Bir Aşk Mektubu

112 13 0
                                    



Hatırlatma!!!

"JİMİN'İM BENİ NASIL BIRAKIRSIN GİTME BİR YERE ÇOK ÖZLERİM SENİ JİMİN'İM"

"Bizi daha fazla ne kadar rezil edebilirsin?"


***

Taehyun

Gelenler tabiki jimin hyung'un kuzeni sersem jisung ve ona katlanmak zorunda kalan zavallı arkadaşımız seonghwa'ydı jisung hemen Jimin hyung'a koala  gibi sarılmıştı. Jimin hyung gülümsedi. Jungkook hyung huzurlu bir şekilde onları izliyordu. Benimki mi? Evet beomgyu'ya gelecek olursak o biraz kıskanmış gibi duruyordu.  Jisung birden birşey anımsar gibi durdu. Ve ağlamaya başladı. Jimin hyung ondan ayrılıp sordu.

"Jisung, jisung bana bak bakayım neden ağlıyorsun"

"H-hyung sende mi onlar gibi bırakacaksın beni"

"Hayır jisung aramızda sadece mesafe olacak unutma ben yine hep yanında olacağım"

"Olacaksın değil mi?"

"Hmhm"

İlk defa jisung'a karşı bu kadar soft olmuştum. Ne de olsa o arkadaşımı dövmekle tehdit etmişti. Fazla yumuşak olmamalıydım ona karşı, bu sadece bir önlem, bu arada kapı tekrar çaldı. Bugün herkes burada toplanıyordu anlaşılan, bu sefer gelen minho'ydu jungkook hyung  gideceğini haber vermek için onu da çağırmış olmalıydı.

"Aaa ne tesadüf kadere bak jisung'ta burada bal bence evren bize mesaj veriyor, bir dakika ya ağladın mı sen?"

Bu çocuk gerizekalı bir insan bu kadar açık oynamamalı, gelir gelmez tek odağı jisung olmuştu hem bunlar ne ara bu noktaya geldiler. Rolleri değiştirmiş gibilerdi. Bu sefer kaçan farklı kovalayan farklıydı. Bebeğim minho'ya cevap verdi

"evet hyung'un gideceği için üzüldü"

Minho moodunu düşürdü. Oda üzülmüştü. Bende öyleydim ama belli etmiyordum ve artık Jungkook hyung ile yaşamayacak olma düşüncesini aklımdan uzak tutmalıyım yoksa şurada bir bebek gibi ağlayabilirdim. Şakam yok Kang taehyun'da olsam bunu yapardım.

"Jungkook hyung gitmek zorunda mısınız?"

"Evet artık zorundayız çoktan bir yer ayarladık ve işlerimiz de hazır"

Jungkook hyung telefonunun çalmasıyla odaya gitti. Bir süre konuştu ve geri geldi. Yüzünde pek anlam veremediğim bir ifade vardı hem mutlu gibi duruyordu hemde üzgün gibi gerçekten kafa karıştırıcıydı.

"Çocuklar Jimin ile benim bir işimiz çıktı bir yere gitmemiz gerek sonra bu gitme meselesini konuşabiliriz."

"Tamam hyung gidin siz"

Artık beş kişi kalmıştık ve garip bir ortam olmuştu. Minho sırıtarak jisung'u izliyordu. Kesinlikle uzaktan yakından alakam olmadığı için söylüyorum ki bu çocuk büyük bir sapık ama neyseki zararsız olanlardan, seonghwa sinirle minho'ya bakıyordu. Geldiğinden beri fazla da konuşmamıştı Jisung kalmıştı aralarında zavallı ve akıllı davranıyordu ki minho'ya yüz de  vermiyordu takdir ettim gerçekten, artık tam tersiydi sanırım üzülmem gereken kişi jisung'tu. Minho başına büyük bela olmuştu gördüğüm kadarıyla, Beomgyu'da yanıma gelip başını omzuma koydu bende bir elimi  onun beline sardım. Galiba izleyecek güzel bir dizi bulmuştuk.


***


Saeji

Artık herşey daha kötü olmuş gibiydi. Jeongin son zamanlarda benden giderek uzaklaşmıştı. Aslında sejun ve byungchan'da öyle olmuştu. Ama onlar yine de beni her gördükleri yerde benden kaçmıyorlardı. Bugün depresyona girmeyi düşünüyordum. Maalesef ki sevgili jina ve sooran buna engel oldu. Bugün bütün dertlerimi onlara anlatacakmışım. Evet benim dertlerim pek bitmiyor, eşyalarımı almak için dolabımı açtığımda yere bir zarf düştü. Eğilip zarfı aldım kırmızı ve ortasında kalpli pul bulunan bir zarftı. Bu biraz şey gibiydi. Nasıl demeliyim işte şey gibi...  Bir aşk mektubu...

FLASHBACK

Beomgyu sordu.

"Neden bu mektubu siz değilde ben yazıyorum"

Sejun cevap verdi.

"Çünkü saeji bizim yazımızı biliyor kesin anlar"

"Peki ne yazmamı istiyorsunuz"

Byungchan hemen atladı.

"Çok güzel ve özel sözler olmalı aşkı anlatmalı kısacası sen jeongin'in dediklerini yazacaksın"

Sırıtarak jeongin'e baktı. Jeongin mızmızlanıp durdu.

"HYUNG SUS UTANIYORUM ZATEN" Onun bu haline hepsi gülümsedi. Sonra ise beomgyu jeongin'in utanarak söylediği şeyleri kağıda yazmaya başladı.

FLASHBACK(END)

Ve mektubu okumaya başladım.

" Merhaba saeji öncelikle birazdan okuyacağın şeyler için üzgünüm ama değilim de

Ben aslında bir arkadaşınım ama buna rağmen çok yakın bir zamanda senden hoşlanmaya başladım. Nasıl oldu inan bilmiyorum bende anlamadım ve herşey bir anda gelişti. Yani birden oldu ve kalbim var ya bu kalbim  sorun tamamen onda onun yüzünden oldu. Sana her yaklaştığımda hızlanmaya başladı. Çok hızlı böyle kocaman hızlı ve ben aslında seni sevdiğimi fark ettim bu mektubu duygularımı artık gizlemek istemediğim ve senin duygularımdan haberdar olman için yazdım. Bu mektubu okuduktan sonra seni seven kişiyi merak edeceksin ve bulursan da bulduğunda seninle yüzleşmiş olacağız. Ama bulamasan da sorun yok  ben karşına çıkarak sana herşeyi anlatacağım. Umarım ben anlatmadan önce sen beni bulursun"

Böyle birşeyi kesinlikle beklemiyordum. Şimdi beni seven kişiyi bulmam gerekiyordu değil mi?, Peki o kişiyi bulabilecek miydim?. Bu aşk mektubunu kimseye göstermemeliydim ve kimsenin gizli aşığımdan haberi olmamalıydı çünkü...









Bir bölüm daha atacağım yani umarım

BUGÜN SEJUN'UMUN DOĞUM GÜNÜ

SEJUN YA OFF

iyi okumalar 💘

iyi okumalar 💘

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

HEPSİ SENİN Mİ

(YJ DUYMASIN SSHH)









KAKAOLU SÜT {TAEGYU} 💙Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin