06.06.2021
Hiyerarşik olarak üst olup, astına bağırıp çağıranlar geliyor aklıma... Usta-çırak, amir-memur, anne-çocuk...
Söz geçirememenin en büyük sebebi nedir?
Nuşirevan, yardımcısı Yunan'dan kendisini geçen kralları bir meziyetleriyle övmesini istediğinde; "Onların kendi üzerlerindeki hâkimiyeti, başkaları üzerindeki hâkimiyetlerinden fazlaydı." der.
Aslında bu söz çok güzel açıklamakta... Biz yine de bir iki kalem oynatalım.
Anne-çocuk ilişkisini ele alarak başlayalım. Geveze bir çocuk düşünün ve anne sürekli sinirlenerek oğlunun evde yaptığı savaşın enkazlarını topluyor.
Ya da kitap okumayan ve ders çalışmayan çocuğunu düzeltmeye çalışan bir anne...
Gerçekten burada suç; annenin kendisine söz geçirememesinde midir? Evet! Çünkü; kendine söz geçiremeyenin, bir başkasına söz geçirebilmesi mümkün değildir.
Buradan çok net bir şekilde belirtebilirim ki: Çocuğu kitap okumayan anne, kitap okumuyordur!
Amir-memur ilişkisine değinelim: Elbette amir söz geçirmeye dair eğitim alıyordur! Fakat aldığı eğitimde anlatılanlar çok genel olduğundan, özele indirgendiğinde kalakalıyordur!
Çünkü; denge kurmayı bilmiyordur. Denge kurmak önce kendine söz geçirmekle mümkün olabilir.
İnsanın kitap okumaya başlaması bile kendisine söz geçirdiğinin kanıtıdır.
Amirin kitap okuması ile kendine söz geçirmesi, değer dengesini öğrenmesi, değer dengesini koruyabilmesi ve dolayısıyla başkalarına da söz geçirebilmesi pekâlâ mümkündür!
Başkasından önce kendinize söz geçerin! Ki başkalarına da söz geçirebilesiniz.
Malcolm X'in harikulade sözüyle bitirelim; "En güzel nasihat; iyi örnek olmaktır."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEMELERİM
Non-FictionDENEMELERİM ilk kitap neşredilmesine rağmen ücretsiz bir şekilde okunabilmesi için buraya tekrar yüklüyorum. Hem de ikinci baskıdaki halini... O halde sizi arka kapak yazısıyla baş başa bırakıyorum; Motive ediyor insanı. Okurken iyi hissettiriyor. G...