MUZDARİP (Düzenleniyor)

2:Sınav

***

Şuan bana arabanın çarpmış olmasına değil , dizlerimden durmak bilmeyen akan kanlar da değil, şuan sadece ağlamamın nedeni yaseminler...

Annem kısaca ,onun kokusu şuan yerlerde...

Ve arabadan inen adamın kömür karası gözlerine baktım ne korkmuş gibi ne de endişelenmiş gibi görünmüyordu.Öylece yüzüme bakıyodu.

"Birisine çarptın farkındamısın? ne bu duygusuzluk lan!"

Dedim sinirli bir şekilde kömür karası gözleri önce beni süzdü sonrada dizlerimdeki kanlara baktı ve dolgun dudaklarında bir tebesüm oldu.

Ne gülüyo bu gevşek?

Ve konuşmaya başladı " ağlıyım mı?gördüğüm üzere yaşıyosun?"dedi sorar gibi ve hala gıcık bir tebesüm var GEVŞEĞİN yüzünde.

bu gevşeğin gülüşünden sinir küpüne dönmemi sağladı.

"lan bu benle dalgamı geçiyor? Allahın gevşeği" dedim kendi kendime ve sinir dolu bir şekilde bağırmaya başladım.

"Yaşıyormuyum? senin burda yaşamına son veririm. Sen kimsin lan?" bağrıyordum ve kömür karası gözleri etrafta bir olta attı ve arabasına yöneldi ve telefonunu çıkardı.

Sinir dolu gözlerle hala yerde ne yaptığını anlamaya çalışıyorum. Erkeksi bir sesle konuştu telefondaki kişiyle ve şöyle dedi.

"9922 sokaktaki bisikleti alın."dedi net bir sesle. Bense naptığını anlamaya çalışıyorum.

Sonra bana yaklaşıp elini uzatı kalkmam için sanırım.

Onun elini itip kendim kalkmaya çalıştım ama pekte başarılı olduğum söylenmez çünkü kalkmaya çalışmamla  yere düşmem bir oldu.

"Ben böyle işin varya!" diye söylenirken
O adam ise gevşek gevşek gülüp duruyor.

İçimde deli susmak bilmiyor."Ne gülüyor bu gevşek?"

Zoraki bir şekilde onun elini tutup kalktım ve beni belimden tutunca bir anda ne yaşadığımı anlamadım ve hemen kendimi geri çektim.

"Yavaş lan uzak dur benden!" Tehdit eder gibi konuştum o alaycı bir bakış atıp konuştu.

"Sınava gidiceksin galiba izin verde seni bırakıyım yoksa geç kalıcaksın" dedi.

Aslında mantıklı olabilirdi çünkü gerçekten geç kalıcaktım. "Hangi okul bırakıyım?" sorusuna karşılık vermem gerektiğinden konuşmaya başladım.

"Mehmet Akif Ersoy ilkokulu" dedim ve yine konuşmak için hazırlanırken gözlerim ona kaydı ve siyah bi polar tişort ve altında siyah bir kot vardı ve kot adamın uzun bacaklarını bir yılan gibi sarmıştı.

İçimdeki deli başladı yine "ne bakıyon adamın bacaklarına SAPIK."

Yerdeki bisikletimi düzelti ve yaseminleri toplamaya başlayınca şaşkınlık içinde onu izliyordum. Yaseminlerimide yerine koyup bir parşasını eline aldı ve bana doğru yürümeye başladı.

"Al bakalım şans getirsin" dedi ve onun ince ellerindeki yasemini alıp kulağımın üstüne koydum.

"Benim de sınavım o okulda " dedi ve arabaya doğru ilerledi arabası beyaz BMW cabrio'du "şu güzelliğe bak be" dedim kısık bir sesle duyduğunu sanmam.

Bu adam ünüversite sınavına mı gircek bu yaşında?

Arabasının kapısını açıp kömür gibi gözleriyle bana baktı ve "gelmiyormusun?..." dedi ve bisikletimi gösterip "...merak etme aldırcam onu evine bıraktırırım."

Dedi ama bunun için ona teşekür etmicektim. Çarpmasaydı ala ala.

Yavaşca arabısına doğru yürüyüp kapıyı açtım o benden önce girmiş ve kılimayı açmıştı bile.

Deri koltuğa oturup ilerleyen yolu izledim. Ve bir anda arabanın üstü açmak istedim ve açılması için düğmeye bastım.

O ise bana doğru dönüp " temiz havayı seviyorsun sanırım?"

Dedi ve bende evet dercesine kafamı salayıp konuşmamayı tercih ettim.

Saçlarımı savuran rüzgarın kokusunu ciğserlerime dolduruyordum. O  adamın ise beni izlediğini hisedebiliyordum. Gözlerim kapalıydı ama hisediyordum işte.

"Hayırdır ne bakıyorsun? " dalga geçer bi sesle bunu söylediğimde onunda güldüğünü duydum.

"Yaseminleri seviyorsun sanırım, okadar çok toplamışsın ki."

Bi anda o gülen yüzüm düştü ve gözlerimi ellerime indirdim ve saçlarımın arasından aldığım yasemini bakıyordum.

"Benim için önemliler "dedim kısık bir sesle o ise önüne dödü ve yol boyunca konuşmadık.

Okula geldiğimizde indim ve "teşekür etmeyi düşünmüyorum, sen bana çarpmasaydın benide getirmek zorunda kalmazdın dimi?"

Cevabını bile  beklemeden indim ve okulun önündeki polis memuruna ulaştım. "Belgeler?" dedi kadın polis.

üstümüde aradıktan sonra içeri girdim ve sınıftaki herkesin yerinde oturduğunu görünce bende yerime geçtim.

Orta sıralarda en öndeydim sağ tarafım ise boştu. Gözetmen öğretmen içeri girer girmez gözleri beni bulmuştu.

İster istemez onu süzmüştüm kel denicek kadar saçları olmayan bir adam ve spor giysileri vardı sanırım bedenciydi.

Bana doğru yaklaştı ve konuşmak için dudaklarını araladı. "O kafandaki çiçeği at! yoksa sınava giremezsin." Dedi emir verir gibi.

Ne saçmalıyor bu kel adam gelmiş bana çiçeği at diyo çiçekten mi kopya çekcem ulan. Dedi içimdeki deli.

"Ne alaka? ayriyeten emir kipiyle konuşmazsın benimle!"

Tehdit eder gibi oldu ama umrumda değildi.
ben kelin gözlerine bakarken içeri bana çarpan gevşek girince şok olmuş gözlerle ona bakıyordum bu kadarda şans olmaz abi.

Ve bana bakıp göz kırpınca "töbe töbe " dedim yüksek bir sesle.

Sağ tarafıma oturdu gevşek,buna takılmadım ve içeri bir kadın polis girdi ve bana çiçeği akılı tahtanın üstüne koymamı rica etti.

Bende daha çok sorun olmasını istemediğimden gittim ve çiçeği akılı tahtanın üstüne koydum ve yerime geçtim.

Herşey yolundaydı taki o kel piç çiçeği alıp çöpe atana kadar...

Dehşet içinde kel piçi izlerken bir anda ayağa kalmak için sırayı iticektim bir el bileğimi tutana kadar.

Bileğimi tutan kişiye bakmak için döndüm ve gevşeğin olduğunu gördüm gözlerimin içine bakıp "şimdi değil sınava girmelisin."

Dedi ve doğru söylediğini anladığımda yerime geri oturdum ve beynimin içi alak bulaken nası sınav olucağımı bilmiyordum.

Sınavım bittiğinde derin bi nefes almıştım. Beklediğimden daha iyi geçmişti sınav bunun için çok mutluydum ama o piçi her gördüğümde çıldırcak gibi hisediyordum.

Yavaşca kalkıp kağdı masaya attıktan sonra çöpe doğru yaklaştım ve hafif bir tekme atıp hepsini yere döktüm ve yasemini alıp şortumun ön cebine koyduktan sonra

kel piçe doğru yaklaştım ve "burnun kanıyor" dedim sakin bir sesle o ise ne dediğimi anlamamış bi şekilde burnuna dokunuyordu.

"Ne saçmalıyorsun kızım?!" dedi sinirli bir sesle ve ben ise gülümseyip adamın yakasından tutup kendime doğru çekip güzel bir kafa attım.

çığlık seslerini aldırış etmedim ve "BAK ŞİMDİ KANIYO PİÇ!" diye bağırdım.

***
Evettt yeni bölümle karşınızdayım aşkolar.Nasılsdı bölüm? beğendiniz mi?

ve ve kızımızın sinirli ve kalgacı biri olması hakkında ne düşünüyorsunuz? sevdiniz mi?

Aca gevşek bey ne yapıcak bundan sonra?

          
💙