ten elini kaldırmış, orta parmağını göstermişti. Ama diğerleri bunu hiç umursamamıştı, Jaehyun Taeyong ile Jeno'nun arasındaki uyuma bakıyor, Yugyeom gözyaşlarını siliyor, Jungkook dizlerinin üzerine çökmüş şükrediyordu.

"Of ben bu bebeğe bakamam hyung, bu hep ağlayacaksa sen direk annesiyle evlen. Olmaz böyle, bizdeki de kafa." Jungwoo söylediğinde Lucas onu kendine çekip yanağına bir öpücük kondurmuş, Jaehyun da yavaşça yere oturmuştu.

Bebek susmuştu.

"Bebeği doyurdun mu?" Jaehyun kafa salladı, ardından Taeyong bebeğin battaniyesini istemiş, Minhyuk Yugyeom'dan zorla aldığı battaniyeyi vermişti.

Taeyong bebeğin kollarını ve ayaklarını hafifçe sarıp beşiğine koymuş, kendi de yanına oturuvermişti. Bebek odasındaydı.

"Bebeği battaniyeyle çok sıkı olmayacak şekilde sarmalısın, yoksa bebek eldivenini ağzına sokabilir, veya tırnağı yüzünü çizebilir." arkasından giren Jaehyun'a söylediğinde Jaehyun fısıltıyla cevap verdi.

"Tırnağını kestim, daha doğrusu Johnny kesti." Taeyong kafa salladı.

"Yine de sarmalısın, annem söyledi." Jaehyun gülümsedi sinirle.

"Annen benden de hep ayrılmanı söylerdi." Taeyong yutkundu, doğru söze ne diyebilirdi ki?

Jaehyun da bebek odasına otururken diğerlerinin konuşmaları geliyordu odaya, gözü Taeyong'un eline ilişti. Kaşları çatıldı, Taeyong acı çekiyor gibi duruyordu.

"Ne oldu?" Taeyong onun baktığı yere bakıp kafasını iki yana salladı.

"Bir şey olmadı, biraz dikişlerimi zorladım galiba gelirken, biraz ağrıyor."

"E Johnny'i arayayım?!-" Taeyong panikle kalkan Jaehyun'u durdurdu.

"Sorun değil, iyiyim. Dikişlerim patlamadı. Biraz yoruldum, dinlenince geçer." Jaehyun derin bir nefes aldı, bu onun için çok zordu.

"Kalmak ister misin? En azından bebek biraz büyüyene kadar."