"Lip balm"

4.9K 431 357
                                    

"Evet diklesin bakalım herkes, hadi hadi." Jin mutfakta gördüğü şarap şişesini geri bırakmış onun yerine bira kutularını alarak içeri geçmişti. Tek kutu birayı iki kişiye paylaştırırken bir kutuyu sadece kendisinin içmesinden anlamalıydım bu planın işe yaramayacağını.

"Sarhoş olacak."dedi Jimin. Hemen yanımda oturup kulağıma fısıdamasıyla yüzümü buruşturdum. O Jin hakkında öyle söylüyordu fakat kendisi de çok iyi bir içici değildi ve şimdiden içmeye başlamıştı. "Evet, şimdi sırayla bir şeyler söylüyoruz mesela ben hiç çıplak denize girmedim. Girenler içiyor girmeyenler içmiyor ama herkes dürüst olacak..okey?"

"Okkkeeey."demişti Yoongi onu komik bir şekilde taklit ederken. "Ehem, o zaman ilk örnekten başlayalım."dedi tekrardan araya girerek. Jin elindeki kutuyu kaldırmıştı sanki bir şey kutluyormuşuz gibi onu da kafasına dikleyip  yandan bir kutu daha kapmıştı. Lanet olsun daha oyuna başlamamıştık?! "Ben hiç çıplak denize girmedim." Ardından hemen elindekini açmış ve diklemişti. Yanında oturan gariban Namjoon ise kutuyu elinden almaya çalışıyordu fakat pek başarılı olduğu söylenemezdi.

Jimin orta masadaki kutuyu almış Taehyung ile birbirlerine bakarak ellerindekileri tokuşturmuş ve içmişlerdi. Bu haraketleri sadece benim dikkatimi çekmemişti belli ki. "Beraber mi girdiniz?" Yoongi'nin sorusuyla Jimin sarhoş olduğunu gözler önüne sermişti. Fazla içmemişti oysa ki fakat çok çabuk sarhoş olan bir yapısı vardı. Normal şartlar altında böyle sorulsa yanlış anlaşılmamak için reddeder bu tarz bir soruya cevap vermezdi fakat şimdi bunu Yoongi'nin gözü önünde yapıyordu. "Evett, Taehyungiem ile beraber girmiştik, hatta güneşin doğuşunu izledik."

Sıçış, bu sıçıştan başka bir şey değildi. Jimin şu an kendi kendini yakıyordu ve yarın pişman olacaktı. "Sen nerde girdin?" Hoseok çenesiyle hemen karşısında oturan Jin'i işaret etmişti.
Jin tekrar hıçkırmış "Altı yaşında teyzemin yazlığında girdim ben, orda çıplaktım."demişti. Kaşlarım anında çatılırken rezilliği iliklerime kadar hissettim o an. "Tamam ben de sıra!" Jimin öne atılmış elindekinden bir yudum daha almıştı. Jin için sarhoş olacak demişti ama kendisi de farksız değildi. "Ben yakın arkadaşıma hiç aşık olmadım." Evet hepsi teker teker kafalarına dikerken tek içmeyen bendim sanırım. Yani biz Taehyung ile arkadaş değildik? Öyle miydik?

Dur dur dur

BEN TAEHYUNG'A AŞIK DEĞİLİM Kİ?!

NEREDEN ÇIKTI!

AYRICA NEDEN TAEHYUNG?!

Kendi kendime sorduğum sorularla birden avengers sahnesine ışınlanmış gibi hissettim. Jin elinde tuttuğu bira şişesini bana uzatmış ve gülümsemişti. "Yalancı yalancı yalancı." Bir siren gibi ötmeye başladığında sıçışımızın pardon bu sefer solo olarak sıçışımın yaklaştığını daha da hissediyordum. "Sen Taehyung'dan hoşlanıyorsun içmek zorundasın." Hepsinin bana dönen bakışlarıyla nefes alamamıştım. Taehyung bana dönmüş alaycıl şekilde gülümsüyordu. Kim bilir ne düşünüyordur şu an. "Ne saçmalıyorsun? Çok içmiş bu saçmalıyor ahaha." Avcumun arasında duran ve daha bir iki yudum aldığım birayı kafama dikledim. Boğazımdan akarken sıcaklığı hissetmiştim ve içim bir tuhaf olmuştu.

Vıgır vıgırdı.

Yüzümü buruşturmuş yanaklarımın ısındığını hissetmiştim o an. "Öhöm, oyunu burda sonlandırsak iyi olur. " Yoongi araya girmiş adeta kurtarıcım olmuştu ona minnet dolu bakışlarımı yollamayı eksik etmedim. Yanımda yarım yamalak gülen Jimin'e bakmış ve gülümsemiştim. Çok şapşal duruyordu ve bir ders daha çıkartmıştım. Bir daha asla onlarla içmeyecektim. "Burda kalın bugün, bunları bir yere götüremezsiniz." Taehyung'un söylediği ile başımı sallamış yavaşça ayağa kalkmıştım. Bacaklarım titriyordu içkiden diye düşündüm. "Ah, Jimin benle yatsın önce bir duş alması lazım sanırım."

brother | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin