1

97 13 10
                                    

Okuldan sonra gittiğim part time işten çıktım. Saat baya geç olmuştu etrafta çok az insan vardı. Geceleri dışarda gezmeyi severim ama her an başına ne geleceği belli olmuyor. Hiç sevmediğim bir kestirme sokak var ama eve gitmek için ordan geçmem gerek. Genelde sarhoş olup gezinenler oluyor umarım bu gece yoktular diye içimden geçirirken sokağa girdim. Sadece sokağın sonunda duvara yaslanmış biri vardı.

Arkama baktığımda birinin beni takip ettiğini gördüm. İşte şimdi bittim. Ne yapacağımı bilmeden hızlıca sokağın sonuna doğru yürüdüm. Hala peşimdeydi. Duvara yaslanmış olan çocuk ayağa kalkıp yanıma geldi ve kolunu omzuma attı. Kulağıma yaklaşıp konuştu.

"Bir şey yapmicam merak etme arkana bakma ve yürü"

Şuan tek yapabileceğim ona güvenmekti. Bir süre boyunca benimle yürüdü. Arkasına baktığında kimse yoktu. Demek ki gitmişti. Kolunu omzundan alıp duvara yaslanıp çömeldi. Cebinden sigara çıkartıp yakacağı sırada elinden aldığımda şaşkınca bana baktı. Cebimde olan şekeri çıkarıp ona uzattım. İlk başta bakıp sonra elimdeki şekeri aldı.

Yanına çömelip biraz böyle kaldıktan sonra sessizliği bozan ben oldum.

"Teşekkür ederim..."

Anlık gözlerini bana çevirip yeniden önüne döndü. Biraz daha kaldıktan sonra ayağa kalktı. Peşinden kalkıp ona baktım. Elini uzattığında anlamaz gözler ile ona baktım. İç çekip şekeri ağzından çıkarıp konuştu.

"Şeker için teşekkürler şimdi sigaramı ver küçük"

Dedi. Omuzlarımı silkerek sigarayı yere attım ve üzerine bastım. Bir gezdiğim sigaraya birde bana baktı ama bir şey demedi. Sinirli gibi duruyordu. Durmuyordu fazlasıyla sinirliydim bir şey demiyordu.

"Sigara zararlı içme"

Sinirli olan birinin üzerine gidilmemeli ama ben ne yaptım. Sigarasını gezdikten sonra birde bunları söyledim. O ise ayağa kalkıp bana doğru yürümeye başladı. Biraz tırssamda hareket etmedim. Sinirli bir nefes alıp yanımdan çekip gitti. Bilmediğim bir sokakta kalamazdım. Hızlıca peşinden giderek önüne geçtim.

"Evime kadar yanımda yürür müsün?"

İlk önce baştan aşağı süzdü sonra garip bir gülüş attı. Tamam daha fazla korkmaya başladım. Bir kere yardım etti diye bir daha edecek değil ya. Bilmediğim sokağa baktım. Etraftaki hiçbir şey tanıdık gelmiyordu. Off salak kafam neden bilmediğim biri ile bu sokağa geldim ki. Belki de yardım etmek değildi amacı. Gözlerimi fal taşı gibi açarak ona baktım. Anlamaz gözler ile bana bakıyordu. Yanından ayrılarak bir yere doğru yürümeye başladım.

"Hey, orası çıkmaz sokak bu taraftan gideceksin"

Hızlıca gösterdiği sokağa doğru gittim. Yine de nasıl gideceğimi bilmiyordum. Sadece belki bir umut bulurum diye etrafa bakındım. Sokak lambasının aydınlattığın bu sokakta nasıl bir umut olabilirdi ki? Saçmalıyordum. Aynı zamanda korkuyordum. Yanımda bir beden beliridiğinde yerimden sıçradım.

"Beni takip et"

Bu az önceki çocuktu. Yani kaybolmamı sağlayan. Evet hâlâ iyi biri olup olmadığını anlayamıyordum. Belki de beni bilmediğim başka bir sokağa sokacaktı yine. Belki de organ mafyasıydı. Korkuyla etrafa bakındım.

"Gelmiyor musun?"

Yutkunup yanına gittim. Başka seçeneğim yok gibiydi. Kaldığım sokağı söylediğimde etrafa bakındı. Sonra gideceğimiz tarafı seçerek elleri cebinde yürümeye devam etti. Kalbim çok hızlı atıyordu. Kaybolduğum için miydi yoksa yanımda tanımadığım bir ile yürüdüğüm için miydi? İkiside olabilirdi. Onu takip ederken aynı zamanda incelediğimi fark etmemiştim bile.

"Beni daha ne kadar inceleyeceksin?"

Diyerek bana doğru döndü. Siyah hırkası ve şapkasını kafasına çekmişti. Tamamen siyah giyinmişti yani. Yüzü dahil görünmüyordu. İstemsizce elim şapkasını doğru gitti. Hızlıca elimi tutup engellediğinde ne yaptığımı algılamış ve hemen elimi geri çekmiştim. Yüzüne bakmayarak yürümeye başladığımda hırkamdan tutarak beni durdurdu.

"Ordan değil buraya gel. Utanıp bir yerlere kaçma"

Ne utanması? Ben utanmadım ki. Bir dakika olabilir mi? Tamam sakin ol. Diğer sokağa doğru ilerleyen bedenin peşine takıldım. Bu sefer yanında değil arkasından yürüyordum. "Yanımda yürü" derin nefes alarak yanına doğru hızlıca adımladım. Sonunda evimi gördüğüm zaman gülümsemiş hızla adımlamıştım. Evimi gördüğümde bu kadar mutlu olacağımı tahmin etmezdim. Evimin önüne geldiğimizde şapkasını indirerek bana baktı.

"Benden bu kadar" dediğini duymuştum ama bir tepki vermemiştim. Yüzüne bakarak ne kadar yakışıklı olduğunu geçiriyordum içimden. Bunu anlamış olacak ki yüzüme doğru yaklaştı. "Beni inceleme demiştim" arkasını dönerek gideceği sırada hıraksının kolundan tuttum. Anlamaz şekilde baktı. Elimi cebime attığımda bir şeker daha bulmam ile gülümsedim. Şekeri cebimden çıkararak ona doğru uzattım. Anlamak istemeyince elini tutarak elinin içine koydum.

"Teşekkür olarak kabul et ya da sigara içmek yerine bunu yemek için kabul et"

Sırıtarak elindeki şekeri açtı. "İkisinide kabul etmiyorum" yeniden arkasını dönerek şapkasını taktı ve yürümeye başladı. Bir anda durup arkasına döndü. Şaşkın şaşkın bakan bana doğru döndü.
"O sokaktan bir daha geçme başka sokaklar var evine giden. Herkes yardım etmez" dedi ve önüne dönerek yürümeye devam etti. Şaşkınlığımı üzerimden atarak evime girdim.

Bütün gece bu dediğini düşünerek uyuyamayacaktım. Başka sokak bilmiyordum ki ben. İçimde kötü his vardı. Sanki bir daha sokaktan geçersem bir şeyler olacakmış gibi. Hayır, hayır kötü düşünme. İlk başta da ona güvenmedin ama sonuç olarak organ mafyası çıkmadı değil mi? Keşke adını öğrenseydim dedim içimden.

...

Birkaç gündür her zamanki gibi yine aynı sokaktan eve gidiyordum. Fark ettiğim şey ise o her zaman oradaydı. Beni görüyor muydu bilmiyorum. Aslında görmeme imkanı yoktu çünkü o saatte benden başka çok fazla geçen yoktu. Gördüğüne emindim ama umursamıyordu. Fark ettiğim diğer şey ise hep aynı yerde duruyordu ve aynı saatte. Yine ve yine sigara içiyordu.

Gidip konuşmak istiyordum. O günün ardından hiç olmamış gibi yapamazdım. Sonuçta beni kurtarmıştı. Verdiğim şekeri de teşekkür olarak kabul etmemişti. Kesinlikle yarın gece onunla konuşmak istiyordum. İsmini bilmiyorum. Neden bu kadar merak ediyorum ya da neden bu kadar sigara içmesini istemiyorum bilmiyorum. Sadece bir şeyler ona çıkıyor. Ben ne olduğunu bilmiyorum.

Yattığım yerde kendi kendime karar verdim. Yarın onunla konuşmalıydım. Belki tanışırdık. Belki de beni tanımazdı. Belki de beni hatırlamıyordu bile. Tamam sakin olıyorum. Yine saçma düşüncelere kapılmaya başladım. Bunun sonunda genelde dediğim hiçbir şey çıkmaz. Kendi kendime kuruntu yapıyorum.

Street | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin