26- Belki Sonra! ⚘️

1K 94 37
                                    

Belki Sonra..

Hiç duydunuz mu?

Çoğu kez duyduk.

Çoğu kez de söyledik aslında.

Belki Sonra..

Neden peki? Neden şimdi değil de sonra. Belki de hep bir şeyler engel oldu bize. Sonra'lar kolay geldi de Şimdilere gücümüz yetmedi. Oysa sonralarda değil şimdilerde vardık. Şimdiler bizimdi. Sonralara sığdırdık bahanelerimizi, şimdilerde adım atamadık.

Ama bazen bazı durumlarda Şimdiler Sonralara galip geldi. Tıpkı Şimdi olacağı gibi...

⚘️

Bunu neden yaptığını bilmiyordu Ömer. Yağan yağmur damlaları arabasının camına vurdukça sanki kalbi yıkanıyor. Bozkırın yollarından ilerledikçe sanki bahanelerinden arınıyordu. Kararlıydı. Boş olan yolda gaza tekrar yüklendi. Son bir adım kaldı dedi. Tek bir adım.

Birkaç saatlik yolculuğun ardından tamirci dükkanının önünde durdu. Arabasını park edip kilitleme gereği duymadan indi.

" Selamınaleyküm " diye seslendi dükkanın kapısından. Orta yaşlarda bir Amca selamına karşılık verdi.

" Aleykümselam buyur evladım."

" Kolay gelsin Amca. İstanbuldan geliyorum. Buraların yabancısıyım. Kasabaya bu sene atanmış olan Hifa Öğretmen var onu arıyorum. Okulun yerini tarif edebilir misin?"

Amca birden duraksadı. Nişanlısı yahut abisi falan mıydı acaba diye düşündü.

" Ben seni götüreyim evladım kabul buyurursan. "

" Zahmet olmasın Amca."

" Yok evladım ne zahmeti. Neyi olursun sen Hifa kızımızın."

Herkes Hifa'yı çok severdi. Kasaba da ki hemen hemen her ailenin bir çocuğunun öğretmeni olmuştu.

" Arkadaşıyım. Önemli bir mesele var da konuşmak için geldim."

" Hoş geldin evladım. Ne iyi ettin kasabamız güzeldir. Kışın bu mevsimde pek gelen olmaz. Ona sebep sordum. Dükkanı kilitleyeyim geliyorum."

Dükkanı kilitledikten sonra arabaya bindi. Kasaba küçük olduğu için 5 10 dakika sonra okulun önüne vardılar.

" Okul burası evladım. Ben ineyim. İşin bitince gel çay içelim."

" Sağol amca. Yeri öğrendim nasılsa. Gel seni geri bırakayım dükkana. "

" Sağol evladım. Öğle namazına az kaldı. Cami yakın buraya namazı eda edeyim cemaatle."

" Kaç dakika var Amca namaza?"

" Yarım saat ancadır."

" O zaman şöyle yapalım. Bende cemaatle kılayım. "

Amca bir Ömer'e baktı. Bir de söylediklerine Maşallah diye geçirdi içinden. Arabası ve kılık kıyafete bakınca yanlış söylemler düşünmüştü pişman oldu bu söylemlerine. Ömer arabayı park edip Amcayla birlikte camiye girdi. Camide öğle namazını cemaatle birlikte eda ettikten sonra çıkışta Yusuf'la karşılaştılar.

" Selamınaleyküm, Allah kabul etsin İbrahim Amca." diye seslendi Yusuf.

" Oooo Yusuf'um aleykümselam. Allah razı olsun cümlemizin inşallah."

Yusuf'un yanına yaklaşıp sırtını sıvazladı İbrahim Amca. Yusuf, kasaba halkı için bir başkaydı. İbrahim Amca içinde. Sonra Ömer'i göstererek konuşmaya başladı.

HİFÂ * Yarı Texting [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin