Avatar Tatia (Askıda)

Büyüleyici Güç

Avatar halime geçtim. Havayı bükerek Levi'ya doğru fırlattım. Yere doğru savruldu. Fırsat bilip topraktan iki büyük kaya arasına sıkıştırdım. Güldü. Neden güldü bu? Bir anda kayaları ateşe verip Avatar Grubuna ve Kataralara doğru fırlattı.

"HAYIR!"

Gözlerimi sıkıca kapattım. Avatar halime geçmiştim. Etrafta su sesleri vardı. Gözlerimi açmamla gördüklerime inanamadım. Sadece ben değil kimse inanamamıştı. Su krallığındaki tüm su havada asılı kalmış, ellerimin hareketini bekliyorlardı. Tüm alevler sönmüştü. Kafamı Levi'nin bulunduğu yere çevirdiğimde artık orada olmadığını fark ettim. Suyu yavaşça yerine koydum ve Avatar halimden çıkıp buzların üstüne indim. İnmemle birlikte sevinç çığlıkları ve alkışlar duydum. Yüzümü halka doğru çevirdim. Hepsi bana minnetle bakıyordu. Benden birkaç şey söylememi bekliyorlardı.

"Su halkı ben Ateş Krallığı'nın varisi, Prenses Tatia, yıllardır süren bu Avatar görevini layığıyla yerine getireceğime, size veya bir başkasına zarar gelmesine izin vermeyeceğime yemin ederim."

Ardından alkış sesleri...

~Şenlik Zamanı

-Hadi Tatia! Çok eğleneceğiz. Gel nolur!

Emily kaç saattir "Avatar Grubuyla" ilk buzul turumuza çıkmak için beni ikna etmeye çalışıyor.

-Of tamam Emily geliyorum.

-Yaşasın.

Emily kolumdan tuttuğu gibi sürükledi.

-Sen de amma güçlüymüşsün he Emily. Kolumu çıkaracaksın.

Emily dediklerimi ciddiye alıp kolumu bıraktı.

-Afedersin Tatia.

-Ay yok be. Dalga geçiyorum beni ciddiye alma. Ee ne giyiniyoruz?

---------

Yolda yürürken James iki de bir bana bakıyordu.

-Ne diyeceksin James?

-Sen suyu nasıl büktün?

Ona baktım. Önceki gibi alay ya da ciddiye almama ifadesi yoktu yüzünde.

-Bilmem. Bir daha denesem bükemem büyük ihtimalle. Su hep uzaktır bana.

Max bi anda arkasını döndü.

-Denesene.

O anki konuşmamızı hatırladım ve gözlerimi kaçırdım.

-Peki.

Gözlerimi kapattım. Suyu damarlarımda hissetmeye çalıştım. Derin bi nefes aldım ve suyun bana gelmesini bekledim.

-Oh be sonunda valla! Atacaktım kendimi eğer yine bükemeseydin Tatia!

James'in sesiyle gözümü açtım. Buz kütlesi oluşturmuştum ellerimde. Emily küçük bi çocuk gibi ellerini çarptı.

-Valla ben de atacaktım James. Yemin ederim 17 yıldır yordun be su.

Hepsi gülmeye başladı. Gülümsedim ama kısa sürmüştü gülümsemem. Onlara bağlanamazdım.

---------

Tur bittikten sonra Sokkaların yanına gittik. Katara söze girdi.

-Evet Tatia suyu da bükmenle birlikte her elementi bükebiliyorsun. Şimdi meditasyonla diğer avatarlarla iletişime geçmeni sağlaman lazım.

Orası da pek sıkıcı. Kırk saat oturuyorsun hiç benlik değil. Hayır bare ilerleme olsa.

Max yanıma geldi. Yutkundum.