26.BÖLÜM"BİZ GELDİK"

324 29 33
                                    

Herkese merhaba 🖐️
Hepinizin Ramazan Bayramı mübarek olsun 🤍

Hepiniz hoş geldiniz 🌼

Keyifli okumalar dilerim💜

**************
"Sende birşeyler var"

Batur attığı büyük adım ile Arslan'ın hemen yanına gelirken, genç adam çatık kaşları ile aklındaki kargaşadan arkadaşının sesi ile çıktı. Bakışlarını ona çevirmeden yürümeye devam ederek, hissiz bir ses ile cevap verdi.

" Ne gibi birşeyler varmış bende?"

Karanlık yolda dikkatli adımlarına devam edip hafifçe Arslan'a yaklaşarak kısık bir sesle konuştu genç adam.

" Mutlu gibisin ama değil gibisin, düşüncelisin ama aynı zamanda dalgınsında neyin var bi çözemedim. Rubik küp gibisin"

Arkadaşının sitemine hafifçe gülümsedi Arslan, göz ucuyla yanında silahını canı gibi tutan adama baktı.

" Daha geleli gün olmadı, sen beni çözüp sökmeye mi çalışıyorsun kardeşim"

Arslan'ın kinayeli sesi ile başındaki miğferi düzeltip gözlerini devirdi Batur.

" On dört yaşından beri tanıyorum, ciğerini bilirim lan ben senin. Sende bir haller olduğunu anlamam için müneccim olmama gerek yok, ama derdini anlattırmam için büyücü olmam gerekiyor. Ketum herif"

Silik bir gülüş yerleşti genç adamın suratına, Batur onun okuldan arkadaşıydı ve haklıydı o ağzını açmadan bir sıkıntısı olduğunu bilirdi öğrenene kadar da zerre huzur vermezdi. Cevap vermek için yavaşça başını ona çevirdi, yüzündeki gülümseme silinmiş düşünceyle çatılmıştı kaşları. Burnundan sert bir nefes verdi.

" Fırat"

İkilinin arasında yankılanan isim ile elindeki silahı daha sert kavradı Batur, yüzündeki az önce duran tebessüm gitmiş onun yerine saf bir nefret yerleşmişti.

" Orospu çocuğu! Ne olmuş ona" dedi sertçe dişlerinin arasından.

"O burada biliyorsun değil mi?"

" Fırat değil o Arslan, Fırat bundan yedi yıl önce Taner ve Yasin'in şehit olduğu, senin ağır yaralandığın o mağarada öldü"

Bakışlarını Arslan'a çevirip kendinden emin bir ifade ile baktı arkadaşına.

"O kesik olacak şerefsiz de sen neredeysen, oradadır. Doğu, güneydoğu, ege, karadeniz, marmara hiç fark etmez, senin olman onun için yeterli bir sebep. Bu yüzden bir an önce cehennem zebanilerine teslim edelim o iti"

Batur'un haklı sözleriyle başını sallayıp, çenesini kaşıdı Arslan az sonra söyleyeceklerini Batur bayağı kurcalayacaktı çünkü.

" Bu defa yalnızca canımın değil, kalbiminde peşinde"

"O ne demek lan?"

Şaşkın bir şekilde Arslan'a bakarken duraksayan adımları ile olduğu yerde kalmıştı genç adam, Arslan ardına bakıp güldü.

" Ne çok soru sordun farkinda mısın?"

Başını iki yana sallayarak yürümeye devam etti Batur ağzının içinde homurdanarak.

" Sende iyice huysuz ve ketum bir adam oldun bunun farkında mısın? Çabuk yaslanacaksın Arslan Korkmaz çabuk, kırkında bastona binersin sen haberin olsun, demedi deme"

" Çenen değil Aksaray'lı, ayakların işlesin"

İki komutan en önde biribiri ile atışarak yürürken, arka tarafta onlardan kalır değildi.

PUSWhere stories live. Discover now