Karmaşa

aşk.

Çağan'a baktığımda hiçbir şey demedi ve gözleri dolarak yanımızdan uzaklaştı.

"Naptığını sanıyorsun sen?" diye bağırdı Leya, Ülkü'ye.

"Ülkü sen az once ne dedin?" dedi şaşkınlıkla Yağız.

"Aptal Ülkü!" dedi Leya ve Yağız'la Çağan'ın peşine gittiler. Ülkü'de bana sinirli sinirli bakarak yanımdan uzaklaştı.

Ben ne duymuştum az önce? Ülkü Çağan'ın beni sevdiğini mi söylemişti? Çağan bana aşık mıydı? Haftalardır kafamda kurduğum şeylerin açıklaması bu muydu? Çağan'ın bana aşık olması mıydı? Hani Buse'yi seviyordu? Yalan mıydı?
Başım dönmeye başladığında duvara tutundum.

Zaten sonrasında ben zemine serilmiş halde, başımada insanlar üșüșmüștü.

5 Gün Sonra.

Çağan'ı kaç gündür görmemiştim. Bir özel okula yazılmış çünkü sene ortası olduğundan hiçbir devlet okulu almamış. Çağan bana bir kere bile yazmamıştı, zaten bu sürede hiçbir sosyal medya hesabında aktifte değildi. Ama artık dayanamıyordum. Resmen benim yüzümden okuldan atılmıştı ve onu göremiyordum. Babamda annemde vardiyadaydi ve saat daha sekizdi. Üzerimi değiştirdim ve saçlarımı üzerime saldım. Telefonumu alıp Çağan'ı çaldırdım ama direk meşgule düştü.

"Küstük mü be kumralım..." dedim buruk bir ifadeyle. Nefesimi verdim ve gözlerimin daldığı yerden kapıya döndüm. Evden çıkıp onların evine doğru yürümeye başladım. Çağan'ın odasına baktığımda cama sırtını dayamış oturduğunu gördüm. Yüzüme bi'gülümseme oturduğunda bacaklarım titremeye başlamıştı. Günlerdir görememek kötü etkilemişti. Ağır ağır binalarına doğru yürüdüm ordanda dairelerinin kapısına çıktım. Yutkundum ve kapıyı çaldım. Birkaç saniye sonra Çağan'ın sesini duydum.

"Anne siz mi geldiniz?" dedi oldukça soğuk bir ses tonuyla. Başımı kapıya dayadım ve sesini duymanın verdiği rahatlıkla gülümsedim.

"Kim o?"

"Benim... Ben geldim," dedim. Çağan birden kapıya vurdu ve başımı geri çektim.

"Tuana! Sen mi geldin! Tuana çıkar beni buradan, seni çok özledim!" dedi.

"Kapıyı aç çabuk hadi!" dedim.

"Açamam kapıyı üstüme kitlediler, ama paspasın altındaki fayans boşluğunda anahtar var al onu, aç kapıyı!"dedi heyecanla.

" Ne? Eve mi kitlediler? "

" Hadi Tuana! "dedi. Yere eğildim ve dediği yerden anahtarı çıkarıp kapıya taktım ve açtım. Çağan beni gördüğünde ne yapacağını şaşırdı.

" Efe'm! "diye bağırıp boynuna atladım. Beni kollarıyla sıpsıkı sardı ve başımı defalarca öptü. Geri çekildi ve hızlıca kapıdan anahtarı çekip tekrar içeri taktı ve kapıyı kitleyip bana döndü.

" Naz, geldin... Sen geldin! "dedi yüzümü ellerinin arasına alıp.

" Seni çok özledim şerefsiz! Nerdesin günlerdir insan bi'arar! "dedim gözlerim dolarken. Karnına vurduğumda kollarımı tuttu.

" Vurma, vurma anlatıcam her şeyi, "dedi.

" Ama seni öyle çok özledimki... "dediğinde gözümden yaş aktı.

" Bana küstün sandım... "diye mırıldandım.  Elini tekrar yanağıma koydu.

" Ben sana küsmem, nolursa olsun küsmem. Ağlama sakın, "dedi ve gözlerimi sildi hızlı hızlı. Elimden tutup beni odasına götürdü ve perdeleri kapadı. Yatağına oturduğumda anlatmaya başladı.