12🪨

2.6K 394 601
                                    

düz yazı ile geldik bol bol yorum bekliyorum tamam mı😽😼

bi de aklınıza takılan şeyler olduysa (evrenle ilgili vs) sorabilirsiniz bana, hepsini cevaplayacağım💪🏻

Şenlik alanına etkili bir giriş yapmak istediğimden hava topunun üzerinde gelmiştim. Tahmin ettiğim gibi herkesin bakışları bende olunca sırıtarak el salladım ve yaptığım hava topunu biraz daha yükseltip ikinci metresinde patlatarak yere süzüldüm. Bu hava bükmenin en sevdiğim yanlarından biriydi.

Kaç kilo olursanız olun kendinizi yaprak gibi hissediyordunuz ve havanın vücudunuzda dolaşmasını hissettiğinizden özgürlüğü ilk elden tadıyordunuz.

Hava bükmedeki ilk derslerden biri bu özgürlüğü zihinde canlandırıp havanın akışına kapılmaktı. Vücudunuzu nasıl kullanmanız gerektiğini öğrenirken zihinsel süreçle bunu bağdaştırıp gerçek bir hava bükücü oluyordunuz. 

Hava ulusundan olmasaydım da havanın her zaman en sevdiğim element olacağına emindim. Su bükmeyi de çok seviyor ve bunu yaparken çok da güçlü hissediyordum ama bana havanın verdiği huzuru ve eğlenceyi veremiyordu. 

En basitinden diğer elementlerle uçamıyordunuz ki!

Düşüncelerimi noktalayıp bana bakan yüzlere yaklaştım ve sevimli olduğunu düşündüğüm bir şekilde Yoongi'ye gülümsedim.

"Merhaba en sevdiğim su bükücü. Görüşmeyeli boy atmışsın gibi geldi. İki santim uzadın mı ne?"

Yoongi başını sallayıp gülümsedi. Bunu yapmasıyla tam rahat bir nefes veriyordum ki matarasından çıkardığı suyunu ellerimi kelepçeleyecek şekilde bükerek beni yanına çekti. 

"Hiç tatlı numaralarına girme cici çocuk, iş bittikten sonra gelip azıcık çalışarak çok çalışmış gibi numara yapmayı amaçladığını biliyordum. Sırf bunun için alanın bir yerine kimse dokunmadı. Sevgili Avatarımızın maharetli ellerine kaldı."

Şok içinde ona bakıp itiraz etmek için bağlı ellerimi havaya kaldırdım ve sevimli ifademi bozmamaya çalıştım. 

İstesem bağlı ellerime hava üfleyerek sudan yapılmış bu kelepçelerden kurtulabilirdim ama bunu yapmanın Yoongi'yi daha da kızdıracağını bildiğimden yapmaya cesaret edememiştim. Kızgın Yoongi çekilecek en son çilelerden biriydi. 

"Ama Yoongi kuşum bi sor neden geç kaldın diye! Ben şimdi yurttan çıktım tamam mı? Yoongi'm çağırdı hazırlıklara yardım etmem için asla geç kalamam diye hızlı hızlı geliyordum. Sonra bir ses duydum! Ruhani çığlıklardı bunlar! Beni öteki dünyadan çağırıyorlar Avatar Avatar sana ihtiyacımız var diyorlardı. Hemen çöktüm yere. Onlarla bağlantı kurmaya çalıştım. İşte o dünyadan bu dünyaya hat kopması falan derken buraya anca gelebildim."

"Aynen hat kopması, öteki dünya, henüz ruhani dünyayla bağlantı kurmayı başaramamış bir Avatar'ın ruhlara yardıma gitmesi. Güzel hikaye yalancıyı sikmiyorlar sonuçta." Yanımdan ellerinde kolilerle geçen ve bana laf atarak konuşan tanıdık bedenle anında sevimli modumdan çıkıp kaşlarımı çattım.

"Yalancıyı sikmiyorlar derken çok içli söyledin şeytan. Ne o zoruna mı gitti bunu yapamamak?"

Bana ters bir bakış atsa da umursamadan yürümeye devam edince bir süre gözlerimi kısarak arkasından baktım sonra karşımda olan kişiyi hatırlayıp kocaman gülümseyerek önüme döndüm.

"Yani uzun lafın kısası miki farem uyuyakalmışım öteki dünyaya geçmeye çalışırken."

Yoongi'nin elime bağlı sudan kelepçeyi çözüp suyu tekrardan matarasına koyması ve aynı zamanda kahkaha atması bir olmuştu. Sonra ellerini saçlarıma atıp karıştırdı ve bir tane de fiske attı enseme.

Jk: The Last LovebenderOnde histórias criam vida. Descubra agora