12- mutlu son

1.1K 108 53
                                    

5 yıl sonra

"Chan! Bebeğim!"

Seungmin beraber yaşadığı nişanlısına seslenmişti. Herşeyin üstünde beş sene geçmiş, yetişkin olmuşlardı. Chan Seungmin'i sevdiği için mutluydu. Seungmin de mutluydu tabi ki. Ne kadar çok acı yaşamış olsa dahi çok seviyordu chan'ı.

"Efendim sevgilim?"

"Bak ne buldum burada!"

Seungmin heyecanla elindeki katlanmış kağıtları gösterirken Chan da Seungmin'in bu sevimli haline gülüyordu.

"Onlar ne hayatım?"

"Lise sonda senin için yazdığım notlar... Bunları saklamıştım... Ahhh gerçekten çok kötü günlerdi..."

"Okuyalım mı?"

"Okuyalım"

"Chan nasılsın? Umarım iyisindir. Biliyor musun seninle mutlu bir ilişkimin olmasını çok istiyorum. Sana sarılmaya ihtiyacım var. Dayanamıyorum artık.Açıkçası umrumda değilsin. Daha doğrusu bugüne kadar değildin. Kolunu kırmışsın. Arkadaşım söyledi. Umarım ciddi bir şey yoktur. Sana birşey olmasını istemem. Biliyor musun neden seni seviyorum bilmiyorum. Gerçekten bilmiyorum. Seni Ekim'den beri bahçede görüyordum. Hoşlanmaya başladım. Daha sonra bu ufak hoşlantı benim kalbime fazla gelen aşka dönüştü. Seni gördüğümden beri kalbim sıkışıyor nefes almakta zorlanıyorum. Ne yaptın bana?

Saçların çok güzel... Gerçekten saçlarına dokunmayı o kadar çok istiyorum ki. Burnunda çok güzel. Ciddiyim sana ayrı bir hava katıyor. Diğer insanlar gibi değilmişsin gibi hissediyorum. Bana bunu kanıtlar mısın? Sen hiç bir şey yapmıyorsun. Ve ben bundan gerçekten çok sıkılıyorum. Her yerde seni arıyor gözlerim bütün tenefuslerde, sokaklarda. Bana umut vermeyi kes lütfen. Bana bakmayı da kes. İstemiyorsun ya beni neden bakıyorsun gözlerimin içine o zaman? Neden eskisi gibi gözlerini kaçırmıyorsun neden. Neden farklı bakıyorsun. Neden etrafımda dolanıp duruyorsun. Bilmiyor musun kırdığını. Yoruldum ben. Ne dayanacak gücüm ne de sabredecek sabrım kaldı. Tükendi. Hepsi tükendi. Bende tükendim.

Hani derler ya seni sevmeyen birini sevmemelisin diye. Haklılar mı sence sevmeli miyim seni?
Arkadaşlarıma yalan söylemekten sıkıldım. Seni unutucagimi söylüyorum. Olmuyor yapamıyorum. Sevmiyorum diyorum. Seviyorum. Umarım beni yakın zamanda anlarsın. Umarım iyi bir insan olduğunu herkese kanıtlarsın. Mağarandan çıkmaya zahmet et lütfen. Geçmiş olsun. Ha bu arada alçının üzerine çok güzel şeyler yazabilirdim. Ama sen bu şansı kaybettin. İyi günler."

"Seungmin ben... Tanrım ne kadar aptalım... Özür dilerim bebeğim sana yaşattığım herşey için özür dilerim..."

"Chan, geri kaldı o günler. şimdi mutluyuz..."

"Senin yerinde olsam beni asla affetmezdim.

"Ben seni yıllar önce affettim Chan"

"Seungmin"

"Efendim"

"Seni gerçekten çok seviyorum"

"Bende... Bende seni çok seviyorum"

Seungmin, gözlerinin dolduğunu gören Chan'ın dudaklarına minik bir öpücük bırakmıştı.

"Yaaa Chan! Ağlayacak mısın? Ohhh benim minik bebeğim..."

Nişanlısına sıkıca sarılmış saçlarını öpüyordu. Dudaklarından dökülen şarkı sözleri ile daha çok ağlamıştı Chan.

"I just need someone in my life to give it structure
Sadece hayatıma bir yapı kazandıracak birine ihtiyacım var

To handle all the selfish ways I'd spend my time without her
Onsuz zamanımı geçireceğim tüm bencilce yollardan kurtulmak için

You're everything I want, but I can't deal with all your lovers
Sen istediğim her şeysin, ama tüm aşıklarınla ​​uğraşamam

You're saying I'm the one, but it's your actions that speak louder
Tek olduğumu söylüyorsun, ama daha yüksek sesle konuşan senin eylemlerin

Giving me love when you are down and need another
Düştüğünde ve başka birine ihtiyacın olduğunda bana sevgi veriyor

I've gotta get away and let you go, I've gotta get over
Uzaklaşmalıyım ve gitmene izin vermeliyim, üstesinden gelmeliyim

But I love you so
Ama seni çok seviyorum

I love you so
Seni çok seviyorum

I love you so
Seni çok seviyorum

I love you so
Seni çok seviyorum

I'm gonna pack my things and leave you behind
Eşyalarımı toplayacağım ve seni geride bırakacağım

This feeling's old and I know that I've made up my mind
Bu his eski ve kararımı verdiğimi biliyorum

I hope you feel what I felt when you shattered my soul
Umarım ruhumu paramparça ettiğinde hissettiklerimi hissedersin

'Cause you were cruel and I'm a fool
Çünkü sen zalimdin ve ben bir aptalım

So please let me go
Bu yüzden lütfen gitmeme izin ver

But I love you so (please let me go)
Ama seni çok seviyorum (lütfen bırak beni)

I love you so (please let me go)
Seni çok seviyorum (lütfen gitmeme izin ver)

I love you so (please let me go)
Seni çok seviyorum (lütfen gitmeme izin ver)

I love you so
Seni çok seviyorum"

"Bu bizim şarkımız... Bizim Seungmin... Senin ve benim, bizim şarkımız..."

"Bu şarkıyı senin sayende keşfettim. Ve bu şarkı bizim şarkımız oldu..."

"Beni hiç bir zaman bırakıp gitme bebeğim... Seni çok seviyorum"

"Ahh Chan! Bu kadar ağlamak yeter değil mi?! Daha fazla ağlama..."

"Ağlamıyorum ki ben!"

Gözyaşlarını silip sanki dakikalarca ağlayan o değilmiş gibi gülümsüyordu aşık olduğu gence...












Bu hikaye Seungmin ve Chan'ın hikâyesi. Umarım sizde bu hikaye gibi olmasa da daha iyi ve acının olmadığı bir ilişki yaşarsınız. Hikâye yazmayı düşünmüyordum aslında fakat yaşadığım şeyler ağır gelmeye başlayınca bunları dökmek istedim. Anlamışsınızdır büyük ihtimalle bu hikâyenin başı sevdiğim çocuk ve benim konuşmamı içeriyor. Bu hikaye de bana ilham olan ona çok teşekkür ederim. Haberi asla olmayacak belki ama benim ilham kaynağım kendisidir. Aslında hikâyeyi bizim ki gibi yazacaktım. Fakat bizim bir ilişkimiz olmayacağını önceden anladım ve hikayeyi angst yazmak istemediğim için böyle oldu. Ne kadar iyi yazdım bir fikrim yok ama hep yanımda olduğunuz için teşekkür ederim sizlere.

Sana tekrar teşekkür ederim ismycity.

Ve sizler kendinize lütfen çok çok iyi bakın! Sizi uzmelerine asla izin vermeyin! Sizleri seviyorum!❣️❣️❣️❣️

Destekleriniz için çok ama çok teşekkürler ❤️

cry for me  |chanminWhere stories live. Discover now