My Handsome Hyung -taekook-

0.5

Kabul ediyordum çok duygusal bir yapıya sahiptim. Özellikle sevdiklerimin yanında.

Kötü hissettirmiyordu bu duygu ama sevdiklerimin içinde bu duygusallık onları rahatsız ediyorsa bende o an

İçin rahatsız olurdum. Bir daha duygusal davranmak istemezdim o kişinin yanında.

Otamatik davranıyordum. Kendimi bazen kontrol etmek çok zor oluyordu.

Son zamanlarda bu değişiyordu tabii.
Ama yinede iyi hissetmiyordum.
Şu sıralar tek iyi hissetmemin sebebi;

Taehyung'tan başkası değildi. Son zamanlarda evde dönen kavgalar veyahut canımı sıkan çoğu şeyden

Yaklaştırıyordu beni..
Enkazımdan kurtarıyordu beni.
Yalan yok memnundum.

Aşık olmakla hata etmediğimi biraz geriye götürüp size göstereceğim..

•°°°°
Taehyung'un inlediğini görünce jungkook ağzına mümkünmüş gibi büyük bir sırıtış sağlamıştı.

"Hyung~"

"Ne-"

"Etkilendin mi sen?"

"Hayır hayır."

"Hemde benden."

"Sus jungkook."

"Hayır, sana yardım edebilirim alt tarafın için?"

"Lütfen dur, doğru-"

"Doğru değil, değil. Doğru olan bu."

"Beni durdurma artık, sana yaklaşmalı engelleme."

"Jungkook.."

"Ne?"

"Cinsel anlamda sende etkilenmiş oluyorum, seni sevmiş olmuyorum böyle yaptığın zaman."

"Beni sevmen için uğraşmak istiyorum ancak sen beni kendinden uzaklaştırıyorsun hyung."

°•°

Benden ilk etkilendiği zaman bile beni cinsel ihtiyacı için kullanmamıştı.

Yani aslında odaklanmanızı istediğim yer şurasıydı;

"Cinsel anlamda sende etkilenmiş oluyorum, seni sevmiş olmuyorum böyle yaptığın zaman."

O kadar haklıydı ki o zaman..
Yönelimini bulmasına o kadar kafaya taktığım için pekte umursamamıştım.

Şimdi düşününce çok anlamlıydı.
İkilemde olduğunu şimdi anlıyordum hyungun.

Beni sevmek istiyordu, benden cinsel anlamda etkilenmek istemiyordu.
O gün onu çok zora sokmuştum..

Hala sokuyordum pişman değildim elbet, benimle ilgilenmesi küçük bir öksürüğümde üstüme düşmesi..

Mutluluk kaynağımdı. Mutluluğumun baş sebebiydi.
Çok seviyordum onu.

Sevmeye devamda edecektim.
Ben yatakta dönerek bunları düşünürken pat diye içeri giren hyungla yerimde sıçramıştım.

"Ne oldu hyung???"

"Tteokbokki yaptım rose spicy hemde çok güzel oldu hemen gel yiyeli-"

Elini ensesine atıp, en sevdiğini yemeğini abartarak anlattığı için yaptığı hareketti bu.

"Hyungiee hemen geliyorum."

"Abarttım bira-"

"Bence hyung hiç abartmadın."

Kıkırdayarak yanına geldim. İşte aradığım huzur buydu. Sevdiğim kişi ile birlikte olmaktı.

Anında ayağa kalktım. Hyungun ne olduğunu anlamaya çalışması üzerine anında sırtına atlamıştım.

Kollarımı boynuna sıkıca sarıp tavşan dişlerimi ortaya çıkartacak şekilde gülümsedim.

"Kaptan hyung doğru yemeğe yelkenler fora!"

Taehyung beni tutmuş düşmemem için sağlamlaştırmıştı. O da kıkırdamadan edememişti.

Hızlı hızlı gitmeye başladığında kıkırdayarak bir şekilde konuştum.

"Aman tanrım! Dalgalar var."

"Korkmayın efendim az kaldı!"

"Ne korkacağım ya! Yelkenler biraz daha açılsın yönümüzü sapmayalım!"

"Tamamdır kaptan!"

Bilmiyorum abimle çok oyun oynamıştım. Ama bu kesinlikle hepsinden güzeldi.

Bu vakit en güzeliydi.

°°•

"Yani hyung bence sen aşçı ol."

"Tteokbokki ve ramen dışında yemek yapmayı bilmiyorum kusura bakma kookie."

"Ama hyungie beni ev hanımı yaptın iyice odaları toplarken hep yardım istiyorsun."

Şakasına söylemiştim bunu.
Dudaklarımız da büzmüştüm.

"Bak bak bebeğe bak hyunguna neler yapıyor! Dua et sana toplattırmıyorum!"

Beraber kahkaha atmıştık. Daha önce bu kadar güzel vakit geçireceğimi bilseydim taehyung'a kalmak için ısrar ederdim.

O zamanlar kabul etmeye bilirdi. Ah, asıl teşekkür etmem gereken kişi babamdı. İstemeyerek beni sevdiğim adamın yanına yollamıştı..

Bölüm sonu