•~Family (~minsung~hyunlix~) {Ara Verildi}

~~4~~

Selammmm,

Hiç uzatmadan başlıyacağım.

Oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalar.

~£~£~£~£~£~£~£~£~£~£~£~€~£~£~£~£~£~£~£

        Gene bir okul günüydü. Joon hoca tekrar kargaşa dönen sınıfı susturmaya çalışıyordu.

        Jisung elleri cebinde, sırtına oturduğu tahta oturağa yaslamış,ayakları çarpık şekilde başını hafifçe arkaya doğru yaslamış vaziyette duruyordu.

         Felix ise olan kavgayı ve kargaşayı pür dikkat izliyordu.

          Kavga bir çocuğa "yanlışlıkla" vurulması ile gerçekleşmişti. Zavallı çocuk. Şimdi ise herkes birbirine girmişti.

           Joon hoca artık müdürü çağırmaya karar verip sınıf kapısına doğru adımlarını yöneltti.

           Yaklaşık bir 10 dakika içerisinde Joon hoca artık müdürle gelmişti sınıfa. Müdür içeri girdiğinde sayesinde herkeste bir suskunluk oluştu.

           Joon hoca dalga geçer bakışlar attı ve bu konuyu o şekilde kapattı. Müdür sınıfı biraz azarladı. O sırada zaten sabahları sınırı tepesindeki Jisung, müdürün duyamayacağı bir şekilde söylenmeye başladı.
"Hay siktiğimin müdürü. Neymiş büyümüşüz ayı kadar olmuşuz yok neymiş okulda kavga edemezmişiz. Sikicem ya. Sizinde biliyorum heralde kumarda karınızı satmaya çalıştığınızı. Şerefsiz piç."
dedi sinirle Jisung.

            Jisung'un sondan ikinci söylediği cümleye Minho'nun gözleri büyüdü. Biraz bile geçmeden sonunda bir yaşam belirtisi gösterdi.
"NE?!"
derken Minho bağırmıştı. O anda herkesin dikkati Minho'ya verilmişti. Bu ölüm sessizliğinden sonra sessizliği bozan Joon hoca oldu.
"Minho? Birşey mi oldu?"
dedi Joon hoca.

"Hayır hocam kusura bakmayın devam edin siz."
dedi güzel bir oyunculuk sergileyerek Minho.

              Jisung çatık kaşlar ile Minho'ya döndü.
"Ne halt ediyorsun Minho!?"
dedi sadece Minho'nun duyabileceği bir ses tonu ile.

              Minho sakin bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
"Söylenmelerine kulak misafiri oldum öncelikle. Ayrıca sondan ikinci söylediğin cümleye nasıl bir tepki vermemi bekliyorsun!? Müdür cidden karısını kumarda mı satmaya çalıştı? "
dedi sorar gözler ile Minho.

Jisung bir iç çekti.
"Evet. Müdür varlıklı biri. Bu yüzden bu suçunu rahatça örttü. Fakat bu senin için başlangıç. Daha bir sürü böyle insan var burada. Sadece para ödüyorlar. Hazırlıklı olman gerek. Herşeye."
dedi Jisung.

                Minho bu ürkütücü konuşmayı atlatınca Jisung'a teşekkür edip önüne döndü.

                Joon hoca sınıf artık daha sakinleşince o psikopat tehtidkâr sesi ile konuşmaya başladı.
"Evet. Kulüpler açıldı. Ne olduğunu biliyorsunuz zaten bilmeyenlere anlatırsınız. Derse geçiyoruz."
derken tüm sınıf oflayıp puflamaya başladı.

                Fakat Minho bilmediği şeyi merak ediyordu. Jisung'a sormaya karar verdi.
"Jisung. (Jisung irkilir ve aniden Minho'ya döner) Hoca'nın 'bilmeyenlere anlatın' derken ne anlatmaya çalıştı?"
diye sordu sakince.

               Jisung hala Minho'ya böyle davransa bile bu kadar soğukkanlı ve kibar olmasına şaşıyordu.
"Çok meraklısın sen. Neyse,aslında resmî olarak kulüpler zorunlu değil fakat yazılı olmasada zorunluyuz. Okul böyle reklamlarını yapabiliyor. Ayrıca rüşvet verilenleri duydum fakat ne için bilmiyorum."
son cümleyi derken sesini iyice alçalttı Jisung.
  
               Minho 'anladım' anlamında başını salladı ve teşekkür etti.