1 - DEVASI OLMAYAN YARA

206 36 66
                                    

Billie Eilish, Happier Than Ever.

Billie Eilish, Happier Than Ever

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

KABUK TUTMAYAN YARALAR -1. BÖLÜM

"DEVASI OLMAYAN YARA"

"Dün gece ilk yaramı aldım.
Sorgulamak yerine saatlerce ağladım.
Saatlerce içimde yandım."

1995. Geçmişten.

Geçici duygularıyla kandırdı bir çocuk beni.

Dün gece öğrenmiştim; beni sevmediğini, başka birine tercih ettiğini.

Aslında...

Bu bir tercih değildi. O sevgiye layık bir çocuk değilmiş, tek gecelik ilişkiler peşinde koşan, sıradan insanlardan bir tanesiymiş kendisi.

Kış ayında olmamıza rağmen; kafama kadar çektiğim kalın yorganın altında fazla terlemiş, kısa olan siyah saçlarım enseme yapışmıştı. Yatağın içinde sağ tarafa döndüm, kafamı yastığın üzerine koyacağım zaman burnuma gelen ağır ter kokusu, buna engel olmuştu. Kafamı yastığa koymak yerine, yastığı yere atıp koca yatağın bir tarafına kafamı koyup, bacaklarımı biraz daha karın içime doğru çektikten sonra yorganı kafamın üzerinden kaldırmıştım. Koca yatağın içinde küçücük kalmıştım.

İçime derin derin nefesler çekip sakinleşmeye çalışıyordum. Dün gece gelmişti aklıma, tam uyumadan hemen beş dakika öncesinde duyduğum haber beni yerime mıhlamıştı. İlk duyduğum bir kaç dakika sonrasında ve benim için geçen uzun yarım saatlik sürenin ardından kabullenmek, benim için epeyce zor olmuştu.

Dün gece; içimde, bir yaranın izi belirmişti.

Bugün pazardı ve herkes evdeydi. Babam, Serdar ve Gökhan ağabeylerim, kısacası bugün herkes evdeydi. Yatağın içinden kalkıp yorganı sağ tarafıma attım. Dün geceden bu sabaha içimde, kalbimde; sanki bir şeyler yer değiştirmiş, bir şeyler birbirine batmış, zor durumda kalmış gibiydi. Dün gece gördüğüm rüyadan zor uyanışım gözümün önüne geldiği gibi ellerim yüzüme çıktı. Yüzümü kapatıp, kafamı öne doğru eğdim. Ayaklarım benden bağımsız bir şekilde yataktan aşağı doğru sarkıp, bir sağa bir sola doğru sallanıyordu.

Aldatılmıştım.

Salak yerine konulmuştum bir nevi.

Odanın içi beni boğmaya başlamıştı. Yataktan kalkıp yatağımın sağ tarafında, ikili olan koca camları sonuna kadar açıp, perdeyi kenara doğru çektim. İzmir'e son bir haftadır şiddetli bir şekilde kar yağıyordu. Dinmeksizin şiddetli yağan kar, yolları kapatıyordu. Tahta camın önünde biriken karları izliyordum. Dirseklerimi camın tahta kısmına yaslamıştım.

Odamın kapısı çalındı. Kafamı kapıya tarafa çevirdim, kalçalarım kalorifere değiyordu. "Gelebilirsin," dedim, kapı yavaşça açılmıştı. İçeri annem girmişti. Kapıyı yarım aralık bırakıp bana bakarak yanıma doğru geldi. "Günaydın Müzeyyen," diyerek karşımda durdu. Cümlesindeki sertlik, ne demek istediğini net bir şekilde belirtirken ona bakıyordum.

KABUK TUTMAYAN YARALARWhere stories live. Discover now