Bu kurgu ve içeriği tamamen bana aittir.
Sizler için hazırladığım Korkunç Mesajlaşma'nın 2. serisine hoşgeldiniz.
Bu sefer olaylar bambaşka ve akıl almaz bir hal alıcak.
HAZIR MISINIZ?
IŞIK: Polisler zaten beni gördü onların yanına gidiyorum ve seni yakalayacaklar.
BİLİNMEYEN: Bu o kadar da kolay olmayacak. Zavallı Ömer'in haykırışlarnı duymadan mı çıkacaksın buradan?
IŞIK: Ne!? O, hastanedeydi!
BİLİNMEYEN: Sanırım senin için kendini bu çıkmaz sokaklara bile atmış. Kıyamam, ne kadar da duygusal.
IŞIK: Ne istiyorsun benden!?
BİLİNMEYEN: Polislere söyle, o şeriti sakın geçmesinler!
IŞIK: Tamam haber vereceğim. Lütfen ona zarar verme.
BİLİNMEYEN: Ha birde seni istiyorum Işık. Şimdi çıkaracağım sese doğru gel yoksa Ömer ölür!
IŞIK: Tamam, lütfen ona zarar verme, geliyorum.
Işık, katilin ses çıkardığı ağaçlık alana gelir gelmez kafasına büyük bir darbe yer ve neye uğradığını anlamadan bayılır...
20 Dakika Sonra...
Işık, gözlerini açtığında karşısında iki maskeli katil, elleri ve kolları bağlı olan Ömer'i ve kendisinin de ellerinin ve kollarının bağlı olduğunu anlar. İkisi de ağaca yaşlanmış şekilde bağlıdır.
- Bizim gerçekten de kim olduğumuzu bulamadınız mı?
Dedi, hâlâ gizemini koruyan katil. Bu Kaan ise maskesini tekradan çıkararak yeni yeni ayılmaya başlayan Ömer'de Kaan'ı gördü. Ormanın en derinliklerinde oldukları için polislerin onları bulması zor olacaktı.
- Bu aslında bir filmdi. Bizim filmimiz! Ve en çokta Melih'i öldürmekle bitecekti bu film. Bütün öldürdüğümüz kişilerin bağırsaklarını deşerken kayda almak ve montajlayarak film haline getireceğiz. Ve bu filmin finalinde sizler öleceksiniz. Siz ölmeden önce size kim olduğumu göstereceğim.
Dedi katil ve ardından maskesinj açtı. Ömer ve Işık şok içerisinde birbirlerine bakarken ikinci katilin nasıl Batu'nun olabileceğini düşünüyorlardı.
- Batu? Bunu bize nasıl yaparsın!
Dedi Işık, Batu ve Kaan'a hayretler içerisinde bakarken.
- Bu bir film ve kurallarına göre oynamamız gerekiyordu.
Dedi Batu kahkaha atarak.
- Film çekmiyoruz pislik herif!
Dedi Ömer sinirle. Ve tam o an Kaan'ın telefonuna bilinmeyen bir numaradan mesaj geldi.
BİLİNMEYEN: Kaan ve Batu. Ouu sizi küçük katiller. Herşey ve bütün ölümler o aptal filminiz için miydi?
KAAN: Sen de kimsin?
BİLİNMEYEN: Unuttun mu? Katiller kimliklerini gizli tutar.
KAAN: Ortada bizden başka katil yok!
BİLİNMEYEN: Belki vardır.
Bilinmeyen kişinin bu mesajından sonra bir silah sesi duyuldu. Mermi Batu'nın tam kafasından vurulmuştu. Bu bilinmeyen kişi her kimse, Ömer ve Işık'ı koruyordu.
BİLİNMEYEN: Şimdi o filmi tek başına çekmek zorunda kalacaksın. Ya da hiç.
Bu mesajından yine hemen sonra bir kurşun sesi yine duyuldu ve bu kurşun bu sefer Kaan'ın omuzuna isabet etmişti. Ve ardından ateş eden kişi ortaya çıktı. Bu bilinmeyen gizli kişi Melih'ti. Işık ve Ömer'i kurtarmaya gelmişti.
- Sakın yaklaşayım deme yoksa ikisi de ölür!
Dedi Kaan, Işık ve Ömer'e silahı doğrultarak. Melih olduğu yerde durdu ve sanki birilerine işaret yapıyordu.
- Ne yapıyorsun sen?
- Sonunu hazırlıyorum.
Ve ardından Kaan'ın tam kafasının ortasına polisler tarafından bir kurşun isabet edilmişti. Kaan neye uğradığını anlamadan hayatına son bularak Batu'nun yanına kanlar içerisinde düştü...
2 Saat Sonra...
- Melih, çok teşekkür ederim hayatımızı kurtardın!
Dedi Işık, o olayın üzerinden 2 saat geçse de hayatlarını Melih'e borçlulardı.
- Hiç önemli değil. Bu seride de ölmedik. Bakalım diğer serilerde hayatta kalabilecek miyiz? Çok fazla masum insan öldü. Sırf bir filmin parçası olabilmek için.
Dedi acı içinde. Ama artık herşey için çok geçti. Ve başarmışlardı. Melih, Işık ve Ömer. Bu hikayenin sağ çıkanları. Batu ve Kaan, bu hikayenin gerçek kurbanları...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
'11. Bölüm Sonu' ~Final~
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Gizemli Kayıplar 2'de en çok kimin ölümüne üzüldünüz?
Gerilim dolu bir maceranın sonuna geldik, 3. Macera da görüşmek üzere...🎭🔪🩸
