Kahraman

6. Bölüm

"Luna ve  Lina 'yı getirirmisin?"

"Hemen."

Mia kızlarını kucağını alıp mutfağa götürdü. Eşi kızları için yemek hazırlamıştı.  Lina'yda aldıktan sonra mutfağa gitti. Bebek sandalyelerine oturup yemeği yedirmeye başladılar.

Mutlu aile tablosuydu. Mia'nın ilk eşini kaybetmesi üzerine başka biri ile mantık evliliği yapmışlardı. İşte o zaman Lina doğdu. Lina ile Luna arasında iki yaş vardı. Yemeklerini yedirdikten sonra yataklarını yatırıp uyutmuşlardı. Anneleri her gece güzel sesiyle kızlarına nini söylüyordu.

Uyuduklarından emin olduktan sonra odalarından çıktılar. Kendilerine yataklarına dönüp uyudular. Ertesi sabah Luna'nın çığlıkları ile uyandılar.  Luna çok fazla bağıyordu. İkiside telaşla kalkıp odalarından çıktıklar. Koşarak kızlarının odasına gittiler. Luna beşiğinde ağlıyordu.
Kafası yana çevirdi. Lina'nın beşiğine ama o orda değildi. Lina yoktu.

Tabi sizin bu olayı anlamanız için geçmişe gitmeniz lazım. Dahada geçmişe gidelim 6 yıl öncesine. Mia ve Michael 'nın tanıştığı. İkiside gençti. Görev için bir araya geldiklerinde. Aşık oldular. Ya da öyle zanettiler. 1 yıla kalmaz evlendiler ve hemen Luna oldu.

Luna olduktan çift kavga etmeye başladı. Michael eve geç geliyordu ya da hiç gelmiyordu. Mia sabaha kadar onu bekliyordu. Kocasını hayla seviyordu ama dayanmadı. Kocası eve geldiği an konuşçaktı. Boşanıcaklardı. Bu sürede Hector'ün babası Steve ile konuşmaya başladılar. İkside evliydi. Gizlice görüşmeye başladılar. Oda karısı ile problemleri  vardı. İkisi bir karar verdiler. Mia kocası Michael 'dan Steve ise karasından kurtulcaktı.

Mia boşandı ama Steve boşanamadı. En sonunda Steve kaçma kararı aldı. Bir gece kaçıp Mia' nın yanına geldi. Kendini öldürmüş gösterdi. Mia ile ikisi yaşamaya başladı. Luna'nın velayeti Mia'ya verilmişti.  İkisi Steve'nin karısı ölünce ikisi mantık evliliği yapmaya karar verdiler. Evlendiler ikisinin bir çocuğu olmasını istediler ve Lina doğdu.

2 yıl boyunca mutlu yaşadılar ama Lina'nın kaçırılması ile hayatları kabusa döndü. En sonunda Mia, Luna'yı yağmurlu bir akşam babannesi ve dedesine bırakıp gitti. Kızı Lina için. Bir daha geri dönmediler. Kimse haber alamadı. Yıllar geçti. İksine ne olmuştu?

Luna'nın azından

Eğitmenin yanına doğru Albert ile yürüdük. Yere yuvarlak oluşturucak şekilde oturmuşlardı. Bende Oğuz ile Elena'nın arasına oturmuştum. Herkez merakla eğitmene bakıyordu. Eğitmen derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Herkez burdamı?"

"Evet."

"O zaman kısaca anlatayım. Sizden başka süpergücü olan biri daha var."

"Nasıl yani birimizin kardeşimi var?" Xia sesinden baya şaşırdığı anlaşıyordu.

"Evet bu kişide Luna."

Benim kardeşim vardı. Benim, benim, benim kardeşim olmazdı. Üvey miydi?  Yoksa öz kardeşim miydi?  Herkez bana bakıyordu. "Onu bulup buraya getirmenizi istiyorum."

"Onu koca dünya 'da nerde bulabiliriz?" Elena tekrardan soru sormuştu.

"Şuan Türkiye' de. Ankara değil.  İzmir'de. Yarın ilk uçakla oraya gidiyorsunuz. O kız yanlış bir şekilde yetiştirildi. Onu iyiliğe çevirmeniz lazım. Bu sizin ilk ve kolay göreviniz. Şimdi odalarınıza hazırlanın sabah 8:30 'da burda olun."

Hepimiz ayağı kalktık. Ama ben kendimde değildim. Kardeşim vardı benim. Yanlış kişilerin ellerinde yetişmiş bir kardeşim.

Yazarın azından

Herkez yurda doğru yürürken Oğuz eğitmenin yanına geldi.

" Dede, niye Hector' ünde  kardeşi olduğunu söylemedin."

Eğitmen güldü.

"İkisine söylersem birbirine karşı düşman olurlar. Biraz iyi anlaşsınlar söylerim. Zaten anlarlar diye umut ediyorum. Çünkü Lina babasından güç aldı. Kukla gücü, çok güçlü bir güç. Elbet söyleceğim. "