0.1

2.2K 114 338
                                    

yıldıza basıp bolca yorum yapmayı unutmayın, keyifli okumalar 🌌

kraliçeler grubu

süsen: asi
yan sınıftaki yeşil gözlü
neydi adı
doruk muydu
seni mi beğenmiş öyle bir şeyler
ne düşünüyosun

asiye: ne düşüncem onun hakkında
fazla salak o çocuk
napiyim ben onu ya
duvar tacizcisi
bi de salak salak aşk kartları yapmış
kuscam

süsen: ben de böyle düşünmüştüm
ama bi fikrini sorayım dedim
aybikee
sence
sen ne düşünüyosun

talya: ne düşüncek :)
berk hocayı düşünüyodur o
derste adamı yedi bitirdi

harika: aybike
kızım ben sana erkolar hakkında hiç mi bir şey öğretemedim
adamı tüm ders yiyip bitirdiğin yetmezmiş gibi
niye tam orasına bakıyosun??????

talya: aybikeeee LJSŞWĞWWSLDLLDĞDL

asiye: aybike ekmeğindee

süsen: cidden mi PIUEJWJSJSLSLSŞSKDL

aybike: AY NE YAPAYIM
DEVASA Bİ ŞEY
gözlerim kayıyo istemeden
benim suçum değil gözlerimin suçu..

talya: askim
gözlerin suç işlerken hoca bunu fark etse ne yapacaksın wkwşwlel

aybike: garip garip bakıyodu zaten
ne bakıyosun avel yemedik
keşke yesem/

harika: yavaş ye askim fark edecek göreceksin gününü

aybike: attım mı ben onu

talya: neyi

aybike: hiç 👼

harika: hayır fark etse üzecek seni
çok sert biri zaten
görmedin mi dersteki tavrını
adam gülmüyo hiç

aybike: çok mu sertmiş 😋😋

harika: aybike
sen sürekli bu adamın karşısında eriyip bitecek misin aaa

aybike: evet??
hatta şimdi okula gelmek üzereyim soru götürcem
yirmi tane falan

talya: e oha
askim tüm kitabı sor adama
daha kolay olur ikiniz için de

aybike: ya ne yapayım
öbürüne gıcık oluyodum soru sorasım gelmiyodu
hem birikmiş oldu hem de ömrümle vakit geçiririz başbaşa

süsen: kuşum başbaşa vakit dediğin öğretmenler odasında soru çözmek

aybike: yani?
yan yana oluyoruz sonuçta
kapıdayım ben geliyorum

📚

"kızlar saçım nasıl, nasıl görünüyorum ya? eteğim falan iyi mi böyle? kravatla gömlek falan iyiyim değil mi?"

"ya sakin ol bir aybike, çok iyisin güzelim benim çok iyisin."

aybike'nin heyecanlı ve hızlı hızlı sorduğu sorularla kızın saçlarını düzelterek yanıtladı asiye. genç kızın berk'e karşı hissettiği şeyler basit düzeyde değildi. gördüğü zamanlarda ya da dersine girdiğinde ders bitimine kadar kalp atışının hızlanması da bunu destekliyordu.

evet, öğretmenine karşı böyle hisler beslemesinin doğru olmadığını biliyordu ama elinde olan bir şey değildi. ona olan hislerini durduramıyordu.

kısa okul eteğine ve kıvırcık buklelerine son bir bakış attı karşısındaki aynadan. ardından da heyecanını yatıştırmaya çalışarak öğretmenler odasına gitti.

orada tek başına oturuyordu genç adam. yayvanca oturduğu koltukta aralanmış kaslı bacakları, aybike'nin içindeki kucağına oturma isteğini artırıyordu. kendisine hakim olabilmek için oturuşuna bakmamaya çalışarak kapıyı tıklatıp tek elinde tuttuğu şiir kitabını okuyan adamın yanına gitti.

kızıl, kapıdan giren kızla başını kitaptan kaldırıp gözlüğünü düzelterek sert çehresiyle genç kıza baktı. sınıf ortamında da olmamaları ve birebir konuşacak olmaları aybike'nin karnına ağrılar saplanmasına sebep olurken hocasının soran bakışlarına karşı konuşması gerektiğini fark etti.

"hocam," dedi tatlı olduğunu düşündüğü bir sesle, elindeki test kitabını gösterdi. "benim birkaç sorum vardı da müsaitseniz bakabilir misiniz?"

"tabii." eliyle yandaki koltuğu işaret ederek kızın geçmesini sağlamıştı. genç kızın heyecanına karşı oldukça soğuk davranması ise aybike'yi üzmüştü. ondan bir karşılık beklemiyordu zaten ama bu kadar umursamaz olması da canını acıtmıştı.

"hangileri?" kendini izleyen genç kızı fark etmeden kitaba bakarak sormuştu. genç kız ise yanında oturan adamla ilk kez bu kadar yakın olmanın tadını çıkararak zorunlu olarak temas eden bacaklarıyla yangınlar içindeydi.

kızdan cevap gelmemesi üzerine yüzünü çevirip ela gözlerine baktı. genç kız burnunun dibindeki adamla nefesinin kesildiğini hissederken de hemen kitaba döndü.

"ilk şu sorudan başlayalım hocam." rezil olduğunu hissedip içinden kendine küfrederken de her konuda olduğu gibi alanında da çok iyi olduğuna emin olduğu berk hoca tüm sorularını çözmüştü. anlatımını dinlerken adamın yoğun ses tonuyla bayılacağını hissediyordu kız.

"çok teşekkür ederim hocam." istemeye istemeye biten sorularla kitabını alıp ayağa kalktığında da başıyla onayladı berk.

"rica ederim, ne zaman sorun olursa getirebilirsin."

yüzüne bile bakmamasıyla sinirlenmişti genç kız. bu kadar mesafeli olmak zorunda mıydı? konuşmayı uzatmak istedi aybike, kolay pes etmezdi. yutkunup adamın yeniden eline aldığı şiir kitabını işaret etti.

"şiir okumayı çok seviyorsunuz sanırım."

"evet, çok severim."

yine yüzüne bakmamasıyla yüzü asılarak gitmeye karar verdi genç kız. berk bakışlarını kaldırıp hafifçe gülümsediğinde de şaşırmıştı.

"sen de sever misin?"

"evet evet şiiri çok severim ben. okumak için güzel bir ses tonu olması lazım tabi ama en azından dinlemeyi çok severim." adamın ses tonuna yaptığı imayla gülümsemesi de büyümüştü kızılın. aybike ilk kez gördüğü bu gülümsemeyle büyülenirken de gamzelerine dikkat etti. heykelden farkı olmayan bu adamın bir de gamzeleri vardı.

onun gülüşüne kapılıp öğretmenler odasından çıktığında da o anki heyecanıyla adamın da kendi derin gamzelerini incelediğini fark etmemişti.

yangınlı şiir | ayberWhere stories live. Discover now