*23*

4.3K 409 65
                                    

Jungkook

Dünden beri yatmaktan popom uyuşmuştu. Ama yataktan asla çıkasım gelmiyordu. Taehyung un kokusu vardı ve omegam elinden gelse yatakla sevişecek kıvamdaydı.

Alfayı gördüğünden beri bi haller olmuştu omegama. Ruh eşi de değildi (bakmıştım daha önce). Neden böyle davranıyor gerçekten bilmiyordum. Dün geceden sonra.. sorgulamıyordum artık.

Dün gece.. tanrım.. kendimi gerçekten rezil biri gibi hissediyordum. Bu sefer gerçekten öyle hissediyordum. Bir de o kadar seni rahatsız edecek bir şey yapmayacağım asla demiştim Taehyung a onu çağırırken. Resmen kucağına cıkmış bir de öylece uyuya kalmıştım. Gerçekten rezil bir omegaydim. Omegam benden daha da rezildi.

Taehyung sabah mesaj bırakmamış olsa rahatsız olduğunu ve tamamen gittiğini düşünebilirdim. Bu yüzden alfa bile nazikçe düşünüp mesaj bırakmıştı. Gelince yüzüne nasıl bakacaktım bilmiyordum. En başta özür dilemeliydim ama onun için bile utanıyordum.

Aklımı dağıtmak için telefonundan oyun oynuyordum. Sırtımı yatak başlığına dayamıştım ve bir yastığıma sarılmış oyun oynamaya devam ediyordum. O kadar dalmıştım ki -yada kafamdakileri salmaya çalışmak ile o kadar meşguldumki- etrafında olup bitenler dikkat etmiyordum asla.

"Jungkook"

Kulağımın dibinde fısıltıyla adımı duyduğumda yerinden sıçramış ve elimdeki telefonu fırlamıştım.

Taehyung birden gülmeye başladığında elimi kalbime koyup solla baktım. Yüzüme bakıp daha da gülmeye başlamıştı. Hatta gülerken yatağa bile düşmüştü.

"Tanrım.. Jungkook.. yüzünün halini görmelisin" dedi gülüşleri arasında.

"Ne varmış yüzünde" dedim sitem edercesine. Korkmuştum bi kere.. ne vardı bunda bu kadar gülecek. Bir anda çıkarsa tabii korkardım.

Yüzüne güzel bir gülümseme oturmuştu. Yatakta bana döndü ve biraz yaklaştı. "Gözlerin kocaman açıldı. Dudakların aralandı. Küçük korkmuş bir tavsan gibi görünüyordu. Çok şirin."

O konuşurken dudaklarımı büzmüştüm. Komik değildi hala. Sonunda dediği şirindin sözcüğü ile de hafifçe kızarmıştım. Utangaç bir şekilde başımı diğer tarafa çevirmiştim.

Bakın ben bu kadar utangaç biri değildim normalde. Hatta hiç utanmazdım. Ama bu alfa benim ayarlarım ile oynuyordu.

Benim utandığımı görünce üstlenememiş ve biraz geri çekilmişti. "Bugün nasıldın? Ağrın var mıydı?" Diye sorduğunda ona döndüm.

"Hiç ağrım yoktu. Çoğunlukla uyudum zaten. Ama hiç rahatsız değildim. Kokun hiç geçmedi odadan. Gitmeden önce feromon bıraktığın için teşekkür ederim."

Söylediklerim ile içten bir gülümseme vermişti. Bakın bir insanın gülümsemesine ancak bu kadar düşülebilirdi. O kadar güzel gülüyordu ki.. kurdumun içerde salyaları akıyordu. Bende zor tutuyordum kendimi.

Aklıma özür dileyeceğim geldiğinde iç çektim. Şu an bu ortamı bozmak istemiyordum ama dün gece öyle yaptıktan sonra birşey dememezlik yapamazdım.

"Şey.. Taehyung.." diye mırıldandım. Bir an yine yüzüne bakamamıştım. "Dün gece.." diye başladığımda beni böldü.

"Yemek yemiş miydin?"

Başımı hayır anlamında salladım. "Önce yemek yiyelim. Aç olmalısın. Jimin dün birşeyler hazırlayıp bıraktığını söylemişti." dediğinde susmak sorunda kaldım bende. Belki de gerçekten çok rahatsız olmuştu ve konusunu bile açmak istemiyordu. Zaten benim zorum ile yanımda duruyordu. Yalvar yakar getirmiştim onu buraya. Yakışık almayan şeyler yapmıştım...

Flowers / TaekookWhere stories live. Discover now