12. Bölüm

41 13 0
                                    

Aden'in çocukluk arkadaşı Serkan mıydı? Benim şaşkınlığım devam ederken Tolga ile Serkan tanışmış sohbet ediyorlardı. Biraz daha konuşmalarının ardından Aden, okulun yanındaki kafelerin birinde kahve içmeyi teklif etti. Bizde "olur" dedikten sonra en yakın kafeye geçtik.

Kahvelerin gelmesini beklerken Aden, bana ve Tolga'ya bakıp "Ne zamandır tanışıyorsunuz," diye sordu. 

" Dördüncü sınıftan beri," dedim.

"Üçüncü sınıf sonundan bu yana," dedi Tolga.

Kafası karışmış bir şekilde bize bakıyordu Aden.  Biraz düşündükten sonra "Tolga doğru söylüyor. Üçüncü sınıfın sonlarında tanışmıştık," dedim bende ardından. 

"Hâlâ yakın arkadaş olmanız harika bir şey," dedi Aden.  

"Evet, bence de öyle," dedik Tolga ile aynı anda. 

Ortam ne kadar samimi olsa da Serkan'la aynı ortamda olduğum için gergin hissediyordum. Serkan ise normalden fazla sessizdi ve arada bir telefonundan saate bakıyordu. Sanırım o da öyleydi. 

Masada kısa süreli bir sessizlik oluştu. O esnada garson kahvelerimizi getirdi.

Kahvelerimizi içerken Tolga ile Serkan sohbet ediyorlardı. Ardından Aden ile bende kız kıza sohbet etmeye başladık. Tatlı kızdı Aden. Tolga ile de çok uyumlulardı. Biraz daha sohbet ettikten sonra konu Serkan'a geldi. Daha doğrusu Serkan ile Aden'in nasıl tanıştıklarına. Adının geçtiğini fark eden Serkan da sohbete dahil oldu. Bunun üzerine Tolga "Ben de merak ediyorum nasıl tanıştığınızı" deyince Serkan ile Aden tanıştıkları ilk günü anlatmaya başladı. 

"Sanırım 10 yaşındaydık. İkimizde tatil için yazlığa gelmiştik," diyerek anlatmaya başladı Aden. 

"Aden, sen de mi yurtdışında yaşıyordun" diye sordum merakıma yenik düşüp. 

"Hayır," dedi ve anlatmaya devam etti. "En son ne diyordum?... Tamam hatırladım. Ben her sabah ablam ya da annemle köpeğim Shiny'yi yürüyüşe çıkarırdım."

"Bende her sabah Aden'lerin yürüyüş yaptığı sahilde annem ile koşardım," dedi Serkan.

"Her sabah olduğu gibi köpeğimle ve annemle yürüyüş yapıyorduk. Aynı sahildeymişiz o günde. Biz yeni gelmiştik. Serkan ile annesi de koşularını yeni bitiriyorlardı. Onları fark eden köpeğim havlayarak bana Serkan'ı ve annesini işaret etti. "Onlar da burada " der gibi. Sima olarak birbirimizi biliyorduk ama henüz tanışmamıştık. Sonra bir şekilde denk geldik. Annem ile Serkan'ın annesi tanıştılar, bizi de tanıştırdılar derken arkadaş olduk" dedi Aden. 

"Arkadaşlığınızın farklı ülkelerde yaşamanıza rağmen devam etmesi harika," dedi Tolga. 

"Evet, gerçekten de öyle" derken Aden, Yağmur geldi yanımıza. 

"Selam, arkadaşlar. Hoş geldin Aden" dedi Yağmur. 

"Hoş buldum Yağmur," dedi ve Serkan'a baktı Aden. Birkaç saniye sonra Serkan garsondan fazla sandalye getirmesini rica etti. Garson sandalyeyi getirdikten sonra Serkan "Hayatım" diyerek gözleriyle sandalyeyi işaret etti ve Yağmur'un oturması için sandalyesini çekti. Yağmur sandalyesine oturduktan sonra Serkan'ın kulağına bir şeyler söyledi ardından sohbetimize dahil oldu. Tolga, Yağmur ile Serkan'ın sevgili olduğunu bilmediği için gördükleri karşısında bir hayli şaşırmıştı. 

"Irmak, bu gördüklerim gerçek mi " der gibi bana baktı. Ben de "Evet" anlamında gözlerimi kırptım. 

"Sevgili olduğunuzu bilmiyordum., tebrik ederim" dedi Tolga.

YARAMI SARAN AŞKWhere stories live. Discover now