Aditya

1.8K 119 10
                                    

Içinde büyük bir heyecan vardı bugün. Pencereye çıkıp,otuz iki diş sırıtıyordu. Derin bir nefes alıyor, ellerini yüzüne kapatıyordu. Sanki odada birileri onu görüyordu da,utanıyordu.
Dişlerini firçalamak için banyoya geçti. Daha sonra yatağını düzenleyip,kapıya yöneldi. Kapıyı açtığında karşısında Aditya' yı görünce şaşırdı. Aditya da kapının birden açılmasını beklemiyordu.
"Günaydın. ",dedi Ayşe kocaman bir gülümsemeyle. Aditya' yı gördüğüne mutlu olmuştu nedense.
"Günaydın. ",dedi şaşkınlıkla. Yüzündeki hafif tebessümle Ayşe' ye bakıyordu. Ayşe bir an korkmuştu. Acaba bir yerim mi açıkta diye. Hemen kendini kotrol edip Aditya' ya geri döndü.
"Neden öyle bakıyorsun? Bir şey mi var? "
"Yok, hayır. Kırmızı... Yakışmış .",dedi Aditya, eliyle Ayşe' nin başındaki şalı göstererek. Ayşe rahatlamıştı ama o an gerilmişti. Aditya' nın bileğinde dün verdiği hediye takılıydı. Buz mavisi ince bir gömlek giymişti.Kollarını kıvırmıştı.
"Teşekkür ederim. ",dedi Ayşe. Heyecanlanmıştı.Ayşe de buz mavisi bir tunik gömlek giymişti. Sanki anlaşmış gibi görünüyorlardı.
"Ben sana bir şey söylemek için gelmiştim. Divya ile Imran. Aradılar yeni beni. Düğünlerine çağırıyorlar. "
"Evleniyorlar mı? ",dedi Ayşe sevinerek.
"Yani... Bunun için yardım etmiştik sanırsam.",deyip dalga geçti Aditya, Ayşe ile.
"Çok komik! ",dedi Ayşe tek kaşını kaldırarak. "Ne zaman düğün peki?",diye sordu.
"Yarın. Ama burda değil. Bir köyde. ",dedi Aditya.
"Köyde mi? Ne ara gittiler. Imran' ın ailesi nerede ki? "
"Buradan uzak bayağı. Onu geç de,gidiyormuyuz? ",diye sordu Aditya.
"Yani... Gidelim. Ama kimler gelecek. Yani Özge falan."
"Onlara da söyleyeceğim. Gelirler büyük ihtimal. Orada kalacağız,ona göre valiz hazırla. ",dedi Aditya tam giderken.
"Tamam. ",dedi Ayşe gülümseyerek.

***

Ayşe valizini kapatıp kapının kenarına koydu. Bir şey unuttum mu diye tekrar düşündü. O sırada Özge girdi içeri.
"Hazırmısın? ",diye sordu.
"Hazırım. Bir şey unuttum mu diye aklımı yokluyordum. "
"Hadi Aditya bekliyor aşağıda. "
"Özge araba bulabilmiş mi Aditya? ",diye sordu Ayşe.
"Bulmuş. Aşağıda bekliyor bizi. Hadi."

Çantasını omzuna takıp valizini sürüklemeye başladı. Merdivenlere gelince Aditya göründü bir an.Koşup yardım etti.
Ayşe aşağı indiğinde çok güzel bir BMW yle karşılaştı.
"Bunu nereden buldun? Harika bir araba. "
"Arkadaşımın. ",dedi Aditya gülümseyerek . O sırada Ayşe' nin valizini bagaja koyuyordu. Grant' ta elinde çantayla gelip bagaja koydu. Bir Aditya' ya bir de arabayı inceleyen Ayşe' ye baktı.
"Siz anlaşıpta mı böyle giyindiniz? Çok uyumlu olmuşsunuz ya. ",dedi Grant gülümseyerek. Ayşe Aditya' ya bakarak gülümsedi. Utanmıştı.
"Yok, hayır. ",dedi ikisi de aynı anda. Herkes bu duruma kahkahayla tepki verdi.
Mina da gelince kadro tamamlanmıştı. Aditya şoför koltuğuna geçmişti. Grant arkaya oturunca Ayşe afalladı. Önde rahat edemezdi. Özge farkedince,Mina' ya öne oturmasını söyledi. Ayşe sol pencere kenarına geçmişti. Herkes yerlesince Aditya' nın arabayı çalıştırmasını beklediler.
"Evet,sayın yolcular. Yolculuğumuz 8 saat sürecektir. Tualetiniz geldiğinde Aditya diye bağırmanız yeterli. Iyi yolculuklar. ",dedi Aditya arabayı çalıştırarak.
"Sebeklik yapma. ",dedi Mina. Yüzüne hafifçe vurdu Aditya' nın.
Hindistan trafiğinden çıkıp, normal yola girmişlerdi. Aradan iki saat geçmişti. Mina ile Özge şimdiden uykuya dalmışlardı. Grant bir an Ayşe' ye fısıltıyla seslendi. Ayşe kafasını çevirdiğinde Özge' nın Grant' ın omzunda uyuyakaldığını gördü. Birbirlerine bakarak gulumsediler. Grant ta Özge' nın başına yaslanıp,yüzündeki gülümsemeyle gözlerini kapadı. Bir süre onlara baktiktan sonra Ayşe, başını çevirirken dikiz aynasından Aditya ile göz göze geldi. Ona bakıp gülümsüyordu. Sonra gözlerini kaçırıp yola bakmaya devam etti. Ayşe de kulaklağını takıp, başını pencereye dayadı. Aditya gözlerini tekrar Ayşe' ye çevirdi. Çok masum bir yüzü vardı Ayşe' nın. Aditya Ayşe' ye her baktığında huzur buluyordu. Arada Ayşe' nin utanışı ise ayrı bir hoşuna gidiyordu.
Divya ile Imran' ın düğününe gidiyorlardı. Daha geçen Divya' nın düğün hazırlıklarında eğlenmişlerdi. Ayşe' nın ona bakışları,gülüşleri aklına geldi. O gün nasıl güzel olduğunu anımsadı. Içi onu her anımsadığında,her gördüğünde kıpır kıpırdı ama bir buruklukta vardı her zaman aklının bir köşesinde. Yüzündeki o tatlı gülümseme yerini üzgün bir ifadeye bıraktı, derin düşüncelere daldıkça.
Yumduğu gözlerini bir dakikalığına aralayıp Aditya' ya baktı Ayşe. Esmerlere karşı hep bir tepkisi vardı. Esmer erkeklerden hoslanmazdı. Ama Aditya farklıydı. Bir bakışı onun kalbinin hızlı atmasına sebep oluyordu. Kalbinden boğazına doğru bir heyecan yükseliyordu. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalışıyordu. Yaşadıkları o küçük anılar aklına geliyor, gülümsüyordu. Habersizce fotoğrafını çekişini anımsadı bir an. Tekrar gözlerini Aditya' ya çevirdi. Bu sefer göz göze gelmişlerdi. Ayşe öyle gülümseyerek bakınca Aditya' ya, Aditya göz kırptı ne oldu dercesine. Ayşe heyecanlanıp yüzündeki gülümsemeyi hemen kaldırıp,omuz silkti.
Tuhaftı ama hiç konuşmadan birbirlerinin hislerini anlıyorlardı. Özellikle Aditya.
Yolu yarılayıp bir benzin istasyonunda mola verdiler. Arabadan indiklerinde heryerleri tutulmuştu.
"Daha ne kadar kaldı? ",diye sordu Özge.
"Iki saatlik bir zamanımız kaldı. Iyi uyudunuz bakıyorum da.Gece uyumazsiniz artık. ",dedi alaycı tavrıyla Aditya.
"Bir varalimda direk yatacagim ben.",dedi Özge arabanın kapısına yaslanarak.
Herkes ihtiyacini giderdikten sonra arabaya binip tekrar yola çıktılar. Bu sefer Ayşe' de uyuyakalmıştı. Aditya' nın gözleri Ayşe' deydi. Ilk defa onu uyurken görüyordu. Ne kadar masum diye düşündü. Yüzündeki gulumsemeyle gözlerini yola çevirdi.
Direksiyonu sağa kırdığında Aditya,çocuk sesleriyle Ayşe gözlerini araladı. Gelmişlerdi. Uykulu gözlerle arabadakileri inceledi. Mina uyanıktı. Hala uyumakta olan Özge ile Grant' ı dürttü. Gözlerini aralayıp ilk önce birbirlerine sonra etrafa bakındılar. Hava kararmıştı.Ama arabanın peşinde koşturan çocuklar bayağı dinçti.
Aditya arabayı park edince herkes eşyalarına sarıldı. Imran ve Divya koşar adım yanlarına geldiler. Divya Ayşe' ye sıkıca sarıldı.
"Çok teşekkür ederim. Iyi ki geldiniz. ",dedi Divya büyük bir mutlulukla.
"Sizin sayenizde evleniyoruz. Ne kadar mutluyuz anlatamam.",dedi Imran Aditya' ya sarıldıktan sonra. Aditya' nın yüzüne buruk bir gülümseme konunca Mina,"E hadi içeri geçelim. ",dedi. Birlikte köy içerisinde biraz ilerleryip büyükçe bir eve girdiler. Ayşe' nin aklında filmlerde gördüğü gibi bir köy vardı. Temiz olmayan,hijyenik açıdan yetersiz bir köy... Ama tam aksine çok tatlı bir köydü. Bakımlıydı insanları,evleri. Normal bir Türk köyünü andırıyordu. Sadece çocuklar toz toprak içindeydi. O da sürekli dışarıda oynamalarından kaynaklanıyordu.
Imran' ın evine girdiklerini sanmışlardı ama köye gelen misafirler için yapılmış küçük bir konak eviydi. Imran'a kimsesiz ve durumu olmadığı için akrabaları ve köylüler yardım ediyordu.
Karşılıklı odaları olan bu konak on kişilik yapılmıştı. Herkes sırayla bir odaya girip, yerleşti. Ayşe ile Aditya' nın odaları karşı karşıya düşmüştü. Aditya odasına girerken Ayşe ile bakışıp göz kırptı. Aditya' nın bu tavırları Ayşe' ye huzur veriyor,hoşuna gidiyordu.
Herkes odasına girip,uyumayı tercih etti. Ayşe üstünü değiştirip,eski olan yatağa uzandı. Sağa dönüp,elini başının altına koyup, pencereden dışarı baktı. Aradan üç gün geçmişti. Hindistan' da olduğunu düşünürmek ona delice geliyordu. Aditya ile tanışmak... Divya' yı düğünden kaçırmak... Gözlerini sıkıca kapatıp gülümseyerek uykuya daldı.
Sabah uyandıklarında beraber Imran' ın akrabaları ile kahvaltı yaptılar. Hint yemeklerinden yapmışlardı. Ama Ayşe fazla yiyemiyordu. Hint yemekleri çok baharatlı oluyordu.
Düğün hazırlıklarına başlanmıştı. Herkes bir işin ucundan tutmuş, yardım ediyordu. Misafirlere pek iş yaptırmıyorlardı.

Bir Hindistan Hikayesi Where stories live. Discover now