Kafası Güzel [BoyxBoy]

4-''İlkel mi?"

Mekana gelmeden bir ağrı kesici içmiştim, yine de hafifte olsa baş ağrım devam ediyordu. Benimde yorgun olsamda gelesim varmış belli ki, iki lafa tav olup gelmiştim.

Fuat'ın karşısında oturan mekanın sahibiyle o adama baktım. Yine klasik giyinmişti, mavi pantolon siyah tişört, ben böyle giysem üstümde böyle taşıyamazdım. Adamda omuz vardı cüsse vardı tişörtü bile iyi taşıyordu.

''Ah burada kurtarılacak biri de yok.Sen sadece bat sinyali aldığında ortaya çıkmıyor muydun?''

Direkt ona laf atarak Fuat'ın karşısına oturduğumda iyice yayılırken yanındaki adam elini uzattı.

''Merhaba,Cihan ben.'' yerimde doğrularak elini sıkarak ona samimi bir şekilde gülümsedim.Adamın mekanını seviyordum o yüzden adamı da sevmem lazımdı, hem tanıdık iyi bir şeydi bir yerde işimize yarardı.

''Memnun oldum, Çağ ben de.''

''Kıçının tekmelenmesinden kurtulup teşekkür edeceğine bir de gevşek gevşek söyleniyorsun.Siksen bir daha yardım etmem ben buna.'' İlk cümleyi bana söylerken ,ikinci cümleyi Cihan'a doğru söylemişti. Bu adamı sinir etmeye bayılmıştım.

''Sikeyim bir? Bak başımda ağrıyordu ama sana bir kıyak geçerim.''gevşek gevşek konuşurken ona bir de göz kırpmamla karşımda sinirden yüzü kızarmıştı.

''Seni bir sikerim görürsün kıyağı.''dediğinde tam olur diyecekken Fuat araya girdi.

''Oğlum bir durun daha düzgün tanışmadınız bile, kaç yaşında adamız kendinize gelin.''

Fuat'ın çıkışıyla hoşnutsuz bir şekilde bana baktı.

''İlker ben.'' sonunda çakma kahramanın adını öğrenmiştim.

''İlkel mi?'' gülmemek için kendimi sıkarken karşımda bir hasbünallah çekti.

''İlker, İlker!'' sesini yükseltirken pardon dermişçesine ellerimi kaldırdım.

''Ah pardon taş devrinden çıkma gibi hareketlerin falan da olunca İlkel sandım.'' 

''Bak yok bu kaşınıyor, bıraksaydım da bir kaşısalardı seni geçen gün.'' içkisinden sakinlikleşmek için içerken yavşak yavşak güldüm.

Hayatta İlker demezdim bundan sonra adı İlkel'di.

''Tamam tamam hemen dönme özüne, Çağ ben de.'' diyerek elimi uzattığımda sinirle elime vurarak itmişti.

''Abicim tamam bir dalaşmayın.''Cihan bana ve İlker'e bakarak konuşurken teslim olurcasına ellerimi kaldırdım.

Cihan ve Fuat barın işletmesi hakkında konuşmaya başlarken ben de kendime bir bira söylemiştim.Fuat işletme okumuştu ve bu sıralar iş arıyordu dinlediğim kadarıyla bundan konuşuyorlardı ama çokta dinlemeyip etrafı izlemeye koyuldum.Şöyle dişime göre birini bulsam aslında kalkar yanına giderdim , masada dönen konuşma ilgimi çekmiyordu. Karşımdaki adamla da ağzımı açsam tartışmaktan başka bir şey yapmazdık.

Gözümü ona çevirip baktığımda onunda bakmasıyla ona dilimi çıkardım.

''Sok lan dilini içeri.'' homurdanarak konuşmuştu.

''Sanane lan benim dilimden.'' bu adamın her sözü batıyordu bana.

Yine hasbünallah çekerek önüne dönerken gözlerimi devirdim. Cidden Allah dışa özenmiş içi koyvermiş gitmişti bunda.  Sinirle başımı ovaladım, bir de başım ağrıyordu hiç çekemiyordum şu an bunu.Keşke evde kalıp yatsaydım.

''Gözlük kullanıyor musun?''

''Çağ sana diyorum.'' Az önceki soruyu üstüme bile alınmamıştım, şaşkınlıkla ona döndüm.