5-Kahve

225 43 87
                                    

1 Hafta.

Tam 1 haftadır etrafta dolaşıyordu SeokJin. Hiçbir sonuca ulaşamamış, hayal kırıklığıyla evine dönüyordu. Artık hiç umudum kalmadı diye düşünürken caddede bir motorcu çarptı gözüne.
Adam üzerine doğru yürümeye başlayınca daha da hızlandı SeokJin.

"Dur bakalım orada!"

Jin yavaşlayıp içinden küfürler etmeye başlamıştı bile. Kaçsa bile yakalanırım düşüncesiyle cesaretini toplayıp arkasına döndü.

"Ne var?"

Soğukkanlılığını korumaya çalışıyordu kendisini korumak için.

"Ne o? Korkmuyor musun benden?"

"Hah! Tabiiki korkmuyorum."

Korkudan titriyordu.

Etrafına bakındı ama şansına hiç insan geçmiyordu bu sokaktan. O kadar yorgunluğun üstüne olmuş muydu şimdi bu?

"Neden korkacak mışım?"

"Sence neden?"

SeokJin, adamın üzerine baktığında demir şeyleri sevdiğini anlamıştı. Buna cebindeki bıçak da dahildi..

"Bak.. Ben sıradan bir insanım tamam mı? Yani zarar versen bile bir işine yaramam. Ciddiyim ba-"

"Benimle oyun mu oynuyorsun sen?"

Adam cebindeki bıçağı çıkarıp sallamaya başladı. Jin işinin bittiğini düşünmeye başlamıştı ki adam olduğu yerde donakaldı.

"Ne? Ne bakıyorsun öyle?"

Adamın elindeki bıçak anında yere düşerken
SeokJin pişkin pişkin gülmeye başlayıp, konuşmasına devam etti.

"Anladım! Anladın tabii benim ne kadar güçlü olduğumu vazgeçtin değil mi? E tabii sen de haklısın bir yerde.. "

Jin adamın gözlerine iyice baktığında onun gözlerine değil kafasının üstünde bi yere baktığını fark etti.

"Hey! Şapşal mısın nesin? Ben buradayım kafama ne diye bakıyorsun?"

Adam yavaş yavaş geri çekilmeye başlayınca merakına yenik düşerek arkasına baktı Jin.
Ve maalesef tiz bir çığlık bıraktı.

"Anneciğim!! Sen.. Sen ne zamandır buradasın?!"

"Bağırmayı kes."

Jin yutkunarak önüne döndüğünde kimse yoktu. Adam kaçmıştı. Ama şu an bundan daha önemli olan bir mesele vardı. O da Taehyung'ın üzerindeki kıyafet.

"Sen..."

"Büyü falan mı yaptın bana? Niye her yerde karşıma çıkıyorsun?"

"Şey, sen-"

"Şu lafı ağzından geveleyip durma da söyle artık."

"Bu kıyafet de neyin nesi bay vücut? Kostüm partisi mi var yoksa?!!"

"Ne?"

"İnanmıyorum sana. Kostüm partisine gidiyorsun ve bana haber vermiyorsun. Küstüm."

"Sen neyden bahsediyorsun? Ne kostüm partisi?"

"E üzerine üniforma giymişsin ya Taehyung. Hadi yalan söyleme, kostüm partisi nerede ve saat kaçta?"

"Bana bak. Ne saçmalıyorsun hic anlamıyorum ama bu üniforma kostüm partisi için falan değil. Asla da öyle saçma bir şeye dahil edilemez. Anladın mı?"

Yüzünde sinirden ve gerginlikten başka bir ifade göremeyince ciddi olduğunu anlamıştı SeokJin.

"Anladım. Yani sen bir askersin? Wuah! Çok havalı ve eğlenceli olmalı!"

Sodus-TaeJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin