Bölüm 6 "kına"

22 4 0
                                    

"Çok güzel oldu bak!"deyip eski fotoğrafımızı gösterdi tekrar konuştu "bu fotoğrafı Instagram'a atıyorum!"dediğinde Kübra ona yaklaşıp fotoğraf'a baktı "attma güzel değil"dedim "yoo çok güzel"dedi dudu telefonum onun elindeydi! Of şuan tim ile bahçede oturmuş çay içiyorduk

evet biliyorum fazla sakiniz bu gün bir kardeşimizin kınası var ama daha akşama çok vardı "komutanım Instagramınıza bakabilirmiyim?"diye sordu Kübra "bak ama girmemen gereken yerle girme!"dedim gülümseyip baş salladı ve dudu'ya daha yaklaştı

"komutanım kınaya erkekler giricekmi?"diye sordu cenk "evet giricek"dedi yiğit barış "sence erkeksiz kına olurmu?"diye sordum "olmaz ama bazı yörelerde erkeklerin kınası ayrı yapılır veya erkekler gelmez sadece damat girer"dedi cenk

öyle düğünlere çok katıldığım oldu aslında aman neyse "Aa komutanım kim bu?"diyen Kübra'ya döndüm ve eline ki telefonumu bana gösteriyordu. Evran ile fotoğrafımız! Ben bunları silmiştim arşivde ne işleri vardı!

Elinde ki telefonu sert bir şekilde çektim "kimse"dedim fotoğraflarda bir tek benim yüzüm gözüküyordu "komutanım bir kimse ile böyle samimi fotoğraf çekilmez yoksa eniştemi var!"dedi cenk

"kimse yok!"

neredeyse bağırarak konuşmuştu doğu "ne enişte ne bi bok var!"dedi dudu konuyu biliyorladı fotoğrafları tamamiyen silip galeriye girdim ordada varmı diye baktım yoktu şükür ki sonra gözüme bir fotoğraf çarptı

o fotoğrafa tıkladım....Babamla ben tekrar çevirdim tekrar babamla ben yine babamla yine ve yine sonra dayım ile fotoğraflarımız çıktı sonra annem ve doğu'nun fotoğrafları çıktı bir çok çocukluk fotoğraflarımız vardı "sensin bu demi?"dedi yanımda oturan yiğit barış başımı kaldırmadan başımı salladım

"O adamda sarp amca?"diye sordu "evet"dedim "baban ile aranız baya iyimiş sen küçüken anlaşılan"dedi yine başımı kaldırmadan başımı salladım

Telefonum çalınca açıp kulağıma koydum "efendim yeşil"dedim "aşkım size geliyorum"dedi ama arkadan Melih'in sesini duydum "geliyoruz!"diye

"hayır Melih gelmiyorsun gelirsen düğün bir yıla değil iki yıla uzuycak ben aşkım ile takılıcam bu gün!"dedi yeşil "ama hayatım..."dedi Melih "git süt kardeşin ile takıl sende biz bu gün duru ile silahlarımızı temizliycez ve atış yapıcaz!"dedi

"bende sizinle silah temizleyeyim?"dedi Melih "senin silahın yok!"dedi yeşil "yoo var?"dedi Melih. Melih'in silahı vardı çünkü dört yıl hukuk fakültesi okuyup iki yıl önce de MİT akedemisini buttirmişti

Ondan dolayı bir silahı vardı ve rahat rahat kullanıyordu "yaa Melih biz kız kıza konuşucaz gelme işte belki bana böyle güzel bir gelinlikte seçeriz ha?"dedi yeşil

Ardından ben konuştum "belki yeşili ikna ederim düğünün erkene alması için Melih gelme sen"dedim "ama komutanım ben ne yapayım tek başıma Muğla'da?"dedi

"işte süt kardeşin varmış onu çağır onunla takıl"dedim "süt kardeşim ile fazla yakın değiliz komutanım"dedi Melih "amına kodum insan nasıl süt kardeşi ile yakın olmaz"dedim "o bana yakın değil aslında eskiden çok yakındık ama ben hukuk fakültesine gidince oda harp okuluna gidince o arayıp sormadı ben hep ararım ama malı!"dedi

"demek ki hain oymuş niye arıyorsun sende lan oğlum? Kendisi seni arasın mal ondan süt kardeş olmaz ona kardeş bile demem ben! Gereksiz-"

"Melih'mı o? Benim hakkımdamı konuşuyorsunuz siz?"

Yiğit Barış'a baktım"evet Melih ile konuşuyorum ama senin hakkında değil"dedim "ama süt kardeş falan diyorsun?"dedi

"Melih'in süt kardeşi hakkında konuşuyoruz çok hain birisiymiş Melih! Bir daha konuşma onunla!"dedim tek taşını çattı ve gülümsedi "anladım"dedi "kimle konuşuyorsun sen?"dedi yeşil

DİKİŞ İZLERİWhere stories live. Discover now