8

1.6K 141 261
                                    

Levi kanal 7'deki Hz. Yusuf'un bu repliğini canlandırmıştı sınıfın kapısından içeri girerken. "Burada nasıl yaşıyorsunuz, ne için burayı temizlemek ve tamir etmek için bir çaba göstermiyorsunuz?"  Levi bu repliği tamamen ifadesiz bir şekilde söylemesine rağmen sesli bir şekilde güldün. Levi pencereleri açarken aklına gelen sınavdan dolayı yanındaki Eren'e doğru dönüp konuştun.

"Eren senin coğrafyan iyi, ne olur bana da kopya ver." coğrafya sınavların genelde çok kötü geçerdi, Eren ise tam aksine coğrafyadan güzel notlar alırdı bu yüzden Eren'den kopya için yalvarmaktan başka bir seçeneğin yoktu.

"Tamam y/n, merak etme sana kopya vereceğim." dedi Eren ve ardından sana doğru bakarak göz kırptı. Göz kırpmasına gülümseyip derin bir nefes aldın. Dersten kalmayacağın için şükrettin.

"Arkadaşlar şu mükemmel arkadaşınıza da bi kopya verirsiniz değil mi?" dedi Jean, sana ve Eren'e yalvaran gözler ile bakarken. Senlik bir durum yoktu çünkü senin coğrafya bilgin sıfırdı, sen olsan asla kendinden kopya almazdın.

"Ya sana kopya vermeyeceğim de kime vereceğim?" diyerek Jean'a öpücük atmıştı. Jean, Eren'in bu öpücüğüne gülümsemişti. İlk başlarda Jean ve Eren'in bu ilişkisini bir şaka olduğunu düşünüyordun ama şu an sadece bir şaka olduğunu düşünmüyordun.

Eren senin bakışlarını gördüğünde sesli bir şekilde gülmeden edemedi. "Sadece arkadaşız, cidden." diyerek fısıldamıştı kulağına. İnanmış gibi yapmaktan başka bir çaren yoktu.

Zilin çalmasının ardından faydası olmayacağını bile bile defterine göz gezdirdin, belki son anda olsa bile aklında bir şeyler kalabilirdi.

"Daha fazla bakma, bildiklerini de unutursun." demişti Eren ama sen coğrafya hakkında hiçbir şey bilmiyordun. Eren dağlar, ovalar, platolar ve okyanuslar ile ilgili şeyleri araştırmayı severdi. Çoğu dersinin notları düşük olsa da coğrafyaya olan bu ilgisinden dolayı hep yüksek notlar alırdı.

Bu sınavın gözetmeni Kenny hoca olacağı için kopya çekmeyi dert etmiyordun. Kenny hoca, Levi ve Mikasa'nın dayısıydı ayrıca kül yutmaz bir hoca değildi. Kopya çekmeniz için bilerek pencereden dışarıya bakar, telefonuyla oynar ve arada kopya çeken öğrencilere nasıl daha iyi kopya çekebilecekleri hakkında öğütler verirdi.

Sınava girmene son 1 dakika kalmıştı. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştın. Hiçbir sorun olmayacaktı, Eren'den güzelce kopya çekecek ve dersten geçecektin. Neden bu kadar stres yapıyordun ki?

Kapının açılmasıyla ayağa kalktın ama kapıdan içeri beklediğin gibi Kenny hoca gelmemişti, Pixis hocayı görmenle güzel gözlerin şaşkınlıkla sonuna kadar açılmıştı.

Eren'e doğru dönüp tedirgin bakışlarını ona yönelttin. Erenin de senden bir farkı yoktu, kendini sakinleştirmeye çalıştın. Bir yandan içinden de Kenny hocaya sövmeden edemedin. Onun yaptığı bu hainlik affedilemezdi.

"Evet arkadaşlar, Kenny hocanız aniden rahatsızlandı. Nasıl olduğunu biz de anlayamadık her neyse bu sınavınızın gözetmeni benim." hemen yan sıranda bulunan Levi, Pixis'in bu sözlerinden sonra sana doğru dönerek konuştu. "Bu adamla bir kan bağım olduğu için utanıyorum." Levi'a bir cevap vereceğin sırada Pixis sessiz olmanız konusunda sizi uyardı. Levi'ın ettiği küfürleri anlayabilmek için sesli bir şekilde duyman gerekmiyordu, bakışlarından her şey anlaşılabiliyordu.

"Şimdi birkaç kişinin yerini değiştireceğim, ben size güveniyorum siz böyle şeyler yapacak çocuklar değilsiniz ama yine de biz gerekeni yapalım. Evladım, gelin buraya." dedikten sonra kapıdan içeri üst sınıflardan 2 öğrenci girdi. Bu öğrencilerden biri ise Eren'in abisi olan Zeke'di. Zeke sinsi bir şekilde sırıtırken sense sınavda kalacağını anladığın için stresten delirmek üzereydin.

lol | eren yeager •tamamlandıKde žijí příběhy. Začni objevovat