#10

12.5K 329 46
                                    

"hazır mısın kumsal, bak sakın heyecan yapma" sabahtandır buray hocayın sakın heyecanlanma uyarılarını dinliyordum "hocam öyle diyorsunuz da siz benden daha çok heyecanlısınız, yanlış mıyım" yanımızda duran barış hoca ise "bak buray bu konuda kumsala hak veriyorum resmen kızdan daha çok heyecanlısın sakin ol biraz sen çıkmayacaksın sahneye"

"öyle mi ya ben hiç farkında değilim ki" ensesini kaşıyarak bunu demişti ve benim gerçekten de çok komiğime gitmişti "öyle valla böylelikle beni de heyecana sokuyorsunuz" yüzüme anlamsız bir şekilde bakan buray hoca "ben en iyisi gelen edebiyatçıların yanına gideyim, sende sakın heyecan yapma tamam mı"

"tamam hocam" buray hocanın gitmesiyle barış hocayla yalnız kaldık. Kalbim benden bağımsız atıyordu nefes almayacak hale gelmiştim "iyi misin kumsal" barış hocanın sorusuna zar zor cevap vermiştim "i-iyiyim hocam"

O kadar yakın... bi o kadar da uzak bana, canımı yakıyordu bu adam. Beni hayattan kopaordu beni saniye saniye hayattan kaparıyordu

"kumsal sıra sende, bende seni izlemek için yerime geçeceğim, kendine inan"

Yanımdan geçip giden barış hocaya baktım o bana bu kadar uzakken kendime nasıl inanabilirdim ki

Sunucu öğretmen adım seslenmesiyle sahneye çıktım çıkmamla alkışlar kopmuştu adeta, bu yarışmaya ünlü yazarların da geleceğini bilmiyordum, ondan o kadar kalabalık olmalı

Gözüm barış hocayı bulduğunda okunmaya hazırlandım belki bu şekilde kalbime sıkışan aşkı itiraf edebilirdim.

Ezberlediğim şiiri barış hocanın gözlerinin içine bakarak okumaya başladım

Söyle bana evlal... Biz bunu hak etmişmiydik?

Dur evlal söyleme, lal olalım ki dertlerimizi söylemeyelim.
Söylemeyelim evlal, söylemeyelim ki umutsuzluğa bürünmeyelim.

Dil kopsun , ağız konuşmasın, göz görmesin, el hareket etmesin.

Yeterki şekli şemali belli olmayan kalp konuşsun, birbirimizi hissetiğimzde deliler gibi atan kalp konuşsun evlal ...

Şiir bittiğinde gözlerimi barış hocadan ayırmıştım, o sırada alkış tufanları kopuyordu, sahneye en son çıkan ben olduğum için bütün şiir okuyanlarda sahneye gelmişti  birincilik seçilecekti

Sahneye gelen önemli yazarlardan biri konuşmaya başladı en yaşlısı o olduğu için onun gelip konuşma yapması daha uygun görüldü

"evet sevgili öğrenciler ve öğretmenler bu gün çok güzel yetenekler gördük bir çok ışık gördük ve aralarından birini seçmeliyiz bu sadece biri iyi diğerleri kötü anlamına gelmiyor tabi ki de hepiniz iyiydiniz ama biri hissederek o duyguyu hissetirerek okudu, şiiri dinlediğimde kendimi bir aşk hikayesinde buldum imkansız bir aşk hikayesinde buldum tahmin ettiğim kadarıyla bu kişi imkansız aşkını düşünüp yazmış. Kusura bakmayın gençler fazla uzattım artık birinciye açıklama vakti geldi "

Evet birincimiz kumsal eren"

Birinci bendim ben kazanmıştım öylesine okuduğum şiir beni birinci yapmıştı buna hala inanamıyordum

"evet sevgili kumsal bu şiiri yazarken ne hissettin yazarken kimi düşündüm"

Bu soruyu bana soran severek kitabını okuduğum yazardı "seni bekliyoruz küçük yazar". Başımla onaylandıktan sonra bir adım öne çıktım

"Ben bu şiiri daha yarışmadan haberim olmadan yazmıştım. Evlal, evlaldir benim şiirim hem lal hem kör aynı aşkım gibi kansız kalbimde sıkışan aşkım gibi sizin dediğiniz gibi ben bu şiiri yazarken imkansız aşkımı düşündüm" bunları söylerken barış hocaya bakıyordum hiç fark etmeden gözüm ona kayıyordu bende bağımsız bakışlarımı onda buluyordum

"ağlayarak düşündüm çoğunuz basit bir ergenlik aşkı görebilirsiniz hak veriyorum doğru da olabilir, ama benim hissettiğim benimle mezara gelecek olan hissler ondan başka birini seveceğimi düşünemiyorum bile aklımın ucundan bile geçmedi geçemezde. Benim küçük evlallim bütün acıları görecek aynı zamanda aşk gibi aşkım gibi "

Derin bir nefes verdim tekrardan beni alkışlamaya başladılar" bu yaşta kendini üzmen aşkın hiç iyi değil o öğretmen seni hiç bir zaman sevmeyebilir küçük yazar " bunu benim kulağımda söylemişti barış hocaya aşık olduğumu öğrenmişti" Nerden bildiniz " karşımda duran yılların yazarı omzumdan hafifçe tutup" bakışlar, o bakışlar varya o bakışlar seni suçluda gösterir haklı da gösterir o bakışlar hem beraattir hem hapistir, sen ise basit bir bakış olarak görürsün evlat."

Yanımdan ayrılıp diğer edebiyatçıların yanına gitmişti beni bütün benliğimle tanımıştı sadece önemsiz bir bakış sayesinde.

Bölüm hakkında yorumlarınız alabilir miyim, ne düşündüğünüzü merak ediyorum :)

ÖĞRETMENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin