•7•

351 43 67
                                    

gormediyseniz eger bundan onceki, basligi looklar olan bolumde, uyelerin ficteki gorunumleri var

eger hayal ederek okuyorsaniz uyeleri aklinizda o sekilde canlandirabilirsiniz

***********

Hongjoong daha önceden Seonghwa ile buluşmak için anlaştıkları Lee TY Cafe'den içeri girmişti. Gözünü boş olan masalarda gezdirdi. Seonghwa henüz gelmemişti bu yüzden istediği bir yere oturdu ve daha yeni yeni tanıştığı çocuğu beklemeye başladı.

"Taeyong, şu köşede oturan müşterinin siparişini alır mısın?"

"Tamam, anne!" diye bağırdı genç ve Hongjoong'un tek başına oturduğu masaya adımladı.

"Hoş geldiniz, siparişinizi alabilir miyim?"

"Bir arkadaşı bekliyorum. O da gelince sipariş veririz." dedi Hongjoong. Taeyong da evet anlamında kibarca başını salladı. Gözü bir yerlerden ısırıyordu minik duranı.

"Peki. Bu arada adınız Kim Hongjoong değil mi?"

"Evet, tanışıyor muyuz?"

"Tam olarak tanıştığımız söylenemez. Liseler arası şarkı ve dans yarışmasında okulunun takımı için olan şarkıyı senin yazdığını duymuştum. Cidden etkileyiciydi"

"Ah, teşekkür ederim. Demek oradan tanıyorsunuz. Siz de mi okulunuzun takımına katkıda bulunmuştunuz? Sizi gözüm bir yerlerden ısırıyor sanki."

"Evet, takımın lideriydim. Büyük ihtimalle sahnede görmüş olabilirsin."

"Sooman Anadolu?"

"Evet."

"Vay canına! Bu yıl neden katılmadınız? Geçen seneki performansınız çok iyiydi."

"Bu yıl takıma katılacak kişi bulamadık. Ayrıca, ben de dahil geçen seneki takımda olanların çoğu son sınıf. Ders çalışmamız ve sınava odaklanmamız gerekiyor. Buraya da arkadaşımla ders çalışmak için geldim." dedikten sonra yan masada oturan yapılı olmasına rağmen gamzeleriyle bir hayli şirin duran ve ona el sallayan oğlanı gösterdi. Gamzeli oğlan oturduğu yerden kalkıp onların yanına geldi.

"Selam. Ben Jung Jaehyun.Taeyong'un arkadaşıyım."

"Selam. Ben de Kim Hongjoong."

"Neyse biz ders çalışmaya geri dönelim. Beklediğin kişi gelince eğer garsonlar ortada yoksa bana seslenebilirsin, siparişlerinizi ben alırım."

"Teşekkür ederim. Ders çalışmada kolay gelsin."

"Teşekkür ederiz."

Hongjoong, Seonghwa'nın gelmesini beklerken yaklaşık 10 dakika projeleri için hazırladığı notları gözden geçirdi.

"Selam, ben geldim. Çok bekletmedim değil mi?" diye endişeli bir şekilde sordu siyah saçlı olan.

"Hayır hayır. Ben geleli de çok olmadı."

"Bunu duyduğuma sevindim." dedi ve gülümsedi.

Bu, karşısında oturan minik çocuğun içinde bazı şeyleri ateşlemişti sanki. Hongjoong yanaklarının yandığını ve karıncalandığını hissetti. Karşısındaki çocuğun gülümsemesi, insanları hipnotize edecek kadar güzeldi.

zortladin knk | ateezWhere stories live. Discover now