5

36 6 1
                                    

Yaşlı adam öylece dik dik bize bakıyordu, bizde sanki oğrenciymişiz de bir yaramazlık yapmışız, hocamız da bizi müdürün odasına göndermiş gibi.
Ücumuze sessiz ve meraklı bir ifadeyle bakıyordu, konuşan ilk kişi Hoesok oldu. Kahveyi önündeki sehpaya indirip yaşlı adamın yanına oturdu. "Merhaba efendim nasılsınız?"

Taehyung da durgunluğun bozup yaşlı adamın diğer tarafına oturdu. Ben ayakta kaldığım için oturacak bir yer aradım ve en sonunda bir tabure bulup çektim. Yaşlı adamın tam karşısında oturuyordum. "İyiyim iyi olmasına da, hayırdır?"Sesi kalındı ve bir o kadar da asil. Yorgundu da.

Taehyung iç geçirip yaşlı adama- bay Yoongi'ye- baktı. "Efendim" dedi saygılı bir ses tonuyla. "Sanırsam bugün çok mutsuzsunuz. Bize anlatmak ister misiniz derdinizi?" Sesi gerçekten derindi. Doğruyu söylemek gerekirse bazen bundan etkileniyordum. Bay Yoongi dudaklaruni birbirine bastırdı ve zorlanarak hafifçe gülümseyerek "unuttum" dedi. Unutmadığını hepimiz biliyorduk.

"Efendim, her gün mutsuzsunuz ama bugün sanki başka bir şey var. Duvarda yazılı tarihe her gün kinden daha başka bakıyorsunuz. Sanırım derdinizi anlatacak birilerine ihtiyaç duyuyorsunuz" dedim alçak bir ses tonuyla. Patavatsız olmayı istemem o yüzden oldukça nazik şekilde konuşuyordum. "Sizi dinleyebiliriz. Lütfen çekinmeyin."

"Evet!" Diye ekleme yaptı Hoesok. "Güçlü bir adama benziyorsunuz ama kırılmış bir tarafınız var sanırım. İçinize, zihnimize agurlik yapan, büyük bir yük. Lütfen yükü kaldırmanız da size yardımcı olalım." Ben olsam ikna olmuştum.

Bay Min iç geçirdi ve dudaklarını birbirine bastırıp bize baktı. Gülümseyerek "pekala" dedi. Önündeki sehpadanın üstündeki bardağa baktı ve eline alıp kahveden bir yudum aldı. Biz gülümsedim ve yerimizi düzeltip onu dikkatle dinlemeye başladık.

"Daha önce hiç birini sevdiniz mi? Öyle çok sevdiniz ki... Onu kısmen öldürecek kadar."

Karanfil ✓yoonminWhere stories live. Discover now