1.Bölüm

74 13 13
                                    

Her insanın hayatında yaşadığı bazı zorluklar vardır elbet ama kimininki daha fazladır...

Bu arada ben İdil, Bursada ki küçük dünyamın baş rol kahramanıyım diyebilirim baş rol dediğime bakmayın bende sıradan bi insanım hem de başrol olamayacak kadar basit bi insan kendini neden bu kadar küçük görüyor diyeceksiniz ama bu koca dünyada hepimiz küçücük varlıklar değilmiğiz zaten hepimiz eşit değilmiğiz ama bazı insanlar var ki kendini o kadar üstün gören bir sevgi kırıntısını bile hak etmeyen insanlar...

Her insanın mutlu veya mutsuz bir anı vardır ama bazı insanların mutsuzluğu tüm hayatlarını değiştirir.

Şimdi beni dünyalar kadar mutlu eden lise aşkımı anlatıcam ve belki neyden bahsettiğimi anlıycaksınız..

10.sınıftaydım kavga etiğim için annem beni okuduğum okuldan almış ve başka bir okula yazdırmıştı nedense lise hiç bana göre değilmiş gibi hissediyordum çünkü kimseyle anlaşamamıştım gerçi hayatım boyunca Büşra Gizem ve Meriçten başkasıyla da iyi anlaştığım görülmemiştir nadir hörülen nir durumdur benim nirileriyle iyi anlaşmam özellikle kızlarla tabi bide çok sevgili ablam var.

O benim tam tersim birisidir çok dost canlısı, gülücük meraklısı bi tip adı gibi yüzündede gülümserken çıkan kocaman gamzeleri vardır, bide o gülümsediyinde yanağında çıkan o çukurlar onu gerçekten çok tatlı gösterir oda bunu bildiği için sürekli gülümser işte

neyse konumuza dönelim onu ilk yeni okula başladığım gün gördüm aynı sınıftaydık zaten ama ilk karşılaşmamızda aramızda bir bağ olacağını hissetmiştim olmuştu da ama ben ne kadar aptalmışım bana okulu sevdirdi sandığım çocuğun beni yarı yolda bırakabileceğini bana ihanet edebileceğini hiç düşünmemiştim beni üniversite sınavına hazırladığımız sene aldatabileceği hiç aklıma gelmemişti

zaten kimin aklına gelebilir ki birbirinizi çok seviyorsunuz 3 yıl boyunca beraber vakit geçiriyorsunuz ve gelecekle ilgili planlar yapıyorsunuz ama..

'Hayat siz planlar yaparken başınıza gelenler değilmidir?'
Bu sözü bi çok kez görmüştüm ama hiç önemsememiştim ama şimdi fark ediyorumda bazen hayat bize hiç planlamadığımız şekilde oyunlar oynuyormuş

bunu 18 yaşımın bi getirisi olarak düşünüyorum çünkü her zaman 18 yaşına girdiğimde geçekten büyüycek ve olgunlşıcak gibi hissediyordum öylede olmuştu ve doğum günümde gerçekten aşık oldum sandığım o pisliğin yani Mete'nin beni Ceyda denen o kızla aldatığını gözlerimle görmüştüm..

Nasıl mı gelişti herşey önce ordan başlayalım

benim doğum günümde bizim kızlar ve Ceydayla kafede buluştuk bu arada Ceyda da Metenin en yakın arkadaşıydı yani ben öyle sanıyordum neyse Ceydanın da canı sıkkın gibiydi sanki bi telefon bekliyordu biraz sonrada beklediği telefon gelmişti sanırım birazdan gönerim diyip dışarı çıktı bende bişey demek için peşinden çıkmıştım ama o öyle hızlı çıkmıştı ki gözlerim onu ararken ara sokaktan tanıdık bir ses duyunca oraya yöneldim meğer Ceyda ve Meteymiş konuşanlar aralarında da şöyle bir konuşma geçiyordu;

"sana söyledim bu gün onun doğum günü nasıl söyleyebilirim."  "yeter artık her gün için bir bahanen var üç yıldır hem beni hem onu aynı anda idare ediyorsun sıkıldım seni onun yanında görmekten ayrıl bitsin artık!"
"bu kolay birşey değil ve sen bu yola herşeyi bilerek çıktın onun hiç birşeyden haberi yok onu üzmek istemiyorum..."
"biz birlikte olduk sen farkında mısın sanki onu aldatmamışsın gibi bide onu üzmek mi istemiyorsun saçmalama."

Dudukarımdan sonra kan beynime  sıçramıştı, sanki ağlamak istiyordum ama boğazımı birşey sıkıyor ve buna engel oluyordu ve ben önce onlara cevaplarını vermeliydim daha sonra yalışacaktım ne yaşıyacaksam. Hep öyle yapmamışmıydım zaten! Her düşüşümde ayağımı yere daha sağlam basmıştım.

KIRMIZI ZAMBAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin