Öğrenilen gerçekler 🌞

5K 359 20
                                    

🎶 Lana Del Rey - Young And Beautiful

~Acıyan ruhumdan başka hiçbir şeyim yokken
Beni hala sevecek misin?
Seveceksin biliyorum~

Duyduğum kapı sesinden hemen sonra ellerimle yüzümü kapatıp içime hapsettiğim hıçkırıkları bıraktım.

Ben o gün hastanedeyken, o Royem'le resmen aşk yaşamış! Onu öpmüş! Hem de birkez bile değil. Bense aptal gibi Royem'e üzülüp Aras'a hesap sorduğum için kendimi kötü hissettim. Çıldırmak üzereymiş gibi hissediyordum.

Hangi manyak kendisini bilerek dövdürtürdü ki? Royem kesinlikle sıyırmış olmalıydı! Aras'ın benimle olmaması için ona yalan söylemişti ama o benimle birlikte bile değildi. Aras'ın suratına kocaman bir yumruk atmak istiyordum ama Royem'in gerçek yüzünü görmesini her şeyden daha çok istemiştim. Çünkü onun aşk sandığı şey sevgi değil hırstı. Aras'ı kandırmasına izin vermek istemiyordum. Ben zayıf halka falan da değildim, ufaklık da! Ayrıca Aras'a olan aşkım ikimize de yeterdi. Elimin tersiyle yüzümü silip hızlıca tuvaletten çıktım. Sonra da mutfağa gidip üstümdeki önlüğü çıkarmıştım.

"Hey ufaklık, ne oldu, iyi misin?" Taylan'ın ağzından çıkan ufaklık kelimesine bozulsam da Royem'inki gibi aşağılayıcı hissettirmiyordu. Ondan nefret ediyordum!

"Ulaş nerede?" diye sordum etrafa bakınırken ve kaşları çatıldı.

"Sana uygun bir kıyafet almaya gitti ya... Sorun ne?"
"Kendimi iyi hissetmiyorum," dediğimde bir anda endişeyle yanıma gelmişti.

"Aras'ı çağırayım mı?" kafamı hayır anlamında sallayarak elimle karnımı tutmuştum. Gerçekten de midem hâlâ bulanıyordu.

"Şey... Çok olacak ama, bugün benim yerime de bakar mısın? Söz yarın erken gelip senden daha çok çalışacağım,"

"Ben hallederim merak etme sen,"

"Teşekkür ederim," deyip derin bir nefes aldım. Momo'yla vedalaştıktan sonra mutfaktan çıkıp etrafa bakınmıştım. Royem yine Aras'ın masasına kurulmuş ona bir şeyler anlatıyordu. Sarı çiyan! Sakinleşmek adına nefesimi dışarıya salıp yanlarına ilerledim.

"Güneş?" dedi Aras, beni gördüğü gibi ayağa kalkarak. Sarı cadının cümlesi ise yarım kalmıştı.

"İyi misin?"

"Evet... Yani hayır, aslında biraz midem bulanıyor," Başımı çevirip Royem'e bakmıştım.

"Uzun süredir lavabodaydım ama hâlâ devam ediyor," ikimizde birbirimize bakarken lavabo kelimesinde kaşlarını çatmıştı.

"Hastaneye gitmek ister misin?" Aras'ın bakışıyla gözlerim tekrar onun gözleriyle birleşmişti. Ona karşı kırgın ve kızgın hissediyordum. Kafasından Royem'i atamaması ve onunla yakınlaşmış olması kalbimi paramparça ediyordu. Şimdi gözlerimin içine endişeyle bakıyordu, sevdiğini söylediği kız yanında otururken beni gördüğü anda kalkıp yanıma geliyordu, beni kızdırdıkları için onlara hesap soracağını söylüyordu ama tüm bunlara rağmen Aras'ın ne düşündüğüne bir türlü anlam veremiyordum çünkü  beni önemsediğini  düşünürken bir anda sevdiği kızla öpüşecek kadar yakın olduğunu  öğreniyordum. Ayrıca beni de öpüyordu...

"Hayır. Eve gidebilir miyiz?"

"Tamam gidelim," dedi ve sırt çantasını eline alıp içinde bir şey aramaya başladı. Bende fırsat bu fırsat diyerek tekrardan Royem'e baktım. Aras'ı sonra halledicektim. Şimdi şu sarı cadının tutuşmasını istiyordum.

🌞 GERİZELLAM🌙Where stories live. Discover now